İşlenmiş gıdaların görünmeyen iklim bedeli

Rengarenk çikolatalardan cipslere uzanan aşırı işlenmiş gıdalar, yalnızca insan sağlığını değil, çevreyi de tehdit ediyor. Uzmanlara göre, gıdaların içerdiği onlarca bileşen ve küresel tedarik zincirleri, iklim krizini derinleştiriyor. Bilim insanları, “Bir gıda ne kadar işlenmişse, çevreye o kadar zararlıdır” uyarısında bulunuyor.

Endüstriyel gıdalar, çok sayıda bileşen içermesi ve karmaşık üretim süreçlerinden geçmesi nedeniyle çevreye olan gerçek maliyetleri açısından giderek daha fazla sorgulanıyor.

Örneğin meşhur çikolata markası M&Ms’in paketinde şeker, süt tozu ve kakao yağı gibi tanıdık içeriklerin yanı sıra Arap zamkı, karnauba mumu ve E100 gibi onlarca bileşen yer alıyor. M&Ms’te tam 34 farklı içerik bulunuyor ve bu malzemeler Yeni Zelanda’dan Fildişi Sahili’ne en az 30 ülkeden tedarik ediliyor.

Her bileşen, kendi tedarik zincirinde ham maddeden endüstriyel ürüne dönüşürken enerji, su ve fosil yakıt kullanımıyla karbon salımını artırıyor.

Uzmanlara göre, “Bir gıda ne kadar işlenmişse, insan sağlığına ve çevreye o kadar zararlıdır.”

İklim krizine görünmez katkı

Tarım alanlarının genişlemesi, ormansızlaşmanın başlıca nedeni olarak görülüyor. 1850’den bu yana tarım kaynaklı faaliyetler, küresel ormansızlaşmanın yaklaşık yüzde 90’ını tetikledi ve sera gazı emisyonlarının yüzde 30’una neden oldu.

Kakao, şeker, süt tozu ve palm yağı gibi temel bileşenlerin üretimi de bu tabloyu ağırlaştırıyor. Mars ve PepsiCo gibi dev şirketlerin “sürdürülebilirlik” vaatlerine rağmen, bu ürünlerin tedarik zincirleri karbon açısından hâlâ şeffaf değil.

İsveç merkezli CarbonCloud’un verilerine göre bir kilo M&Ms üretimi, 13,2 kilo karbondioksit salımına denk geliyor. Mars, yalnızca ABD’de yılda 664 milyon kilo M&Ms üretiyor — bu da yaklaşık 3,8 milyon ton karbondioksit salımına karşılık geliyor.

‘Gerçek veriler yok’

CarbonCloud’un kurucu ortağı David Bryngelsson, büyük gıda şirketlerinin emisyon verilerini tahmini sayılarla açıkladığını belirtiyor:

“Ellerinde gerçek veri yok. Bu yüzden varsayımlara dayalı ortalamalar kullanıyorlar.”

Fransa Ulusal Tarım, Gıda ve Çevre Enstitüsü’nden araştırmacı Anthony Fardet ise aşırı işlenmiş gıdaların ekonomik çıkarlar uğruna üretildiğini söylüyor:

“Bu ürünler yalnızca lezzetli, çekici ve kolay tüketilebilir oldukları için var. Gıda endüstrisinde iklim değişikliği ideolojik olarak önemsenmiyor. Dertleri para.”

Fardet’e göre çözüm, gıdaların gerçek çevre maliyetinin ürün fiyatlarına yansıtılması:

“Gıda sistemimizde kesinlikle ters giden bir şeyler var. Önemli olan bu görünmez bedeli anlamak. Bütün endüstri bu bedeli ödemeli.” (Haber Merkezi)

Demokrat Gündem

Exit mobile version