Başkan Soyer'den 2021 yılı değerlendirmesi

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, geride bırakmaya hazırlandığımız 2021 yılını değerlendirip 2022 yılı hedef ve projelerini İzmir basın-medya kuruluşlarının temsilcileriyle paylaştı. Alsancak Havagazı Fabrikası’nda düzenlenen kahvaltılı basın toplantısında konuşan Başkan Soyer, toplu ulaşıma yüzde 36’lık zam yapılacağını, büyükşehir belediye binasının yıkımının 2022 yılı başında gerçekleşeceğini, Hilton ve Basmane çukuru ile ilgili sorunun 2022 yılı […]

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, geride bırakmaya hazırlandığımız 2021 yılını değerlendirip 2022 yılı hedef ve projelerini İzmir basın-medya kuruluşlarının temsilcileriyle paylaştı. Alsancak Havagazı Fabrikası’nda düzenlenen kahvaltılı basın toplantısında konuşan Başkan Soyer, toplu ulaşıma yüzde 36’lık zam yapılacağını, büyükşehir belediye binasının yıkımının 2022 yılı başında gerçekleşeceğini, Hilton ve Basmane çukuru ile ilgili sorunun 2022 yılı içinde sona erdirileceğini, İzmir’e 4.5 milyon turistin gelmesini hedeflediklerini söyledi. 

DEMOKRAT GÜNDEM- Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, döviz kurunun aşağıya inmesine karşın belirsizliğin sürdüğünü belirterek, büyükşehir belediyesi bütçesinin nasıl seyredeceğine dair de belirsizlikle karşı karşıya olduklarını söyledi. 

KASIMDAKİ BÜTÇEMİZİN BUGÜN AYNI NOKTADA DURMADIĞINI SÖYLEYEBİLİRİM 

Başkan Soyer, “Yaptığımız bütçenin 12,5 milyarlık bütçe yapmıştık. Bu bütçenin önümüzdeki aydan itibaren nasıl seyredeceğiyle ilgili kaygılarımız var. Çünkü hala bir belirsizlik sürüyor. Döviz aşağı indi güzel ama bunun ne kadar devam edeceğiyle ilgili kuşkular var. Ekonomistlerin dile getirdiği kuşkular. Bizim de böyle bir belirsizlikle karşı karşıya olduğumuzu söyleyebilirim. Yaşayıp göreceğiz. Kasımdaki bütçemizin bugün aynı noktada durmadığını söyleyebilirim. Çalışanlara yansıması sözkonusu değil. Yok öyle bir şey. Çok kısa süreli gecikmeler olabiliyor. Hiçbir arkadaşımın bir kuruş alacağı kalmıyor. Maksimum bir ay gecikme olabiliyor” dedi. 

TOPLU ULAŞIMDA YÜZDE 36’LIK FİYAT AYARLAMASI OLACAK, GENÇLER VE ÖĞRENCİLER DIŞINDA OLACAK 

Toplu ulaşıma yeni yılda yüzde 36 oranında zam yapılacağını açıklayan Başkan Soyer, gençler ve öğrencilerin bu yeni düzenlemenin dışında bırakılacağını söyledi. 

Soyer, “Toplu ulaşımda bir fiyat ayarlaması diyorlar ya, yapıyoruz. Yılbaşından itibaren burada birşeyi korumaya çok özen gösterdik. Öğrencilerimizi, gençlerimizi daha fazla pozitif ayrımcılık yapmayı düşünüyoruz. Onlara bir fiyat ayarlaması yapmadan, geçmiş yılda olduğu gibi devam edeceğiz. Ama normal ulaşımda bir zam fiyat ayarlaması yapıyoruz. Yüzde 36 oranında olacak” dedi. 

TUNÇ SOYER’İN KONUŞMASININ SATIR BAŞLARI: 

Çok dinamik, heyecanlı bir memlekette yaşıyoruz. Her gün yepyeni gündemler, olaylar karşımıza çıkıyor. Bu dinamizm hepimizi heyecanlı, diri tutuyor. Bunun üzerinden bir gelecek inşa etmeye çalışıyoruz. Aramızdaki bütün farklılıklardan çok daha fazla bizi birleştiren sebepler var. Çünkü hayatı paylaşıyoruz. Bunun farkında ve bilincinde olarak konuşmak istiyorum. 

