Menemen Belediyesi ev sahipliğinde Tarım ve Orman Bakanlığı’na bağlı Tarımsal Araştırmalar Politikalar Genel Müdürlüğü ve Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü (TAGEM) işbirliğiyle Meltem adlı yüksek kaliteli ekmeklik buğday çeşidinin dağıtım töreni Menemen’de gerçekleşti. İzmir’deki çiftçilere, 100 ton buğday tohumu ve 300 bin adet marul fidesi dağıtımı yapıldı. Törene katılan AK Parti İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı, Türkiye’nin Ukrayna-Rusya savaşının ve pandeminin ardından yaşanan gıda krizi ve ekonomik sıkıntıları en az hasarla atlattığını söyledi. Çankırı, “Tarım politikalarımızda yapılacak değişikliklerle çiftçimizi daha da güçlendirmek en önemli hedeflerimizden biri. Siz üreticilerimiz başımızın tacısınız. İnşallah ürünleriniz çok bereketli olur” dedi.
DEMOKRAT GÜNDEM-MELİSA GÖNEN- Yerli ve Milli Çeşitlerin Yaygınlaştırılması Projesi kapsamında gerçekleştirilen yerli tohum ve fide dağıtım töreninde konuşan AK Parti İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı, Türkiye’nin pandemi ve Rusya-Ukrayna savaşının etkisiyle de başlayan gıda tedariğinde yaşanan sıkıntıların aşılmasında öncü rol üstlendiğini belirtti.
TAGEM’de gerçekleşen dağıtım törenine AK Parti İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı, İzmir İl Tarım Müdürü Mustafa Özen, AK Parti Menemen İlçe Başkanı Ahmet Can Çelik, AK Parti İzmir İl Başkan Yardımcısı Ali Aslan, İzmir Vali Yardımcısı Hulusi Doğan katıldı.
CEYDA BÖLÜNMEZ ÇANKIRI: ÇİFTÇİLERİMİZİ DAHA FAZLA GÜÇLENDİRMEK EN ÖNEMLİ HEDEFLERİMİZDEN BİRİ
AK Parti Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı, “Emeğiyle gözünün nuruyla ürünlerini yetiştiren çiftçilerimizi selamlıyorum. Geçtiğimiz 3 yıl içinde dünyanın ve ülkemizin pandemiyle birlikte gıda ve sağlığın ne kadar önemli olduğunu hepimiz bizatihi yaşadık. Sayın cumhurbaşkanımızın vizyonuyla alt yapısı atılmış tüm projeler, bizim önümüzde engel olmadan aksine hayatımızı kolaylaştıran alanlardan iki tanesiydi. Yaşadığımız sıkıntıları az bir şekilde etkilenerek atlattık. Ukrayna ve Rusya savaşıyla birlikte ülkeler arasındaki gıda zinciri ve tedarikinde nasıl sıkıntılar yaşandığını görüyoruz. Ülkemiz oyun kuran ve adaleti sağlayan bir konumda. Buğday fiyatlarını sayın cumhurbaşkanımız açıklandığında üreticilerin olumlu tepkileriyle karşılaştık. Bu sadece buğday değil diğer ürünlerde de oldu. Tarım politikalarımızda yapılacak değişikliklerle çiftçimizi daha da güçlendirmek en önemli hedeflerimizden biri. İzmir’de 185 bin çiftçimize daha önce yapmış olduğumuz hibe ve fideler sözkonusu. Çiftçilerimize 4500 dekar alanda kendilerinin ekecekleri sertifikalı yerli tohumlarını bugün hep beraber dağıtacağız” şeklinde bir konuşma yaptı.
ÇANKIRI: SAHADA GÖRDÜĞÜMÜZ HER SIKINTI VE TALEBİ SAYIN BAKANIMIZA BİZZAT BİLDİRİYORUZ
“15 Temmuz’dan beri her gün bir ilçede program yapıyoruz. Her programda mutlaka tarımla alakalı ya kadın kooperatiflerimizi ziyaret ediyoruz, ya ürün hasatlarında beraber oluyoruz” diyen AK Parti Milletvekili Çankırı, “Sahada gördüğümüz her sıkıntı ve talebi Sayın Bakanımıza bildiriyoruz. Her hafta pazartesi mutlaka çiftçilerimize sayın Cumhurbaşkanımız bir müjdeyi veriyor. En son geçen hafta yapılan açıklamada, hasattan sonraki elektrik ödemelerinin yapılacağı, mazot ve gübre destekleri olumlu karşılandı. Siz üreticilerimiz başımızın tacısınız. İnşallah ürünleriniz çok bereketli olur” ifadelerini kullandı.
AYDIN PEHLİVAN: ÇİFTÇİLERİMİZ BİZİM BAŞ TACIMIZDIR
Tohum ve fide dağıtımı töreninde konuşan Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan, “Menemen bir tarım kentidir. Üreticilerimizin refah seviyesini yükseltmek hedefindeyiz. Menemenimizin çiftçileri çok çalışkan ve üretkendir. Çiftçilerimiz bizim baş tacımızdır, emekleri bizim için çok kutsaldır. İzmir’deki üreticilere 300 bin marul fidesi ve 100 ton buğday tohumu dağıtılacaktır bugün. Bizim en değerli sermayemiz olan toprakla buluşacak olan tohumların bereketli olmasını diliyorum. Bu kıymetli tohumların üreticilerimize bol kazançlar getirmesini diliyorum. Mesele birlikte olmak, birlikte çalışmak, birlikte üretmek diyorum. Ben de bir çiftçi evladıyım, traktör üzerinde büyümüş bir kardeşinizim. Üretmenin, alın terinin kıymetini yaşamış biriyim. Yerli üretimlerimiz yanlış algılamalar yüzünden, İsrail7den tohum ithal ediliyoruz deniyor. Artık ithal eden değil ihraç eder konuma geldik. Ne mutlu. Emeği geçen bütün yetkili ve üreticilerimize teşekkürü bir borç diliyorum” diye konuştu.
