İzmir’in 100. Kurtuluş yıldönümünde Tarkan konserinde yaptığı konuşmayla eleştirilerin hedefi haline gelen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Halk TV’de İsmail Küçükkaya’nın sunduğu sabah programına katılarak eleştirilere yanıt verdi. Başkan Soyer, “Osmanlı, Selçuklu bizim atamız. Hepimizin ataları. Ama vahdettin ve Fatih Sultan Mehmet Han bir mi? Fatih Sultan Mehmet döneminin en vizyoner liderlerinden biri. Vahdettin ile Fatih Sultan Mehmet Han’ı karşılaştırabilir misiniz? Çanakkale geçilmez demiş, binlerce insan canını feda etmiş ondan sonra Çanakkale’yi geçilebilir hale gelmiş. İstanbul’u Sevr ile teslim etmiş. Atatürk için idam fermanları çıkarmış, o hayran olduğu İngilizlerin teknelerine binip kaçmış” dedi.
DEMOKRAT GÜNDEM-Konuşmasında Yunan kelimesi yerine işgalci kuvvetler tanımı kullanması ve son Osmanlı Padişahı Vahdettin ve Damat Ferit Hükümeti’ni kast ederek, “Biz işgalcilerin gemileriyle kaçan saray erkanının değil, bağımsızlığımız için göğsünü siper eden Mustafa Kemal Atatürk'ün ve bu uğurda canını feda eden atalarımızın izinden yürümeye devam edeceğiz” kelimelerini kullanan Başkan Soyer, açıklamalara gelen eleştireleri yanıtladı
HAYRAN OLDUĞU İNGİLİZLERİN TEKNELERİNE BİNİP KAÇMIŞ
Osmanlı’nın da Selçukluların da karşısında olmadığını kaydeden İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, “Osmanlı, Selçuklu bizim atamız. Hepimizin ataları. Ama vahdettin ve Fatih Sultan Mehmet Han bir mi? Fatih Sultan Mehmet döneminin en vizyoner liderlerinden biri. Vahdettin ile karşılaştırabilir misiniz? Çanakkale geçilmez demiş, binlerce insan canını feda etmiş ondan sonra Çanakkale’yi geçilebilir hale gelmiş. İstanbul’u Sevr ile teslim etmiş. Atatürk için idam fermanları çıkarmış, o hayran olduğu İngilizlerin teknelerine binip kaçmış” dedi.
OSMANLI KARŞITI DEĞİLİZ ELBETTE ANCAK ÜLKEYİ EMPERYALİSTLERE TERK ETMEK VATAN HAİNLİĞİ DEĞİLSE NEDİR?
“Piri Reis, Barbaros bizim atalarımız ve iftihar ediyoruz. Bu vatan hainliği değilse nedir? Ülkeyi emperyalistlere terk etmek, Sevr’i imzalamak, terk etmek ülkeyi nedir.. Bunlar vatan hainliği değilse nedir. Biz bunları teşhir edip ne olduğunu söylemeyip de ne yapacağız. Bunları ayırmak mecburiyetindeyiz” diyen Başkan Soyer, “Osmanlı karşıtı değiliz elbette, hepimizin atası. İzmir’in en görkemli dönemleri Osmanlı döneminde yaşanmış. Bizim Osmanlıya karşı olmamız mümkün olabilir mi? Niye Osmanlı sevgisi, saygı, atalarımıza olan sayı niye birilerinin tekelinde olsun. Elbette biz de atalarımıza sahip çıkarız” dedi.
EMPERYALİST TEHDİT KARŞISINDA İLK KURŞUN YİNE İZMİR’DEN ATILACAKTIR
Başkan Soyer, konuşmasında emperyalist saldırı ve tehditlere de dikkat çektiğini vurgulayarak, “Biz çok gururluyuz. İzmirli olmanın onurunu yaşıyoruz o günden o dakikalardan beri. Şunu çok net olarak söylemek istiyorum, o gün yaptığım konuşmada çok temel bir şey var. Uyanık ol ey milletim, ey İzmirliler. 100 yıl sonra yine saldırı ve tehditleriyle karşı karşıya kalabiliriz. Emin olun böyle bir emperyalist tehdit karşısında yine İzmir’den ilk kurşun atılacaktır, yine son kurşun buradan atılacaktır” ifadelerini kullandı.