GÜZEL BİR GELECEĞE YÜRÜYECEĞİMİZ BİR YIL OLMASINI DİLİYORUM 

Çok yoğun bir üç sene geçti. Pandemisiyle, depremiyle, ekonomik kriziyle sosyal krizleriyle. Ve şimdi bunları geride bırakıp yeni bir yıla giriyoruz. Bunun heyecanıyla iyimserliğiyle sizlerle beraber olmak istemiştik. Umutlarımızı büyüteceğimiz güzel bir geleceğe yürüyeceğimiz bir yıl olmasını diliyorum. 

TOPLU ULAŞIMDA YÜZDE 36 ORANINDA FİYAT AYARLAMASI 

Toplu ulaşımda bir fiyat ayarlaması diyorlar ya, yapıyoruz. Yılbaşından itibaren burada birşeyi korumaya çok özen gösterdik. Öğrencilerimizi, gençlerimizi daha fazla pozitif ayrımcılık yapmayı düşünüyoruz. Onlara bir fiyat ayarlaması yapmadan, geçmiş yılda olduğu gibi devam edeceğiz. Ama normal ulaşımda bir zam fiyat ayarlaması yapıyoruz. Yüzde 36 oranında olacak. 

KASIMDAKİ BÜTÇEMİZİN BUGÜN AYNI NOKTADA DURMADIĞINI SÖYLEYEBİLİRİM

Yaptığımız bütçenin 12,5 milyarlık bütçe yapmıştık. Bu bütçenin önümüzdeki aydan itibaren nasıl seyredeceğiyle ilgili kaygılarımız var. Çünkü hala bir belirsizlik sürüyor. Döviz aşağı indi güzel ama bunun ne kadar devam edeceğiyle ilgili kuşkular var. Ekonomistlerin dile getirdiği kuşkular. Bizim de böyle bir belirsizlikle karşı karşıya olduğumuzu söyleyebilirim. Yaşayıp göreceğiz. Kasımdaki bütçemizin bugün aynı noktada durmadığını söyleyebilirim. Çalışanlara yansıması sözkonusu değil. Yok öyle bir şey. Çok kısa süreli gecikmeler olabiliyor. Hiçbir arkadaşımın bir kuruş alacağı kalmıyor. Maksimum bir ay gecikme olabiliyor. 

HİLTON’U 2022 YILI İÇİNDE MUTLAKA SONUÇLANDIRACAĞIZ

Hilton uzun zamandır bir müzakere süreci devam ettiriliyor. Bizim İBB olarak 122,5 bir hissemiz var. Bu hissenin gücünden de yararlanarak oradaki tıkanmışlığı aşmaya gayret ediyoruz. Müzakerelerle ilgili şimdilik bilgi vermem doğru olmaz. 2022 yılı içinde buun mutlaka sonuçlandıracağız. 

DEMOKRASİ İLE  KALKINMANIN DOĞRU OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ

Çeşme ve İnciraltı meselesinde de ne kadar hassasiyet gösterdiğimizi tüm devlet kurumları ve hükümet biliyor. Dolayısıyla bizimde hiçbir ön yargı taşımadan büyük bir iyi niyetle dinlediğimizi müzakere ettiğimizi biliyorlar. Çeşmeyle ilgili sayın bakan 5-6 kez İzmir’e geldi. Yaptıkları çalışmaları, hayallerini paylaştı. Biz de saygıyla dinledik. Kaygılarımızı ifade ettik. Sonlanmış bir proje yok. Önümüze konmuş bir proje yok. Sadece alınan bazı ilkesel kararlar olduğunu biliyoruz. En son bazı bölgelerinin SİT derecelerinin değiştirilmesiyle ilgili kararlar alındı. Hassasiyetlerimizi daha önce dile getirmiştik, yine dile getireceğiz. İnciraltı ile ilgili dre öyle. Bazı duyumlar bize de iletiliyor. Somutlaşmış bir şey yok. Somutlaştığında biz bu göreve talip olurken de dile getirmiştik. Asli görevimiz bu kentin doğasını korumak. Bunu söylemeye devam edeceğiz. Bu kentin refahını arttıracak her türlü girişime desteğiz ama bu kentin doğasına rağmen yapılacak bir kalkınmayı, gelişmeyi doğru bulmuyoruz. Demokrasisiz kalkınma da mümkündür. Ama biz demokrasi ile kalkınmanın doğru olduğunu düşünüyoruz. Aynı şekilde doğamıza sahip çıkarak kalkınmanın doğru olduğunu düşünüyoruz. 