MUSTAFA ÖZEN: 148 BİN ÇİFTÇİNİN YANINDA OLMAK BİZİM ASLİ GÖREVİMİZ
İzmir İl Tarım Müdürü Mustafa Özen, proje hakkında bilgiler verdi. Özen, “3 yıla yakın dönemde bütün olumsuzluklara, pandemiye rağmen 12 bin metrekare yüzölçümü olan kentimizde 148 bin çiftçi ailesine eğitim, toplantılarla yanlarında olmaya devam ediyoruz. Üreticilerimiz zorlu koşullarda bile dertlenmeyen, sızlanmayan yapıya sahipler. Tarımın varolduğu bu kadim topraklarda bu sektörü dünden bugüne, bugünden de yarına ayakta tutmaya devam ettikleri için onlara teşekkür ediyoruz. 148 bin çiftçinin yanında olmak bizim asli görevimiz” dedi.
İl Tarım Müdürü Özen, “Yerli ve milli çeşitlerin yaygınlaştırılması projesi kapsamında 2020 yılında 320 bin yerli ve milli sebze tohum fidemizi sadece kentte yaşayan kadınlarımıza dağıtımını gerçekleştirdik. Balkonda, bahçede, taraçada, evlerinden çıkamayan kadınlarımızın tarımsal üretimle tanışması anlamında bir fırsata dönüştürdük. Çok büyük ilgi gördük. 15 bin balkona hitap ettik ilk etapta. Büyük ilgi görünce sayın valimizin kapısını çaldık, kendisinin talimatıyla 250 bin fide dağıtımı daha gerçekleştirdik. Kırsaldaki üreticilerimiz de isteyince, bu kez kırsaldaki üreticilerimize yönelik Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü öncülüğünde bir milyona yakın fide dağıtımı yaptık. İlk projemiz yüzde 100 hibeliydi. İkincisi bakanlık destekli idi, yüzde 75 oranında. Belediyelerimiz ve bakanlığımıza destekleri için teşekkür ederiz. Üretmek için bize, bize verin biz üretmeye devam edeceğiz dedi üreticilerimiz. Bir milyon 400 bin adet daha fide dağıtımı gerçekleştirdik. Bugün burada inşallah enstitümüz tarafından üretilen yerli ve milli bir çeşit olan 100 ton buğday tohumu, 300 bin adet de marul fidesi dağıtımı gerçekleştireceğiz” diye konuştu.
ÖZEN: İSRAİL’E YERLİ TOHUM İHRACATI YAPAR HALE GELDİK
Türkiye’nin tohum ithal eden değil tohum ihraç eden ülke haline geldiğinin altını çizen İzmir İl Tarım Müdürü Mustafa Özen, bilgi kirliliği ve eksikliğine değinerek, “Tarımla ilgili ya bilgi kirliliği ya da yanlış yerlerden alınan bilgiler var. Türkiye ve İzmir yerli tohumda dışa bağımlı değil. Tohum ihracatı yapıyoruz. İsrail’e bile yerli tohum ihracatı yapar hale geldik. Enstitümüz tarafından üretilen tohum ve fidelerimiz bunun en büyük göstergesi, delilidir. İzmir tarımsal üretimi ve potansiyeliyle ülke tarımına büyük katkı sunan önemli bir kent. 148 bin çiftçi ailesiyle 12 ay boyunca, küresel ekonomik krize rağmen, bir önceki yıla göre üretim miktar ve alanlarını arttıran nadir kentlerden biridir İzmir. Biz bu üretimi devam ettirmek zorunda olduğumuzu çok iyi biliyoruz. Ülkemiz tarımını sağlıklı bir şekilde yarınlarımıza emanet edebilmemiz için üzerimize düşen sorumluluğu yerine getireceğiz” ifadelerini kullandı.
HULUSİ DOĞAN: HİBRİT TOHUM YERİNE YERLİ VE MİLLİ TOHUMLARLA ÜRETİM YAPMALIYIZ
Vali Yardımcısı Hulusi Doğan da törende bir konuşma yaptı. Doğan, “2010 yılından sonra hükümetimiz yerli tohumlarımızla ilgili önemli çalışmalar yaptı. Milli tohumlara dönüş başladı hibrit tohum yerine. İthal ediyorduk, ithal edecek tohum bile bulamıyorduk. Artık milli tohumlarımız dediğimiz kendi tohumlarımızı üretmek çok önemli. Raf ömrü kısa, tadı-kokusu olmayan hibrit ürünler yerine atalık tohumlarla üretim yapmalıyız. Artık keyif alarak yemeye başladık. Ben artık Çanakkale domatesini zevkle yiyoruz. İşin hem ticari, hem gelir-gider boyutu, hem tüketim boyutunda müthiş bir gelişme sağlandı. Gün gelecek hiç tohum ithal etmeden tohum ihraç edeceğiz” diye konuştu.