BÖL-YÖNET BAZI YÖNETİCİLERİN KOLAYINA GELİYOR
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, barışı savunmanın bir mecburiyet olduğunun altını da çizerek, açıklamalarını, “Biz barışı savunmak mecburiyetindeyiz. Biz barışı sonuna kadar savunacağız ama emperyalist saldırı olursa da en başta direnen İzmir olacaktır. Yunan’ın y’sini ağzımıza almamış, böyle bir şey olabilir mi? Biz en büyük tokat İzmir’den atılmıştır dedik. Bunu neden yapıyorlar biliyor musunuz? Bu kutuplaştırma, ayrıştırma siyaseti, böyle bir söylevden bile toplumu ayrıştırma. Böl yönet var ya o böl yönetmek bazı yöneticilerin kolayına geliyor” diye konuştu.
TARKAN’IN CEBİNE TEK KURUŞ GİRMEYECEK
Tarkan konseri için 45 milyon TL harcandığı eleştirilerini de yanıtlayan Başkan Soyer, Tarkan’ın cebine tek kuruş para girmeyeceğini açıkladı. Soyer, “Tarkan’ın cebine bir kuruş girmeyecek. Öyle bir yüce gönüllü ki, hakikaten hem doğayı hem toplumu hem barışı hem mazlumların haklarını sonuna kadar savunan muazzam bir dost. Kaşe ücreti olarak alması gereken rakamı yine hayır işine ayıracak. Yurt mu kreş mi yapsın üzerine konuşuyoruz” açıklamasını yaptı.
BAŞKAN SOYER’İN KONUŞMASININ SATIR BAŞLARI:
OSMANLI, SELÇUKLU BİZİM ATAMMIZ, HEPİMİZİN ATASI AMA VAHDETTİN İLE FATİH SULTAN MEHMET HAN BİR Mİ?
Osmanlı, Selçuklu bizim atamız. Hepimizin ataları. Ama vahdettin ve Fatih bir mi? Fatih Sultan Mehmet döneminin en vizyoner liderlerinden biri. Vahdettin ile karşılaştırabilir misiniz? Çanakkale geçilmez demiş, binlerce insan canını feda etmiş ondan sonra Çanakkale’yi geçilebilir hale gelmiş. İstanbul’u Sevr ile teslim etmiş. Atatürk için idam fermanları çıkarmış, o hayran olduğu İngilizlerin teknelerine binip kaçmış.
OSMANLI KARŞITI DEĞİLİZ ELBETTE, HEPİMİZİN ATASI
Piri Reis, Barbaros bizim atalarımız ve iftihar ediyoruz. Bu vatan hainliği değilse nedir? Ülkeyi emper8yalistlere terk etmek, Sevr’i imzalamak, terk etmek ülkeyi nedir.. Bunlar vatan hainliği değilse nedir. Biz bunları teşhir edip ne olduğunu söylemeyip de ne yapacağız. Bunları ayırmak mecburiyetindeyiz. Osmanlı karşıtı değiliz elbette, hepimizin atası. İzmir’in en görkemli dönemleri Osmanlı döneminde yaşanmış. Bizim Osmanlıya karşı olmamız mümkün olabilir mi? Niye Osmanlı sevgisi, saygı, atalarımıza olan sayı niye birilerinin tekelinde olsun. Elbette biz de atalarımıza sahip çıkarız.
EMPERYALİST SALDIRI, TEHDİT KARŞISINDA YİNE İZMİR’DEN İLK KURŞUN ATILACAKTIR
Biz çok gururluyuz. İzmirli olmanın onurunu yaşıyoruz o günden o dakikalardan beri. Şunu çok net olarak söylemek istiyorum, o gün yaptığım konuşmada çok temel bir şey var. Uyanık ol ey milletim, ey İzmirliler. 100 yıl sonra yine saldırı ve tehditleriyle karşı karşıya kalabiliriz. Emin olun böyle bir emperyalist tehdit karşısında yine İzmir’den ilk kurşun atılacaktır, yine son kurşun buradan atılacaktır.
BARIŞI SAVUNMAK MECBURİYETİNDEYİZ, BARIŞI ONUNA KADAR SAVUNACAĞIZ AMA…
Biz barışı savunmak mecburiyetindeyiz. Biz barışı sonuna kadar savunacağız ama emperyalist saldırı olursa da en başta direnen İzmir olacaktır. Yunan’ın y’sini ağzımıza almamış, böyle bir şey olabilir mi? Biz en büyük tokat İzmir’den atılmıştır dedik. Bunu neden yapıyorlar biliyor musunuz? Bu kutuplaştırma, ayrıştırma siyaseti, böyle bir söylevden bile toplumu ayrıştırma. Böl yönet var ya o böl yönetmek bazı yöneticilerin kolayına geliyor. Tüm toplumu farklılıklarıyla yönetmek zor olduğu için yapıyorlar. Onun için barış ve atalarımızdan bile ayrıştırma yaratıyorlar. Milyonlarca inan o tuzakların düşülmediğinin göstergesi. Emin olun herkes mutluydu. Neşeyi, birlikte olmanın mutluluğunu hatırladı. Mustafa Kemal’e sahip çıkmanın gururunu yaşadı.