BASMANE ÇUKURU UTANCINDAN BU ŞEHRİ KURTARACAĞIZ 

Müjde olacağını düşündüğüm. Hilton’u nasıl 2022’de çözeceğimi söylediysem Basmane Çukurunu da çözeceğiz. Yaklaşık 4 kez tmsf başkanına gittik. Birçok görüşme yapıldı. Basmane Çukurunun bir çıban başı olduğunu düşünenlerdenim. Çok büyük bir kayıp ve utanç olduğunu düşünüyorum. Bu şehirde yaşayan biri olarak bundan utanıyorum. Hele de yöneticisi olduğum bir konuda hakikaten bir utanç. Çözmek için ne gerekiyorsa yapıyoruz. 2022 yılı içinde bunu bitireceğiz. Bu utançtan bu şehri kurtaracağız. 

EXPO 2030 İÇİN SAYIN CUMHURBAŞKANININ BU ŞEHRİ ADAYLIKTA DESTEKLİYORUZ DEMESİ GEREKİYOR 

Kentlerin dünyası gelecek. Kentlerin öneminin çok daha fazla öne çıktığı bir dünya. Kentler arası rekabet de büyük önem taşıyor. Biz de görkemli geçmişinden yola çıkarak bir gelecek inşa etmeye çalışıyoruz. Ciddi kan kaybı yaşamış İzmir. İzmir’i tekrar Akdeniz çanağının en güçlü kentlerinden biri yapmak istiyoruz. Çok çeşitli İzmir ofisleri açıyoruz. Almanya’da 5 tane açtık. Birçok yerde açmaya devam edeceğiz. İzmir ofisleriyle İzmir’i tanıtmak istiyoruz. Tabiki ki bakanlığın ülke tanıtımları var. Ama biz kentimizi sadece kentimiz odaklı strateji içinde tanıtmak istiyoruz. Visitizmir’i açtık. İlk turizm ansiklopedisi oldu. 2300 noktayı tanıtıyoruz. İngilizcesi bitmişti, Rusçası tamamlandı. Diğer dillerde de yapmaya devam edeceğiz. UNESCOya 4 başlıkta dahil olmak için çalışıyoruz. Expo ile ilgili 2026’ya ev sahipliği yapacağız. Asıl büyük EXPO 20230. Başvurusunu yaptığımız. Devletin en üst düzeyde angajmanını ifade etmesi gerekiyor. Yani cumhurbaşkanının bu şehri bu adaylıkta destekliyoruz demesi gerekiyor. Henüz onu sağlamış değiliz. Biz sadece ilk başvuruyu yaptık. Sayın cumhurbaşkanının desteğiyle tekrar iletilmesi gerekiyor. Bunu temin etmek için uğraşıyoruz. Bundan vazgeçmeyeceğiz. 2026’da yapacağımız EXPO tematik. Bunun da tanıtımımıza katkı yapacağını düşünüyoruz. Büyük hedefimiz EXPO 2030. Ne gerekiyorsa yapacağız. Terra Madra’ya ev sahipliği yapıyoruz. 2022’de 24 fuara ev sahipliği yapacak İzmir. 

