NASA, 24 Aralık 2024 tarihinde 10 katlı bina büyüklüğündeki dev bir asteroitin Dünya’nın yakınından geçeceğini açıkladı. Saatte 23 bin 160 kilometre hızla ilerleyen ve 2024 XN1 olarak adlandırılan asteroidin, gezegenimize yaklaşık 7,21 milyon kilometre uzaklıktan geçeceği belirtildi. Uzmanlar, herhangi bir çarpışma riski olmadığını ancak bu tür gök cisimlerinin potansiyel tehlikesine dikkat çekti.
DÜNYA’YA “GÖRECELİ” YAKINLIK: 18 KAT DAHA UZAK
NASA ve Avrupa Uzay Ajansı (ESA), 2024 XN1’in Ay ile Dünya arasındaki mesafenin 18 katı uzaklıktan geçeceğini duyurdu. Her ne kadar mesafe büyük görünse de, uzmanlar bu tür geçişlerin bilimsel açıdan yakın olarak kabul edildiğini belirtiyor.
“ÇARPIŞSAYDI SONUÇLAR FELAKET OLURDU”
Royal Greenwich Gözlemevi’nden astronom Jess Lee, “Asteroidin Dünya’ya çarpma olasılığı sıfır. Ancak bu büyüklükteki bir cisim çarpsaydı, sonuçları yıkıcı olurdu” dedi. Bilim insanları, asteroidin çarpması durumunda 12 milyon ton TNT gücünde bir enerji yaratacağını ve 2 bin kilometrekarelik bir alanı yok edebileceğini tahmin ediyor. Bu, 1908’de Rusya’daki Tunguska Olayı kadar büyük bir yıkım anlamına geliyor.
YAKLAŞAN GEÇİŞLER DAHA KRİTİK OLABİLİR
2024 XN1’in bu geçişi, önümüzdeki yıllarda asteroidin Dünya’ya daha yakın mesafelerden geçeceği olayların habercisi. Bilim insanları, asteroidin 2032’de 4,7 milyon kilometre, 2106’da ise 3,4 milyon kilometre mesafeden geçmesini bekliyor.
NASA VE ESA’DAN SAVUNMA HAZIRLIKLARI
Bu tür olaylar, Dünya’nın kozmik tehditlere karşı ne kadar savunmasız olduğunu bir kez daha hatırlatıyor. NASA ve ESA, gezegen savunma sistemlerini geliştirme çalışmalarını sürdürüyor. Bu sistemler, asteroidler gibi gök cisimlerini erken tespit etmeyi ve potansiyel tehditleri önlemeyi amaçlıyor.
UZAYIN UYARISI: İNSANLIK HAZIRLIKLI OLMALI
Her ne kadar 2024 XN1 bu kez Dünya için tehdit oluşturmuyor olsa da, bu tür olaylar insanlığın uzaydaki tehlikeler karşısında ne kadar kırılgan olduğunu gösteriyor. Asteroidin geçişi, hem uzayın gizemlerini anlamak hem de gezegenin korunması için yapılan bilimsel çalışmaların önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.