Değerli okurlar, sevgili dostlar. Bu sabah traş oldum, takımımı giydim bizim sitenin Cumhuriyet kutlamasına katıldım. İstiklal Marşından sonra tüm kalabalık onuncu yıl marşını söyledik. Benim coşkulu konuşmamdan mı yoksa marşın etkisi mi bir çok katılımcının ağladığına şahidim. Oradan Foçada ki bahçeme geldik.
Değerli dostlar Foçadaki bahçeme yıllardır Mardinli bir aile bakar. Şimdi onlarla bahçedeyiz. Ben ve hakim Orhan. Bizimkiler bahçenin bitmez tükenmez rüzgarında Mardin kızartması yapıyorlar. Ben, “sen hep beni mazideki halimle tanırsın” şarkısını dinlerken, Veysiye, evin hanımı, Kürtçe bir ağıt dinliyor. Ağıt “bu aşk beni mezara götürecek” diyor.
Değerli dostlar işte ben tüm Türkiye’nin, ülkemin, kadim Anadolu’mun böyle birlikte barış içinde yaşamasını istiyorum.
Hayal ediyorum.
Sevgili okurlar siz de hayal edin.
Çabalayın, hep birlikte çabalayalım.
Başaralım. Başaralım ki üç tarafı denizlerle çevrili, bu kısrak başı gibi Akdeniz’e uzanan bu topraklar coşsun, zengin olsun. Kadim bir barış bölgesi, orta doğuya örnek havuzu olsun vesselam…