ULUSLARARASI FUARLARIN OLAĞANÜSTÜ BÜYÜK KATKISI OLUYOR 

Travel Turkey’i yaptık geçenlerde. Üç gün sürdü. Bu üç günün etkilerini araştırıyoruz bir yandan. Taksiciler odası ve İESOB başkanıyla bir toplantımız vardı. En taksi adıyla bildiğiniz bir uygulama. Taksilerin günün içinde bu şehirde nereden nereye hareket ettiğini, mazot yaktığını herşeyi gösteren bir yazılım programı. Bir gün içinde bu şehirde ne kadar yolculuk yapıldığını görebiliyorsunuz. Yeter ki 1 Aralık itibariyle 2 milyon 800 bin liralık ciro yapmışlar. 4 Aralık’ta 3 milyon 800 bin. Net yüzde 26’lık bir artış taksicilerin cirolarında. Bu da tamamen Travel Turkey’e denk düşen tarihler. Uluslararası fuarların olağanüstü büyük katkısı oluyor bu şehre. Bu uluslararası etkinlikleri fuarcılık, yurtdışı ofisleri, UNESCO ile ilgili çalışmalar, EXPO ile ilgili çalışmalar. Bu şehrin bir adım ileriye gitmesinde çok önemli rol oynayacaklar. Başka yolumuz yok. Bu hep beraber yapacağımız bir şey. Tek başına bizim gücümüz yok. Biz vizyonu ortaya koyarız ama sizler destek olmazsanız bu hikaye hakim kalır. Hem İzmir’in hakkını almak hem yurtdışındaki tanıtımlarını ve bilinirliliğini arttırmak adına söylüyorum. 

4.5 MİLYON TURİST HEDEFİMİZ 

2 yıl içinde İzmir’in nüfusu kadar turisti misafir etmek istiyoruz. Yani 4-4,5 yıl hedefimiz var. Bunu yapacak birçok çalışmamız var. Nisan’da Midilli seferlerini başlatıyoruz. Mayısta ilk kruvaziyer gelecek. Niyetimiz haftada üç kruzun limana giriş yapması. Direkt İzmir’den sonra 11 Ocak’ta yapacağız, hangi noktalara dünyada İzmir’den direkt uçuş yaptığımızı, havayollarıyla ortak çalışmalar yapıyoruz, Sun Express ve … yeni noktalar belirledik. Sürprizini ocak ayına bırakalım. Bu 4,5 hedefine 2023 sonuna kadar ulaşmayı hedefliyoruz. Sonrasında hedeflerimiz daha büyük. Ama bu en son eşiği 2023’te aşacağız. 

2022’DE BÜYÜKŞEHİR BİNASI YIKILACAK 

Binayı yıkıyoruz. Çok uzun bir zaman kaybı yaşadık. Bu yıkımın durdurulmasıyla ilgili talepte bulunulmuştu. Beklemek zorunda kaldık. Bu sefer üst kurula şikayet edildi, kararı beklemek zorunda kaldı. O da tamamlandı. 2022’de yıkılacak. Ne yapılacağı ile ilgili kurul oluşturduk. Büyük ihtimalle orada yeni büyük bir bina olmayacak. 

ATALIK TOHUMLARI KORUMAYA DEVAM EDECEĞİZ 

Tohum merkezleri büyük önem taşıyor. Atalık tohumlarımızın saz çavdarı, gambilya gibi çoğaltılarak ekiminin arttırılması. Asıl mesele bu. Karakılçık buğdayı binlerce dönüme çıktı. Bunlarla ilgili de bir hayli çalışmamız var. Bunun en güçlü silahımız olduğunu düşünüyorum. Atalık tohumlarımızın. Silah sözcüğünü özellikle kullandım. Topraklar tanklardan çok tohumlarla. Biz bu toprakları koruyacaksak atalık tohumlarımıza sahip çıkacağız. Citta Slowlarla ilgili en son Foça ve İznik dahil oldu. Şu anda dünyadaki en çok sakin şehri barındıran ülkelerden biriyiz. Herhalde ilk beşteyiz. Bir başka çalışma, on yıllık hayalim. Sakin şehirler neden olamıyor büyük şehirler diye düşündüm. Nihayet geçen yıl 2021 içerisinde citta slow metropol başlığı altında çalışma başlattık. İlk bu unvanı alan kent İzmir. Bu 2022 yılına kadar sürecek bir yol haritamız var. Pilot mahalleler seçildi. Uygulama çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Ortaya koyduğumuz kriterlerin hayata geçmesini sağlarsak dünyanın her yerinde bunu başlatabileceğiz. O nedenle hayati bir önemi var. Biz şu anda bunun öncülüğünü üstlenmiş durumdayız. 

Halkapınar aktarma istasyonuyla ilgili ocak ayı içinde ihaleye çıkıyoruz. Bu ay içinde çıkılmış, mart nisan gibi en geç bu işi olacak. 