TARKAN’IN CEBİNE BİR KURUŞ GİRMEYECEK, HAYIR İŞİNE AYIRACAK
Tarkan’ın cebine bir kuruş girmeyecek. Öyle bir yüce gönüllü ki, hakikaten hem doğayı hem toplumu hem barışı hem mazlumların haklarını sonuna kadar savunan muazzam bir dost. Kaşe ücreti olarak alması gereken rakamı yine hayır işine ayıracak. Yurt mu kreş mi yapsın üzerine konuşuyoruz.
TARKAN HAKİKATEN EŞSİZ BİR DOST VE KIYMETLİ BİR STAR
Tarkan hakikaten eşsiz bir dost ve kıymetli bir star. Hakikaten ışık saçıyor saçtığı ışık hepimizi aydınlatıyor, neşelendiriyor.
TARİHİ BİLMİYORSANIZ VAHDETTİN VE DAMAT FERİT’İ KAHRAMANLAŞTIRABİLİYORSUNUZ
Eğer tarihi bilmiyorsanız tek kurşun sıkılmadan memleket ele geçirildi diyebiliyorsunuz. Vahdettin ve Damat Ferit’i kahramanlaştırabiliyorsunuz. Dünya Belediyeler Birliği’nin zirvesini yaptık. Döngüsel kültür tarifi yaptık. Birbirimizle ve doğayla barışık yaşarsak, gelecek ve geçmiş arasında bağ kurarsak ancak iyi bir gelecek oluşturabiliriz. 9 Eylül kutlamalarımızın da İktisat Kongresi’ndeki ana fikir de bu. 3.5 yıl işgal görmüş memleket, mahvolmuş, bir de yangın görmüş İzmir şehri. Fakru zaruret içinde. Bundan 5 ay sonra ortada daha Lozan Anlaşması, devlet yok. Cumhuriyet kurulmamış. İktisat kongresini düzenliyor, yeni kurulacak devletin kongresini düzenliyor. Nasıl bir millete inanç, vizyon. 1135 delegeyi İzmir’de topluyor. Oturup geleceklerini konuşuyorlar birbirleriyle. Birbirlerinin kararlarını birbirlerine onaylattırıyor mesela. İşçilerin talebini tüccarlara onaylatıyor ortak akıl ve büyük bir özgüvenle geleceğin memleketini inşa ediyorlar.
KUTUPLAŞTIRAN, AYRIŞTIRAN BU İKLİMDEN ÇIKMAMIZ LAZIM
Yeni bir yüzyıla bugünün siyasal ikliminden geleceğin siyasetini şekillendiriyoruz. İlk seans oturumlarını yaptık. Türkiye’nin her yerinden inanılmaz temsil kabiliyetiyle oturdular masaya, saatlerce müzakere ettiler. Meclisi niye kurdu Atatürk? Osmanlı hanedanının milleti temsil etmediğini düşündüğü için. Ama milletin aklını almak için. Atatürk’ün liderliği, büyüklüğü burada. Şimdi ekim sonuna kadar devam ediyor. Ekimden itibaren, demokrasi, tarih, doğa, gelecek masası var. Tüm bilgiler hamur edilecek, tarif edilecek. İki aylık çalışmanın ardından 17 Şubat-Mart arasında temsilcileri biraraya getireceğiz. Türkiye’nin geleceğine ışık tutacak kararlar alacaklar. O yüzden umudumuz çok büyük pırıl pırıl bir gelecek bizi bekliyor. Yeter ki kutuplaştıran, ayrıştıran, memleket sevgisini birilerinin tekelindeymiş gibi gösteren bu iklimden çıkmamız lazım. Çokluk içinde birlik olmayı özlemişiz.
BİRBİRİMİZLE KUCAKLAŞIRSAK TÜM BUNLARIN TAHRİBATI DAHA AZ OLACAK
Biz biri ayıran farklılıklardan daha çok zenginliklere sahibiz. Korkunç dünyada bu kaotik dünyada krizlerin, savaşların yaşadığı dünyada birbirimizle kucaklaşmak, ayrışmamak, bölünmemek, birbirimizle kucaklaşırsak tüm bunların tahribatı daha az olacak. Bu topraklarda yaşayan herkes çocuğunu, torununu bu topraklarda yaşatacak.
