Demokrat Gündem- İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) tarafından düzenlenen Engellilik Çalıştayı’nda yaptığı konuşmada, engelliliğin yalnızca tıbbi bir durum değil, aynı zamanda sosyal eşitlik ve insan hakları meselesi olduğunu vurguladı. Tugay, engelliliğin bireyin doğuştan veya sonradan edindiği fiziksel, zihinsel, duyusal veya psikososyal farklılıklarla tanımlanabileceğini, ancak bunun yanı sıra toplumsal yapının sunduğu olanaklar ve erişilebilirlik düzeyiyle de doğrudan ilişkili olduğunu belirtti.
“Engellilik, bireyin yaşamını etkileyen bir durum olmakla birlikte, toplumun bu bireylere sunduğu imkanlar ve erişilebilirlik düzeyi, onların hayat kalitesini doğrudan belirliyor” diyen Tugay, bu nedenle engelliliğin yalnızca tıbbi bir mesele olarak değil, aynı zamanda sosyal bir eşitlik ve insan hakları meselesi olarak ele alınması gerektiğini ifade etti.
Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünya nüfusunun %16’sının engelli bireylerden oluştuğunu hatırlatan Tugay, bu oranın her altı kişiden birinin engelli olduğu anlamına geldiğini ve her üç aileden birinde bir engelli bireyin yaşadığını ifade etti. Türkiye’de ise TÜİK’in 2011 yılında yaptığı Nüfus ve Konut Araştırması’na göre engelli bireylerin nüfusa oranının %6,9 olduğunu, ancak bu oranın gerçekte daha yüksek olabileceğine dikkat çekti.
“HER 6 KİŞİDEN 1’İ ENGELLİ: TOPLUMSAL DÖNÜŞÜM ŞART”
Dr. Cemil Tugay, engelliliğin her bireyin yaşamı boyunca karşılaşabileceği geçici veya kalıcı bir durum olduğunu ifade ederek, “Engellilik, yalnızca bireyin sağlık durumuyla sınırlı değil; toplumsal yapının sunduğu olanaklar ve erişilebilirlikle doğrudan ilişkili” dedi. Tugay, engelli bireylerin gündelik yaşamda bağımsız hareket edebilmeleri için fiziksel çevrenin, ulaşım sistemlerinin, eğitim ve istihdam olanaklarının erişilebilir hale getirilmesi gerektiğini vurguladı.
“Engelli bireylerin toplumsal yaşama tam katılımını sağlamak, yalnızca bireysel sorumluluklarla değil, kamu politikaları ve yerel yönetimlerin aktif desteğiyle mümkün olacaktır” diyen Tugay, bu nedenle engellilik konusunun bir insan hakları meselesi olarak ele alınması gerektiğini belirtti.
Dünya genelinde her 6 kişiden 1’inin engelli olduğunu belirten Tugay, Türkiye’de ise TÜİK verilerine göre nüfusun %6,9’unun engelli bireylerden oluştuğunu, ancak bu oranın gerçekte daha yüksek olabileceğine dikkat çekti. Tugay, özellikle Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın Ulusal Engelli Veri Sistemi’ne göre yalnızca 2,5 milyon engelli bireyin kurumlara başvurduğunu, geri kalanın ise hizmetlere erişemediğini söyledi. Bu durumun, engelli bireylerin eğitim, istihdam, sağlık ve sosyal hizmetlere erişiminde ciddi eksiklikler olduğunu gösterdiğini belirtti.
“ENGELLİ BİREYLERİN YARISI HİZMETLERE ERİŞEMİYOR”
Türkiye’de engelli bireylerin sayısına ilişkin kesin verilerin bulunmadığını belirten Tugay, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın Ulusal Engelli Veri Sistemi’ne göre yalnızca 2,5 milyon engelli bireyin kurumlara başvurduğunu, geri kalanın ise hizmetlere erişemediğini söyledi. Tugay, “Bu durum, engelli bireylerin eğitim, istihdam, sağlık ve sosyal hizmetlere erişiminde ciddi eksiklikler olduğunu gösteriyor” dedi.
TÜİK tarafından hesaplanan %6,9 oranının dünya geneline göre düşük olduğu düşünüldüğünde bile, belirlenen nüfusun yarısının kurumlara başvuru yapmadığını ve hizmet talep etmediğini belirten Tugay, bu durumun engelli bireylerin toplumsal yaşama katılımını sınırladığını ifade etti. Tugay, engelli bireylerin haklarını korumak ve onları toplumsal yaşama dahil etmek için daha kapsamlı politikalar geliştirilmesi gerektiğini vurguladı.
“Engelli bireylerin yalnızca sağlık hizmetlerine değil, eğitim, istihdam, sosyal hizmetler ve erişilebilir kent politikalarına da daha fazla ihtiyaç duyduğunu ortaya koymaktadır” diyen Tugay, bu nedenle engelli bireylerin toplumsal yaşama tam ve eşit katılımını sağlamak için kamu politikaları ve yerel yönetimlerin aktif desteğinin şart olduğunu belirtti.