İZMİR’DE SAĞLIK TURİZMİ RUSYA İLE BAŞLIYOR 

Sağlık turizmiyle ilgili özellikle Rus piyasasında üç başlıkta saç dikimi, göz ve diş, bu başlıklarda, hekim sosyal güvenlik kurumlarıyla hem özel seyahat acenteleleriyle müzakere sürdürüyoruz. İlk Rusya ile başlayacağız. Sonra batıda pek çok ülke ile benzer çalışmayı sürdüreceğiz. Bu başlıklarda yapacağımız şey şu olacak, Teos’ta bir beş yıldızlı otel var. Bunların hüviyetini klinik-spa olarak değiştirdik. 1 Ocaktan itibaren hizmet vermeye başlayacaklar. Yurtdışından gelip sağlık hizmeti alacak misafirleri böyle bir turizm potansiyeli ile buluşturacağız. Bunu birçok otelde yaygınlaştırmayı hedefliyoruz. Sağlık konusu bizim 2015 EXPO’suna talip olurken temamız herkes için sağlıktı. Çünkü bu şehrin sağlıkla ilgili güçlü kökleri olduğunu düşünüyoruz. Bu şehir binlerce yıldır iyi yaşama haline ev sahipliği yapan bir şehir. Onun için tıbbın sembolü olan yılan Bergama’da doğmuş. İzmir’in çok güçlü bir sağlıklı yaşama kenti olduğunu biliyoruz. Biz bu kimliğin İzmir’in üzerine yapışan bir kimlik olduğunu düşünüyoruz. 

NARLIDERE METROSU 2022’DE, BUCA’DA YER TESLİMİ VE TEMEL ATMA ÖNÜMÜZDEKİ GÜNLERDE 

Narlıdere Metrosu’nu 2022 yılı içinde kullanıma koyacağız. Buca Metrosu ile ilgili uluslararası konsorsiyum yarattık. İhaleyi yaptığımız andan itibaren önümüzdeki günlerde yer teslimi ve temel atma da gerçekleştirilecek. Sözleşmeyi imzalayacağız. Maddi kaynağı ayrılmış bir çalışma olarak başlayacak. Acaba parası yetecek mi yetmeyecek mi tartışması olmayacak. Bunun gibi iki yeni hat üzerinde daha çalışıyoruz. Bir tanesi Karabağlar-Gaziemir metro hattı. 200 sondaj tamamlandı. Diğeri Halkapınar Kemalpaşa hattı. Örnekköy tramvay hattı tamamlanıyor. Bu şehre yeni katılacak nüfusu da var olanı da daha konforlu ulaşım sağlayacak hamleler. Raylı  sistemler hem çok daha sağlıklı, modern, sürdürülebilir ulaşım imkanı sunuyor. Bütçesinin yüzde 42’sini yatırıma ayıran tek belediyeyiz. Bu altyapı İzmir için sonuna kadar takip edeceğimiz, arkasında duracağımız bir yandan yaptığımız bu çağrının gereklerini yerine getireceğimiz bir çalışma olacak. 

İZMİR’DEKİ 400 VETERİNER KLİNİĞİYLE ANLAŞMA 

Projenin ayrıntılarını şu şekilde aktardı: “Bu konuyla ilgili, ben milletimizle iftihar ediyorum. Sokak hayvanları konusunda milletimizin gösterdiği duyarlılık son derece kıymetli. Batıda sokak hayvanı yok diye övünürler. Ben bunun övünç kaynağı olduğunu düşünmüyorum. Onları itlaf ederek bir kent bir ülke kurdular. Bizde böyle birşey yok. Onlar hayatımızın bir parçası olduğu, biz hala merhameti ve vicdanı taşıyan insanlarız. Dünyada eşi benzeri görülmeyen kıymetli bir hasret. Bir mevzuatımız var bizim. Biraz popülist yapılmış. Diyor ki, sokakta yaşayan bir hayvan belediye yetkililerince alınır, eğer bakıma muhtaçsa, hastaysa veya kısırlaştırma maksadıyla alınır, sonra alındığı yere tekrar bırakılır. Yeniden yerine bırakılır deniyor, ama sahibi yok. Bizim mevzuatımız copy paste. Bunun değişmesi lazım. Bu milletin hasletlerine göre ve bizim vicdanımızı rahatlatacak şekilde yeniden düzenlenmesi lazım. Biz sokakta gördüğümüz hayvanı alıp kısırlaştırıyoruz, bakımını tedavisini yapıp aynı noktaya bırakıyoruz. Bu, sürdürülebilir bir şey değil. Bu hayvanlarla ilgili hepimizin içini parçalayan, en son dün Buca’da 7 yaşında bir çocuğu ayaklarından ısırmış, bunlar ne yazık ki üzücü. Biz bir yandan bu can dostlarla ilgili Gökdere’de 1500 hayvanlık modern bir tesis yapıyoruz. Ocak ayında tamamlanmış olacak. Şubat ayında açılışını yaparız. Bir yandan da, şu çalışmayı başlattık. Veteriner odasıyla anlaşma yapıyoruz, 400 kliniği belediyenin birimleri haline getiriyoruz. Kısırlaştırma hizmetini bizim adımıza yapacaklar, biz onlara yaptıkları hizmetin bedelini ödeyeceğiz. 400 poliklinik kadar büyütmüş olacağız. Sokak hayvanlarıyla ilgili uzun vadede çözümün kısırlaştırmadan geçtiğini düşünüyoruz. Ne kadar çok hayvanı kısırlaştırırsak dengeyi, bu hayvanlarla ilgili birlikte yaşamayı başarırız. Bu hizmeti vermeye büyükşehirin imkanları yetmiyor. Ocak meclisinden geçecek. Geçtikten sonra tüm polikliniklerde hayata geçirmiş olacağız.”

