İzmir’in valisi de il emniyet müdürü de değişti.

Gidenler için ‘ağıt yakanlar’ fazla olmadı.

Bugüne kadar neler gördük neler?

Kimisi Manisa ya da Aydın il sınırında karşılanırdı.

Kimisi de, polis araç ve motosikletlerinin siren sesleri ile ‘şehir turu’ ile makama gelmişti.

Sonra sessiz sedasız gittiler…

Acaba kendilerine ‘Neden?’ sorusunu sordular mı?

Bazıları hizmetleri ile ‘unutulmazlar!’ listesine adlarını ‘yaldızlı ve yıldızlı’ harfler ile yazdırdılar.

 

*- TOPARLAMAYA GELDİLER

 

Yeni vali ile emniyet müdürünü eskilerden kalan olaylar ‘merhaba!’ diyerek selamlıyor…

Çünkü; olayların derin araştırması yapılmadığı, gelecek olaylar görmezden gelindiği için…

Size bir örnek vereyim, Çeşme’den…

Zaman zaman uyarı görevi yaptı gazeteciler, ufak tefek ya da ‘basit’ görülen olaylar daha büyük olayların habercisi idiydi.

Pislik halının altına süpürülmez.

Bugün Çeşme’de usta gazetecilerden Yusuf Çınar’ı aradım.

‘Bir haftadır bize uyku yok!’ dedi.

Özellikle son iki gündür Çeşme gibi kendilerinin de ‘diken üstünde’ olduğunu vurguladı.

Bunun başlıca nedeninin ise, ‘halkı aydınlatma ve bilgilendirme’ görevlisi olan gazetecilere açık ve net bilgi verilmemesinin olduğunu belirtti.

Kapılar kapalı olursa, büyük tehlike olan, karanlık kişilerin ‘fısıltı gazetesi’ ortaya girer…

Geçen haftayı bir yana bırakıp, geceki olayla ilgili valiliğin resmi açıklamasını paylaşayım:

İlginizi çekebilir:

Çeşme’de beach club’a alınmayan iki kişi rastgele ateş etti

Çeşme’de gece kulübünde silahlı kavga

*- TEKSAS MI?

 

‘İlimiz Çeşme İlçesi Alaçatı Mahallesindeki bir eğlence mekanına, 19.08.2023 tarihi saat 02:15 sıralarında (5) şahıs (2) araç ile gelerek işletmenin özel güvenlik görevlisine ve içeride bulunan müşterilere ateş ederek olay yerinden kaçtıkları tespit edilmiştir.

Silahla açılan ateş sonucu (1) vatandaşımız hayatını kaybetmiş, (2) vatandaşımız yaralanmıştır.

Ayrıca, olayda çıkan arbede nedeniyle yaralanan (10) vatandaşımız ile birlikte toplam (12) yaralı vatandaşımız çeşitli hastanelerde tedavi altına alınmış olup, yaralıların hayati tehlikesi bulunmamaktadır.

Emniyet ve jandarmamızın işbirliği içerisinde yürüttüğü çalışma sonrasında kaçan 5 şüpheli (M.M., B.Y., O.D., Ü.G., İ.A), suç aleti 3 tabanca ile yakalanmıştır.

Konuyla ilgili soruşturma titizlikle sürdürülmektedir.

İlimizde suç ve suçlularla mücadelemiz kararlılıkla devam edecektir.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.’

 

*- ÖNCELİKLİ KONU

 

Yusuf Çınar’ın söylediği şu:

‘Yerel medya, Çeşme ve Çeşmelilerin haklarının korunması için haberlerini titizlik içinde yapıyor.

Halkın haber alma hakkı kadar, halkın söylentilerden etkilenmemesi, olayların yanlış noktalara çekilmesini önlemeye de çalışıyor.

Fakat şu gerçeği de bilmeli ve buna göre hareket etmelidir.