“DEPREM VE AFETLER ENGELLİ SAYISINI ARTIRIYOR”
Son yıllarda engelli bireylerin sayısındaki artışa dikkat çeken Tugay, yaşlanan nüfus, kazalar ve afetlerin bu artışın başlıca nedenleri arasında olduğunu vurguladı. Özellikle 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş depreminin engelli birey sayısında önemli bir artışa yol açtığını belirten Tugay, “Afetler sonrası engelli bireylerin ihtiyaçlarını karşılamak için daha kapsamlı politikalar geliştirilmesi gerekiyor” dedi.
Tugay, deprem gibi afetlerin yalnızca fiziksel engelliliğe değil, psikososyal sorunlara da yol açtığını belirterek, bu tür durumlarda engelli bireylerin desteklenmesi için acil eylem planları hazırlanması gerektiğini ifade etti. Ayrıca, engelli bireylerin afet durumlarında erişilebilir bilgiye ve hizmetlere ulaşmalarını sağlayacak mekanizmaların oluşturulması gerektiğini vurguladı.
“Engellilerle ilgili tüm veriler, engelli bireylerin yalnızca sağlık hizmetlerine değil, eğitim, istihdam, sosyal hizmetler ve erişilebilir kent politikalarına da daha fazla ihtiyaç duyduğunu ortaya koymaktadır” diyen Tugay, bu nedenle engelli bireylerin toplumsal yaşama tam ve eşit katılımını sağlamak için kamu politikaları ve yerel yönetimlerin aktif desteğinin şart olduğunu belirtti.
CHP’DEN ENGELLİLER İÇİN KAPSAMLI POLİTİKA BELGESİ
CHP’nin düzenlediği Engellilik Çalıştayı’nda, engelli bireylerin eğitim, istihdam, sağlık ve sosyal yaşam alanlarında karşılaştıkları sorunlar masaya yatırıldı. İki gün süren çalıştayda, 15 farklı konuda çalışma grupları oluşturuldu ve engelli bireylerin toplumsal yaşama tam katılımını sağlayacak politika önerileri geliştirildi.
Çalıştay sonucunda, CHP’nin engelli bireylere yönelik kapsamlı bir politika belgesi ve eylem planı hazırlaması planlanıyor. Tugay, bu çalıştayın amacının engelli bireylerin eğitimden istihdama, sağlıktan sosyal yaşama kadar tüm alanlarda eşit ve aktif yurttaşlar olarak yaşamlarını sürdürebilmeleri için gerekli politikaları oluşturmak olduğunu belirtti.
Tugay, “Engelliliği bireysel bir sorun olarak değil, toplumsal bir mesele olarak görüyoruz. Kapsayıcı bir toplum inşa etmek için harekete geçiyoruz” dedi. Tugay, CHP olarak engelli bireylerin haklarını temel alan sürdürülebilir politikaları hayata geçirmeyi hedeflediklerini belirterek, bu çalıştayın sonuçlarının partinin engellilik politikalarına yön vereceğini ifade etti.
“ENGELLİLİK VE YOKSULLUK BİRBİRİNİ BESLİYOR”
Dr. Cemil Tugay, engellilik ve yoksulluk arasındaki karşılıklı ilişkiye de değinerek, “Engelli bireylerin yoksulluk riski daha yüksek. Bu nedenle, engelliler için eşit insan haklarını sağlamak yalnızca bir insan hakları meselesi değil, aynı zamanda bir kalkınma önceliğidir” dedi.
Tugay, engelli bireylerin istihdam olanaklarına erişiminin sınırlı olduğunu ve bu durumun yoksulluk döngüsünü derinleştirdiğini belirtti. Engelli bireylerin işgücü piyasasına katılımını artırmak için özel istihdam politikaları geliştirilmesi gerektiğini vurgulayan Tugay, aynı zamanda engelli bireylerin eğitim ve mesleki eğitim olanaklarına erişiminin de artırılması gerektiğini ifade etti.
Tugay, “Engelli bireylerin yoksulluktan kurtulmaları ve toplumsal yaşama tam katılımlarını sağlamak için kapsamlı bir sosyal politika paketine ihtiyaç var” dedi. Tugay, engelli bireylerin sağlıkta eşitlik başta olmak üzere eşit insan haklarını öncelendirmenin bir insan hakları meselesi ve aynı zamanda bir kalkınma önceliği olduğunu belirtti.
“DAHA ADİL VE ERİŞİLEBİLİR BİR GELECEK İÇİN HAREKETE GEÇİYORUZ”
CHP Engellilik Çalıştayı, engelli bireylerin toplumsal yaşama eşit ve aktif katılımını sağlamak için atılması gereken adımları ortaya koydu. Dr. Cemil Tugay, “Engelliliği bireysel bir sorun olarak değil, toplumsal bir mesele olarak görüyoruz. Daha adil, erişilebilir ve kapsayıcı bir toplum inşa etmek için çalışmaya devam edeceğiz” diyerek sözlerini tamamladı.
Tugay, CHP olarak engelli bireylerin haklarını temel alan sürdürülebilir politikaları hayata geçirmeyi hedeflediklerini belirterek, bu çalıştayın sonuçlarının partinin engellilik politikalarına yön vereceğini ifade etti. Tugay, “Engellilerin, tüm insanların hak ve özgürlüklerinden faydalanmasını sağlamalıyız. Çünkü biz biliyoruz ki ancak bu politikaların varlığı ve hayata geçirilmesi herkes için daha adil, daha özgür ve daha güçlü bir geleceğin anahtarıdır” dedi. (Haber Merkezi)