İKLİM KRİZİ VE DOĞAL AFETLERİ TAŞIYACAK HİÇBİR ALTYAPI YOK 

Su baskınlarıyla ilgili söyleyeyim. En ciddi sorun yaşadığımız Poligon, Güzelyalı, Adnan Saygun bölgesini İZSU tamamladı. Yerinde görmek üzere ben de gittim. Üstelik yağmurlu bir günde gittik. Çok şükür o bölgede risk kalmamış gözüküyor. Bu şehri hergün daha bütün felaketlere karşı dirençli hale getireceğiz. Ama iklim krizi dediğimiz şey bütün bunların hepsini yok sayacak kadar ağır sonuçlar ortaya çıkarabilir. Brezilya’da bu sabah yine onlarca kişi ölmüş. Her taraf su taşkınlarıyla dolmuş. Buna dayanıklı altyapı yapmaya gayret edeceğiz. Biz ne yaparsak yapalım bu iklim krizi denilen şey çok artabilir. Karadenizi hatırlayın. Orada yaşanan felaketi hangi altyapı taşıyabilir. Bunu taşıyacak altyapı yok. Çünkü doğal felaketler artık sadece uzak coğrafyalarda yaşanan şeyler olmaktan çıktı. 30 Ekim’de tsunami, Çeşme’de hortum yaşadık. Biz tabiki dirençli olmak için hazırlıklarımızı yapmaya devam edeceğiz. Ama ne yaparsak yapalım bu felaketlerden şu an itibariyle kaçınmamız mümkün olmayabilir. Bunu da bilelim. 

İZBAN İKİ BAŞLI BİR KURUM BİLİYORSUNUZ AMA 

İZBAN iki başlı bir kurum biliyorsunuz. Bir yandan DDY bir yandan İBB. Bunu yürütmeye gayret ediyoruz. Nereye durak koyacağız. Ücret ne olacak. Bunlar hep gündemimizde olan meseleler. Adım adım yürünüyor. Bunu da aşacağımızı biliyorum. Gün vermem şu anda mümkün değil. Ama hassasiyetle takip ettiğimiz konulardan biri. 

MAVİŞEHİR’DE 37 MİLYON LİRALIK YATIRIM YAPTIK, DENİZ YÜKSELMESİ YAŞANMADI ÇOK ŞÜKÜR 

Mavişehir’de her sene su basar, deniz yükselir. Çünkü imalatlar deniz seviyesinin altında yapılmış. Nasıl olmuş bilmiyorum ama olmuş. Her sene ilk lodosta su altında kalır. 37 milyon liralık yatırım yaptık. Son yağmurlarda büyük lodosta büyük merakla bekledik, çok şükür hiçbir şey olmadı. Denizin yükselmesi yaşanmadı. Arkadaşlarımızı tebrik ediyorum. Takdir ediyorum. Biz bu şehri bü tür doğal afetlerden kurtarmak için herşeyi yapmaya devam edeceğiz. 

