Türkiye’nin gündemine oturan gözaltı operasyonu, sabahın erken saatlerinde gerçekleşti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla harekete geçen güvenlik güçleri, gazeteciler Timur Soykan ve Murat Ağırel’i evlerinden alarak gözaltına aldı.
BAŞSAVCILIKTAN ÇARPICI GEREKÇE
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, gözaltı kararının gerekçesini resmi açıklamasında şu sözlerle duyurdu: “Yüklenen suçun gerektirdiği ceza miktarına göre şüphelilerin kaçma ve delilleri yok etme, değiştirme, gizleme ihtimalinin bulunması, aleyhlerinde yeteri kadar delil ve emare bulunmasından dolayı gözaltına alınma tedbiri zorunlu görülmüştür.”
Başsavcılığın bu açıklaması, hukuk çevrelerinde ve gazeteci örgütlerinde tartışmalara neden olurken, İzmir’deki siyasi çevrelerden de sert tepkiler geldi.
CHP’DEN SİYASİ TEPKİ
CHP Genel Başkan Yardımcısı, Parti Sözcüsü ve İzmir Milletvekili Deniz Yücel, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımla gözaltı kararına tepki gösterdi. Yücel, şu ifadeleri kullandı:
“Düşünen, konuşan, yazan, eleştiren herkesi cezaevlerine tıkan Silivri Zihniyeti’nin asıl düşmanı halktır. Halk düşmanı Silivri Zihniyeti, bugün de halkın haber alma özgürlüğüne hizmet eden gazetecileri sabahın köründe evlerinden aldı. Daha önce defalarca yargılanan, ifade veren Timur Soykan ve Murat Ağırel’i ifadeye çağırmak yerine sabahın köründe evlerinden almak, muhalif basına ve medyaya yönelik bir gözdağı hamlesidir. Ancak her türlü baskı ve zorbalıktan medet uman Silivri Zihniyeti’nin sonu geçmişte olduğu gibi yine Silivri olacak…”
GAZETECİLERİN KARİYERLERİ
Gözaltına alınan gazetecilerden Murat Ağırel, uzun yıllardır araştırmacı gazetecilik alanında çalışmalarıyla tanınıyor. Ağırel, daha önce de çeşitli soruşturmalara konu olmuş ve adli süreçlerden geçmişti.
Timur Soykan ise ekonomi ve yolsuzluk dosyaları konusundaki haberleriyle biliniyor. Her iki gazeteci de son dönemde kamuoyunda geniş yankı uyandıran haberlerle gündeme gelmişti.
BASIN ÖRGÜTLERİNDEN AÇIKLAMALAR
Gazetecilerin gözaltına alınması, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti, Gazetecileri Koruma Komitesi ve Uluslararası Basın Enstitüsü gibi meslek örgütlerinden de tepki çekti. Basın örgütleri, gözaltı kararının basın özgürlüğüne bir müdahale olduğunu belirterek, gazetecilerin derhal serbest bırakılmasını talep etti.
GÖZALTI SÜRECİ NASIL İLERLEYECEK?
Hukuki süreç kapsamında gazetecilerin en fazla 4 gün gözaltında tutulabileceği belirtiliyor. Bu süre içinde ifadeleri alınacak olan Ağırel ve Soykan’ın, savcılık sorgusunun ardından serbest bırakılmaları veya tutuklanma istemiyle mahkemeye sevk edilmeleri bekleniyor.
İlerleyen günlerde gazetecilerin durumu ve soruşturmanın detayları netlik kazanacak. İzmir başta olmak üzere Türkiye’nin dört bir yanından siyasiler ve sivil toplum örgütleri, gözaltı kararına tepkilerini sürdürüyor.