HABER MERKEZİ – Türkiye’nin vicdanını yaralayan, güvenlik kamerası görüntüleriyle hafızalara kazınan taksici cinayetinde adalet yerini buldu. İzmir’de bindiği taksinin şoförü Oğuz Erge’yi (44) tabancayla öldürüp gasp eden Delil Aysal (19) hakkındaki yargı süreci tamamlandı. Yargıtay 1. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin verdiği ve istinafın da uygun bulduğu “indirimsiz” cezayı onadı.
BİR İYİLİK, BİR İHANET VE ACI SON
Olay, geçtiğimiz yıl 1 Şubat gecesi saat 03.30 sıralarında İzmir Gaziemir’de meydana gelmişti. Evli ve 2 çocuk babası taksici Oğuz Erge, yüzünde maske ve başında kapüşon bulunan Delil Aysal’ı soğuk havada üşümemesi için aracına aldı.
Taksiyi çeşitli adreslere dolaştıran Aysal, ineceği sırada cebinden para çıkarır gibi yaparak yanındaki ruhsatsız tabancayı ateşledi. Erge’yi yaralayan saldırgan, can çekişen taksiciye tokat atıp üzerini ve aracı karıştırdı. Erge’nin cep telefonunu ve kulaklığını gasp eden saldırgan, olay yerinden kaçtı. Silah sesini duyanların ihbarıyla hastaneye kaldırılan talihsiz taksici, doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamadı.
110 SAATLİK GÖRÜNTÜ İLE YAKALANDI
Olayın ardından geniş çaplı soruşturma başlatan polis ekipleri, taksi içerisindeki kamera kayıtları ile bölgedeki 70 güvenlik kamerasını incelemeye aldı. Toplam 110 saatlik görüntü analizinin ardından kimliği tespit edilen Delil Aysal, saklandığı evde yakalanarak tutuklandı.
Tüm Türkiye’nin tepkisini çeken o anlar ise araç kamerasına saniye saniye yansıdı. Görüntülerde; saldırganın ateş ettikten sonra yan koltuğa devrilen şoföre tokat attığı, soğukkanlılıkla arama yaptığı ve olay yerinden uzaklaştığı görüldü.
“KIZIM DİYE KAYITLI NUMARAYI ARADIM”
Soruşturma sürecinde ortaya çıkan detaylar ise olayın vahametini gözler önüne serdi. İddianamede ve duruşma tutanaklarında yer alan bilgilere göre; katil zanlısı olaydan sonra gasp ettiği telefonla Erge’nin kızını aradı.
Oğuz Erge’nin kızı N.E. (16) ifadesinde o anları şöyle anlattı:
“Babamın telefonundan arama geldi. Açtığımda tanımadığım bir erkek, ‘Baban Gaziemir Belediyesi’nin arkasındaki ara sokakta takside. Ağır yaralı, ambulans çağır, ben çağıramıyorum’ deyip telefonu kapattı.”
Sanık Aysal ise ifadesinde bunalımda olduğunu, kendisini öldürmek için dışarı çıktığını iddia etti. Taksiciyle ödeme konusunda tartıştığını öne süren Aysal, “Pos cihazının şarjı bitmişti, nakit istedince bir anlık sinirle yaptım” diyerek kendini savundu. Ancak kamera kayıtları ve deliller, sanığın soğukkanlılıkla hareket ettiğini, delilleri karartmak için kovanları topladığını ve maske taktığını ortaya koydu.
YARGIDAN “İNDİRİMSİZ” CEZA
İzmir 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada karar 8 Mart 2024’te çıkmış, mahkeme heyeti sanığa hiçbir indirim uygulamamıştı. Aysal;
- ‘Nitelikli kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış müebbet,
- ‘Nitelikli yağma’ suçundan 14 yıl 10 ay,
- ‘Ruhsatsız silah taşıma’ suçundan 2 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırıldı.
Toplamda ağırlaştırılmış müebbet ve 17 yıl 8 ay hapis cezası alan sanığın avukatı kararı İstinaf Mahkemesi’ne taşıdı. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 24. Ceza Dairesi itirazı reddedince dosya Yargıtay’a taşındı.
YARGITAY: “LEHE UYGULANACAK BAŞKA HÜKÜM YOK”
Dosyayı inceleyen Yargıtay 1. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin kararını onayarak son sözü söyledi. Yargıtay ilamında şu ifadelere yer verildi:
- Yargılama sürecinin usulüne uygun yapıldığı,
- Delillerin hukuka uygun elde edildiği,
- Suç vasıflarının doğru belirlendiği,
- Yağma suçunda “değer azlığı” indiriminin bu somut olayda uygulanamayacağı,
- Takdiri indirim yapılmamasının yasal gerekçelere dayandığı vurgulandı.
Yargıtay, sanık lehine uygulanabilecek başkaca bir hükmün bulunmadığını belirterek temyiz başvurusunu reddetti ve cezayı onadı. Böylece Oğuz Erge cinayeti davası hukuken kesinleşmiş oldu.