DİJİTALLEŞME MESELESİNE ÇOK ÖNEM VERİYORUZ 

Ulaşım portalıyla ilgili, arkadaşlarımı tebrik ediyorum. İnanılmaz bir iş çıkardılar. Bir tane örnek verelim. Acil İzmir butonu. Örnek vereyim. Bu buton en son iki hafta önce Hatay büyükşehir belediye başkanı geldi, protokol imzaladık. Yazılımı onlara da veriyoruz. Onlar da kendi şehirlerinde kullanacaklar. Bu o kadar hayati bir şey ki. Onlar durumdan avazife çıkararak biz ne yapabiliriz diye kafa yormuşlar. Enkaz altında bir vatandaş sesiyle de telefonuna dokunmadan nerede olduğunu ilgili yerlere aktarabiliyor. Olağanüstü bir iş. Çok hayat kurtaracak bir iş. Biz bu dijitalleşme meselesine çok önem veriyoruz. Demokrasiyi de dijitalleştirmek mecburiyetindeyiz. Demokrasi farklılıklarla birarada yaşamanın başarılmasıdır. Birbirimizin söylediğine saygı gösterip tahammül edebilmektir. 

MERKEZ BANKASI BAŞKANINA ATTIĞI TWEET NEDENİYLE SORUŞTURMA AÇILDI BU MEMLEKETTE 

MB başkanının attığı tweet yüzünden soruşturma açıldı bu memlekette. Bundan hepimiz yorulduk. Bu kutuplaşmadan-, ayrıştırmadan artık yorulduk. Birarada yaşamayı binlerce yıl başarmış bir milletiz. Bunun ne kadar kıymetli olduğunu biliyoruz. Onun için demokrasiyi dijitalleştirmemiz lazım. Biz İzmir de, İzmir art da, acil İzmir de öyle. Biz birarada yaşamayı bunun zenginliğini, güzelliğini yeniden keşfetmek mecburiyetindeyiz. Bütün bu afetler, felaketler bunu göstermiyor mu? Afetler yaşanırken o apartmandakiler AKP’Lİ bu apartmandakiler CHP’li diye düşünmüyoruz. 

SIRITAN SURAT DENİYOR MESELA, BUNU ANLAMIYORUM, ASIK SURATLI MI SİYASET YAPACAĞIZ?

Biz ARTIK kutuplaştırmadan yorulduk. Hepimiz yorulduk. Ben de şahsen yorgunum herkes de yoğun. Bunun varacağı bir yer yok. Artık oralara gitmek istemiyoruz. O yüztden de ben doğrusu bundan şikayet etmekten bıktım. Şikayet etmek istemiyorum. Bunu düzeltmek için ne yapabilirim, onun derdindeyim. Dilinize özen göstermek mecburiyetindeyiz. Kıracak, incitecek sözcüklerden söylemlerden uzaklaşmak mecburiyetindeyiz. Bu hassas bir şey. Güler yüzlü siyaset yapmaya çalışıyoruz. Sırıtan surat deniyor mesela. Bu nasıl olacak. Asık suratlı mı siyaset yapacağız. Bunu niye böyle tarif eder insan mesela, bunu anlamıyorum. Çok üzücü. Sözcükler bizi uzaklaştırmaya devam eder, ama bu doğru değli. Hepimiz bu memleket için iyi birşeyler yapmaya çalışıyoruz. Bu siyaseti artık terk etmeliyiz. Buradan ne refah, ne huzur, ne kalkınma çıkar. Hiçbir şey çıkmaz. Bu siyasetin özetle terk edilmesi lazım. Biz de bunu yapmak için elimizden ne gerekiyorsa yapacağız. 

KÖRFEZİN SADECE KARADAN DENİZE DEĞİL, DENİZDEN DE KARAYA BAKILAN… 

Gücümüz yettiğince hem küçük üreticiyi yaşatacak, onun yoksulluğuyla mücadele edecek hem kuraklıkla mücadele edecek çalışmalar içindeyim. Bu kadarla bırakayım. Körfezin sadece karadan denize değil denizden de karaya bakılan bir kent olsun istiyoruz. O nedenle portatif yüzme eğitimi verdik. O çocukları denizle buluşturuyoruz, çok var yapacağımız iş. Mavi bayraklı plajları körfezin içine sokmak istiyoruz. Güzelbahçe ilk kez mavi bayrak aldı. 

