Site icon Demokrat Gündem – Haberler – Son Dakika Haberleri

Otizmli kızı için 20 yıldır mücadele veren anne, eğitimine devam etmesini istiyor

İZMİR'in Menemen ilçesinde yaşayan 25 yaşındaki otizmli Dicle Kayan, zorunlu öğrenimini tamamladıktan sonra eve kapandı. Kızının eğitimine devam etmesini isteyen anne Aysel Kayan, "Evde kalmak otizmli bireyleri olumsuz etkiliyor. Aile olarak verdiğimiz emekler sonuçsuz kalıyor. Hem Dicle'nin hem de Dicle gibi otizmli gençlerimizin sosyalleşmesi için fırsat verilmeli" dedi.

İzmir'de yaşayan Dicle Kayan'a (25) 5 yaşındayken Adıyaman'da bir hastanede otizm teşhisi konuldu. Ev kadını Aysel Kayan (51) ve öğretmen Yaşar Kayan (60), otizmli olduğunu öğrendikleri kızları Dicle'nin gelişimi için o dönemde yaşadıkları Adıyaman'da yeterli imkan olmadığından İzmir'e yerleşti. Tüm hayatını kızları Dicle'nin gelişim göstermesine adayan çift, uzun yıllar emek verdi. Dicle, aldığı eğitimler sayesinde 6 yaşında konuşmaya başladı. Aynı zamanda epilepsi hastası da olan Dicle, hem ailesinin hem de kendisinin çabasıyla Menemen Kız Meslek Lisesi'nden mezun oldu. Lise yıllarında sosyalleşen Dicle, okulunu 4 yıl önce bitirdi. O günden bu yana evde olan Dicle'nin pandeminin de etkisiyle sosyalleşme ve kendini geliştirme imkanı kalmadı. Anne Kayan Dicle'nin gelişimi için verdikleri 20 yıllık çabanın sonucunda geldiği noktanın evde kaldığı her gün biraz daha olumsuz etkilendiğini belirterek, eskiden çevresiyle diyalog kuran Dicle'nin içine kapandığını söyledi. Dicle'nin yeniden topluma karışmasını isteyen Kayan, "Eskiden senede bir ya da iki yılda bir kez epilepsi nöbet geçirirken evde kalmaya başladığından beri ayda iki üç kez nöbet geçirebiliyor. Takibinde olduğumuz nöroloji doktorumuz ilaçların dozunu arttırdı. Ama yeterli gelmiyor. Kızımın sağlığı kötü etkilendi. Evde kalmak otizmli bireyleri olumsuz etkiliyor. Aile olarak verdiğimiz emekler sonuçsuz kalıyor. Hem Dicle'nin hem de Dicle gibi otizmli gençlerimizin sosyalleşmesi için uygun ortamlara ve projelere ihtiyaç var" ifadelerini kullandı.

""
"DİCLE ZAMANLA İÇİNE KAPANDI"
Lisede okuduğu dönemlerde çevresi olduğu için dışa dönük olan kızı Dicle'nin eve kapandıktan sonra çok değiştiğini ifade eden Kayan, "Lisede 4 yıl arkadaşlarıyla uyumlu bir şekilde eğitim aldı. Ancak okulu bitince boşta kaldık. Evde oturduğu için içine kapandı. Halk eğitimin, belediyenin kurslarına götürdüm. Ama oradakilerle iletişim kuramadı. Kötü etkilendi. Daha sonra pandemi başladı. İyice eve kapandı. Dicle daha önce okula gittiğinde ev işlerinde bana yardım ederdi. Yakınlarıyla telefonda görüşürdü. Davranışları daha farklıydı. Çünkü hiçbir uğraşı kalmadı. Biz Dicle'ye 20 yıl emek verdik. Pandemi bizi çok kötü etkiledi ama bu bütün dünyada yaşandı. Şimdiden bütün kış ne yapacağını düşünüyorum. Evde kalınca strese giriyor ve çok sık nöbet geçiriyor. Aslında müziğe ilgisi çok fazla. Müzik derslerinden çok keyif alıyor ancak şu an bu konuda ücretsiz olarak gidebileceği bir yer yok. Otizmli bireylere ve ailelerine fırsat verilmeli" dedi.

"İSTİHDAMA YÖNELİK PROJELER GELİŞTİRİLMELİ"
Psikolog İlknur Peder de otizmli ya da zihinsel engeli bulunan çocukların 18 yaşını tamamladıklarında nerede zaman geçirecekleri ya da rehabilitasyon alacakları konusunda sorunlar yaşadıklarını belirterek, "Aileler ciddi anlamda çaresiz kalıyorlar. Büyükşehirlerin merkezinde bu sorun daha kolay aşılırken özellikle ilçelerde imkanlar yetersiz kalıyor. Bana çeşitli ilçelerden bu konuda feryat eden anneler ulaşıyor. Onlara yardımcı olamamanın çaresizliğini hissediyorum" dedi. Özellikle özel çocukların bir bölümünün doğru eğitim aldığında çalışabilecek duruma geldiğini söyleyen Peder, özel bireylerin istihdamının artmasına yönelik projelerin arttırılabileceğini ifade etti. Peder, "Bu çocuklar para kazanabilir, kendilerinin bir işe yaradıklarının duygusunu hissedebilir. Ama biz onları doğru yönlendiremediğimizde çocuk evde, sabahtan akşama kadar ne yapacağını bilemez bir şekilde kalıyor. Bu durum onlarda gitgide bir saldırganlığa, öfke kontrolü sorununa yol açıyor. Ailesine çözümü zor problemler yaşatan bir bireye dönüşebiliyorlar. Bu noktada sadece merkezlerde değil ilçelerde de çocukların gidip rehabilitasyon faaliyetlerini devam ettirebileceği kurumsal çalışmalara ihtiyaç var. Yeteneklerin doğru şekilde belirlenip kendilerine uygun yerlerde istihdam edilmelerine yönelik projeler geliştirilmeli" diye konuştu. DHA

Exit mobile version