Öncelikle trafik kontrolleri kadar ‘asayiş’ kontrolleri arttırılmalıdır.

En lüks araçtan başlanarak en sıradan araca kadar tamamı ve 7/24 kontrol edilmeli, kesici ve ateşli tüm silahların kullanma ve taşıma ruhsatları olup olmadıkları belirlenmelidir.

17 yaşındaki bir çocukta, 300 bin liralık bir silah nasıl olabilir?

Bunları kim kullanıyor?’

Yani silahı kullanan kadar kullandıran da önemli…

 

*- HABERİN DOĞRUSU

 

Önümüzdeki hafta İzmir’de önemli bir seçim var.

Polis ve adliye muhabirlerini bünyesinde barındıran İzmir Yargı ve Güvenlik Muhabirleri Derneği Olağan Genel Kurulu 25 Ağustos 2023 Cuma Günü Saat:18.00’de İzmir Gazeteciler Cemiyeti Uluslararası Basın Merkezi’nde gerçekleştirilecek.

Dernek Başkanı Muzaffer Tezel 14 Ağustos 2023 günü gereken çoğunluk sağlanamadığı için seçimin 25 Ağustos Cuma günü gerçekleştirileceğini belirterek; ‘İzmir Yargı ve Güvenlik Muhabirleri Derneği olarak  bugüne kadar bize destek olan herkese sonsuz teşekkürler. Dernek üyelerimizi ve misafirlerimizi olağan genel kurulumuza bekliyoruz’ diyor.

12 Temmuz 2021 tarihinde yapılan Olağan Genel Kurulda Yönetim Kurulu Başkanı Muzaffer Tezel (Yeni Haber Gazetesi Sahibi), Başkan Yardımcısı Oğuzhan Kavaklı (Ege Üniversitesi İletişim Fakültesi Emekli Öğretim Üyesi), Genel Sekreter Bahri Karataş (Hürriyet Gazetesi Emekli Muhabiri), Sayman Arif Çayan (Medya Ege Yönetim Kurulu Başkanı) ve Yönetim Kurulu Üyelikleri ise Mehmet İnmez (Cumhuriyet Gazetesi Muhabiri), Serdar Yılmaz (Anadolu Ajansı’ndan Emekli Muhabir) ve Cem Ulucan (Aydın Büyükşehir Gazeteciler Cemiyeti eski Başkanı) olarak görev almışlardı.

Benim önerim aynı ekibin devam etmesi.

Çünkü hepsi yıllarını bu işe vermişler, ustaların ustası olmuşlardır.

Neden bu isimleri önemsiyorum:

Söyleyeyim:

Türkiye’de ilk kez, İzmir’de yayımlanan Türkiye’nin en büyük ve etkili bölge gazetesinde, gazetenin yönetiminde söz sahibi Ender Coşkun ve Aydın Bilgin’in isteği ile ‘Polis- Adliye Masası’ kurdum ve yönettim.

Basın tarihinde görülmemiş bir olayı gerçekleştirdim, neredeyse tüm şubeler, hastaneler, karakollar ve adliyede görevli 28 profesyonel gazeteci ile 24 saat tabiriyle İzmir’de ve diğer destek veren bölge muhabirlerimiz sayesinde bizden habersiz kuş uçmuyordu.

Sonra bizi taklit etmeye kalkan İstanbul medyası başarılı olamadı.

Bir iki değerli muhabirini ‘rakip’ olarak sahaya sürdüler ama sonucu şöyle özetleyeyim:

‘Eh işte!’

İşte bu ekipte ‘acar muhabir’ İzmir Yargı ve Güvenlik Muhabirleri Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Muzaffer Tezel de vardı.

Diğer arkadaşlarımız, İstanbul ve Ankara ve tabii İzmir başta olmak üzere birçok medya kuruluşunda çok önemli görevlerde bulundular.