YÜZÜNCÜ YIL VE NAZIM İÇİN İKİ GÜNLÜK PLANLAMA YAPACAĞIZ

Kurtuluşun 100. Yılını yaşayacağız. Dolayısıyla ciddi bir hazırlık içindeyiz. İki gün olarak planlıyoruz. 9 ve 10 Eylül olarak. Nazım için de yaptığımız çalışmaları yakında paylaşacağız. Görkemli bir anma planlıyoruz. 

KÜLTÜRPARK’DA İLK ADIMI ADA GAZİNOSUYLA ATIYORUZÇ

Kültürpark meselesiyle ilgili ben bu memleketi senden daha çok seviyorum. Bu iddia ne kadar saçmaysa, ben daha seviyorum ben daha çok koruyorum öyle. Kültürpark hepimizin ortak değeri. Hangimiz bir taşına kıyabilir, bir çiçeğine kıyabilir. En çok ben seviyorum, böyle bir şey yok. Bunu da kimseye yakıştıramıyorum. Koruma kurulu ne kadar koruyorsa ben de o kadar kuruyorum. Biz koruyoruz ve korumaya devam edeceğiz. Kurulun yol göstericiliğiyle ilk adımı Ada gazinosuyla başlatacağız. 

ELEKTRİK FABRİKASI AÇIKLAMASI 
İZKA’nın böyle bir hazırlığı var. Elektrik fabrikasını içine alan bölgede teknoloji serbest bölgesi kurulması. Ama henüz ham bir fikir. Sunumu yaptı kalkınma ajansı. O bölgenin içinde elektrik fabrikası da var. Ama bize sunulan bir şey yok. Fabrikayla ilgili. Sadece o bölgeyle ilgili limana yakınlık dolayısıyla İZKA’nın geliştirdiği bir fikir var. Henüz daha o safhada. 

2022 KENTSEL DÖNÜŞÜM İZMİR’DE DAMGA VURACAK 

Kentsel dönüşümle ilgili İzmir’de kentsel dönüşüm çalışması yok bakanlığın başlattı. Benim bildiğim kadarıyla. Ama İBB’nin var. Üstelik yerinde dönüşüm şeklinde. Biraz vakit alıyor ama vatandaşı müteahhide ezdirmeyen, tam tersine haklarını koruyan bir model. Ama sadece bununla yeterli olmayacak. Birçok alanda kentsel dönüşüm çalışmamız var. Ocak ayında Uzundere(de meclisten de geçerek başlıyor. İzmir 2020’de kentsel dönüşüm damga vuracak. 

YENİ BİR KAMPANYAYI İZMİRLİLERLE BULUŞTURUYORUZ 

İzmir depremde olağanüstü büyük bir sınav verdi. Biz İBB olarak canla başla çalıştık ama İzmirli de bizi yalnız bırakmadı. 42 milyon vatandaş 4200 vatandaş için taahhütte bulundu. Şimdi 1 Ocaktan itibaren bir yeni kampanyayı İzmirlilerle buluşturuyoruz. Derinleşen yoksulluk ve işsizlik nedeniyle büyük bir çaresizlik, yoksulluk tablosu var. İzmir de bundan nasibini alıyor. Derinleşen yoksullukla karşı karşıyayız. Çok büyük mağduriyetler yaşanıyor. İbb olarak tüm önceliğimizi sosyal yardım ve desteğe ayırmaya karar verdik. Ama bu yetmez. İzmirlilerin el ele vererek, vatandaşlara sahip çıkması gerekiyor. Önemli bir kampanya başlatacağız. Detayları tamamlandı. Önümüzdeki hafta başlatacağız. Bu hikayeyi büyütelim. Bunun Türkiye’de görünür olması Türkiye için de çok önemli sadece İzmir için değil. Çünkü gerçekten yoksulluk derinleşiyor ve yaygınlaşıyor. Bizim buna seyirci kalmamız gerekiyor. 
Dinimizde deniyor, komşusu aç iken tok yatılmaz desturu, ilkesi ne kadar kıymetliymiş, deprem zamanıda gördük. Sizden ricam bu kampanyaya sizlerin de destek olmasıdır.

Demokrat Gündem

Exit mobile version