Küresel finans piyasaları ABD ile Çin arasındaki ticaret geriliminin tırmanmasıyla sarsılıyor. ABD Başkanı Donald Trump’ın gümrük vergisi politikalarındaki hızlı değişimler yatırımcıların karar alma süreçlerini zorlaştırırken risk algısı yüksek seviyelerde seyrediyor.
BEYAZ SARAY: ÇİN’E UYGULANAN TARİFE ORANI YÜZDE 145’E ULAŞTI
Beyaz Saray Çin’e uygulanacak tarife oranının fentanil krizi nedeniyle halihazırda uygulanan vergiler de dahil edildiğinde yüzde 145’e yükseldiğini açıkladı. Bu durum ABD-Çin ilişkilerinin son dönemde nasıl gerildiğini gözler önüne seriyor.
Başkan Trump yaptığı açıklamada, “Çin uzun süre gümrük tarifeleri dolayısıyla ABD’den çok faydalandı. Çin ile ne olacağını göreceğiz. Onlarla bir anlaşma yapabilmeyi çok isteriz” ifadelerini kullandı. Trump’ın bu yaklaşımı piyasalarda belirsizliği artıran bir faktör olarak öne çıkıyor.
ENFLASYON VERİLERİ GÖLGEDE KALDI
İki ekonomik süpergüç arasındaki tarife savaşı ABD’nin diğer ülkelere yönelik 90 günlük erteleme kararı ve beklentilerden olumlu gelen enflasyon verilerini gölgede bıraktı. ABD’de mart ayında tüketici fiyatları yıllık bazda yüzde 2,4 ile beklentilerin altında gerçekleşti. Aylık enflasyon ise Mayıs 2020’den bu yana ilk kez gerileme kaydetti.
Ekonomi uzmanları enflasyonda şu an için yaşanan yavaşlamaya rağmen tarifelerin etkilerinin ilerleyen aylarda görülebileceğini ve nisan ayı enflasyonunun yeniden hızlanabileceğini belirtiyorlar.
GÜVENLİ LİMANLARA TALEP ARTIYOR
Tarifelerin küresel ekonomik büyümeyi baskılayabileceği ve durgunluk riskini artırabileceği endişeleri, yatırımcıları güvenli limanlara yönlendiriyor. Para piyasalarındaki fiyatlamalarda, ABD Merkez Bankası’nın (Fed) haziran ayında yılın ilk faiz indirimini gerçekleştireceğine dair beklentiler güçlenirken, yıl genelinde toplam dört faiz indirimi yapacağı öngörülüyor.
Bu gelişmeler ışığında ABD’nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 4,44’e yükselirken 2 yıllık ve 5 yıllık tahvil faizlerinde gerileme gözlendi.
DOLAR 2 YILIN DİBİNDE
ABD ekonomisindeki büyüme endişeleri ve yakın zamanda enflasyonun yeniden yükselebileceğine dair kaygılar dolara olan güveni azaltıyor. Dolar endeksi Temmuz 2023’ten bu yana ilk kez 100’ün altını test ederken şu sıralarda yüzde 0,3 değer kaybıyla 100,1 seviyesinde işlem görüyor.
Bu süreçte Japon yeni ve İsviçre frangına olan talep ise güçleniyor. Dolar/yen paritesi yüzde 1 değer kaybıyla 143,1 seviyesine gerileyerek Eylül 2024’ten bu yana en düşük seviyesini gördü. İsviçre frangı da dolar karşısında 2011’den bu yana en yüksek seviyesine ulaştı.
Euro/dolar paritesi ise 1,11’i aşarak Eylül 2024’ten bu yana en yüksek seviyesine çıktı.
ALTIN REKORDAN REKORA KOŞUYOR
Artan küresel riskler geleneksel güvenli liman varlığı olan altına olan talebi artırıyor. Son üç iş gününde de yükselişini sürdüren altının ons fiyatı 3 bin 220 dolara kadar çıkmasının ardından 3 bin 213 dolar civarında dengelendi.
Brent petrolün varil fiyatı ise yüzde 0,6 azalışla 62,9 dolar seviyesinde seyrediyor.
BORSALARDA KARIŞIK SEYİR
Küresel borsalarda karışık bir seyir göze çarpıyor. New York Borsası’nda dün S&P 500 endeksi yüzde 3,46, Nasdaq endeksi yüzde 4,31 ve Dow Jones endeksi yüzde 2,50 değer kaybetti. Bugün ise ABD’de endeks vadeli kontratlar pozitif bir başlangıç yaptı.
Avrupa’da ise dün Almanya’da DAX 40 yüzde 4,53, Fransa’da CAC 40 endeksi yüzde 3,83, İngiltere’de FTSE 100 endeksi yüzde 3,04 ve İtalya’da FTSE MIB 30 endeksi yüzde 4,72 değer kazandı. Avrupa’da endeks vadeli kontratlar da yeni güne olumlu bir seyirle başladı.
Asya borsalarında ise Japonya’da Nikkei 225 endeksi yüzde 4,3, Güney Kore’de Kospi endeksi yüzde 1 gerilerken Hong Kong’da Hang Seng endeksi yüzde 0,9 ve Çin’de Şanghay bileşik endeksi yüzde 0,3 yükseldi.
KRİPTO PARA PİYASASINDA DALGALANMA SÜRÜYOR
Kripto para piyasalarında toparlanma çabası devam ediyor. Dün 83 bin dolara kadar yükselen Bitcoin, bugün 81 bin dolar civarında işlem görüyor. Ethereum ise yüzde 2 artışla bin 500 doların üzerinde el değiştiriyor.
Finansal uzmanlar tarife savaşlarının uzun vadede küresel ticaret hacmini daraltabileceğini ve ekonomik büyümeyi olumsuz etkileyebileceğini vurgularken yatırımcıların kısa vadede dalgalanmalardan korunmak için pozisyonlarını gözden geçirmelerini tavsiye ediyor. (Ekonomi Servisi)