Bu arada yeni İzmir Valisi ile Emniyet Müdürü’ne de şu öneride bulunabilirim:

‘Çok değerli İzmirli polis ve adliye yani yargı muhabirleri ile mesai yapacakları için mutlaka dernek yönetimi ile de işbirliği yaparlarsa İzmir için büyük yarar sağlayarak tarihe geçerler.

Haberin doğrusu bu meslektaşlarımızda.

 

*- İZMİR’İN GERÇEĞİ

 

Önceki yazımda söz etmiştim.

Bugün de İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı konuyu ele aldı ve Harmandalı gerçeklerini ve siyasi engelleri anlattı.

Tunç Soyer, İzmir’in çöpünün bile siyasete alet edildiğini belirterek ‘Hiç merak etmeyin yıldırma çabalarına boyun eğmeyeceğiz. Ancak bunu yaparken İzmir’de yaşayan hiçbir vatandaşımızı da gerçeklerden mahrum bırakmayacağız’ dedi.

İktidarın ‘Bize oy vermezseniz sizi çöpün içinde yaşamaya mahkum ederiz’ dediğini ifade eden Başkan Soyer, ‘Biz yoksak hizmet de yok diyorlar. Ama biz yolumuza koydukları tüm taşları sabırla teker teker ayıklayıp İzmir’de en yüksek kalite ve verimde projeler hayata geçiriyoruz. Harmandalı’nı da çözeceğiz’ diye konuştu.

 

*- BALÇOVA ARSALARININ İMAR PLANI

 

‘Balçova Arsa Mağdurları’ olarak bilinen 50 yıllık mücadele sona doğru gidiyor.

Çözümü yönelik hazırlanan imar planları Balçova Belediye Meclisi’nde kabul edilmesinin ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden de oybirliği ile geçti.

Hak sahiplerinin çoğu yaşamını yitirdiği için onların yerine evlatları, hatta torunları mahkeme kapılarını aşındırıyor.

Şöyle bir anımsatma yapayım:

Çok iyi anımsıyorum, Balçova Belediye Başkanı Ercüment Uysal ki teleferiği İzmir’e hediye eden de o’dur.

Balçova’lılara bedava denilecek bir fiyata, sanıyorum o günlerde 2,5 liraya arsa satışı yapmıştı.

Ancak arsaların yeri belli değildi.

Herkes arsalarının yerine bir bardak soğuk su içmeye hazırlanırken, bazı hak sahipleri ve bir avukat işin peşine düştü ve bu günlere gelindi.

Hatta bir ara üniversiteler oyunları için yapılan lojmanların bile arsa mağduru olduklarını iddia edenlere verilmek istendi.

İzmir’in başka bakir alanlarında, hazine arsaları önerile de oldu…

Ama yeri belli olmayan arsa sahipleri yarım yüzyıl sonra 2,5- 3 liralarının karşılığı milyoner olma yolunda yürüyorlar.

Gayet iyi anımsıyorum, Balçova Belediye Başkanı biz zamanın gazetecilerine de ‘Size de arsa verelim’ teklifini kabul etmemişler, teşekkür etmiştik.

Sanıyorum aramızdan bir kaçı teklifi kabul etmişti.

Yine sandığıma göre bu konuyu en iyi anımsayan ve irdeleyenlerden biri de araştırmacı arkadaşım Gürol Tulunay…

İzmir Gazeteciler Cemiyeti Onursal Başkanı Erol Akıncılar’ın da konuyu anımsayacağını düşünüyorum.

Görüşebilirsem, kendisinden gerçekleri öğrenir kendi bilgi ve anımsadıklarımla kararlaştırır ve doğruyu iletmeye çalışırım.

Her şeye rağmen ben de hayırlı olsun dileklerimi iletiyorum.

Hukuki ve bürokratik olarak ne yapılması gerekiyorsa yapılmaya çalışılıyor.

Ama sudan ucuz, ama pahalı madem verilmiş bir söz vardır, bunun gereği yerine getirilmelidir.