Başkan Batur ile Konak gündemi… Önceliği 'kentsel dönüşüm' ve 'insan'

Narlıdere’de gerçekleştirdiği kentsel dönüşüm çalışmalarıyla vatandaşların kalbinde ve aklında kalıcı bir iz bırakan ve güven kazanan Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, şimdi de Konak’ta kolları sıvamış durumda. İzmir’in kentsel dönüşüme en fazla ihtiyaç duyulan ilçelerinden olan Konak’ın belediye başkanı seçilen deneyimli siyasetçi ve belediye başkanı Abdül Batur, pandemi, deprem, sel demeden çalışmalarını sessiz ama kararlı bir şekilde yürütüyor.

DEMOKRAT GÜNDEM-  Gültepe, Beştepe, 1. Kadriye mahalleleri başta olmak üzere birçok planlama çalışmasını şimdiden bitiren Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, vakur ve sakin kişiliğinin insanlara yaydığı ‘güven’ duygusuyla Konak’ı adeta adım adım dolaşmaktan da geri durmuyor.

Birinci önceliğinin kentsel dönüşüm olduğunu her fırsatta yineleyen Konak Belediye Başkanı Batur, yoğun çalışma programında buluştuk. Sorularımızı yanıtlayan Başkan Batur da önceliğinin Konak’ta kentsel dönüşüm olduğunu tekrarladı.

ABDÜL BATUR: KONAK’I MİLİM MİLİM ÇİZDİK, ÇİZİYORUZ

“Kentsel dönüşüm sadece binaları yenilemek değil. Binaları yenileyeceğiz ancak hemşehrilerimizin nefes alabileceği alanları da çoğaltacağız. Daha çağdaş, daha modern bir Konak’ı milim milim çizdik, çiziyoruz” diyen Başkan Batur, “Konak’taki kentsel dönüşüm çalışmalarıyla sadece ilçemizin değil, şehrimizin de çehresi değişecek. Dönüşüm Konak’ta iyi gidiyor, sıkıntımız yok. Hemşehrilerimiz de rahat olsun. Onların istemediği hiçbir şey olmayacak” sözünü veriyor.

PLANLANMAMIŞ BÖLGE BIRAKMAYACAĞIZ

Başkan Batur, kararlılığını ve nihai hedefini,  “Hemşehrilerimizin hayatlarını daha yaşanabilir bir hale getirmek istiyoruz. Tabii bunu yaparken, kentimizi de daha çağdaş bir yaşama döndürmemiz gerek. İşte bu nedenle önceliğimiz, ‘kentsel dönüşüm’ dedik. Gültepe planları yılan hikayesine dönmüştü. Bu kördüğümü açmak bize nasip oldu. Orada çalışmaları hızla ve vatandaşlarımızla iletişim halinde sürdürüyoruz. Hemen ardından Beştepeler planlarını çıkardık. Bu süreç de hızla ilerliyor. Durmadık! Yenişehir, Hilal ve Hilal’den Mersinli’ye kadar uzanan, ters V şeklindeki bölgemizin planlarına, saha çalışmalarına da başladık. Kentsel dönüşüm açısından planlanmamış bölge bırakmayacağız” sözleriyle açıkladı.

BİLENLER BİLİR, BİLMEYENLER DE ÖĞRENECEK

Sırtlarında da merkezinde de Roman vatandaşlar gibi dezavantajlı grupların da yoğun olarak bulunduğu nüfusu barındıran Konak’ta gençlik ve semt merkezleri, kreşler açan Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, misyonunun da vizyonunun da insan odaklı olduğunu, “Hemşehrilerim iyi günlerinde de kötü günlerinde de beni her zaman  yanlarında görecek. Bilenler bilir, bilmeyenler de öğrenecek” cümleleriyle özetledi.

Sayın Abdül Batur ile gerçekleştirdiğimiz röportaj şöyle:

DEMOKRAT GÜNDEM-  Göreve geldiğiniz günden bu güne Konak’ta yatırım ve projelerle ilgili atılan adımlar neler?

Abdül BATUR: Seçim zamanında ilçemizin dört bir yanında, günde 10 bin adım atarak, kentimizin tüm paydaşlarıyla bir araya gelip sıkıntıları dinleyerek, yoğun bir dönem geçirmiştik. Seçimin ardından da aynı hızla devam ettik. Tempomuzu asla düşürmedik. Konak’ta hizmet dönemi diyerek, çalışmaya geldiğimizi de ifade etmiştik. Pandemiyle boğuşuyoruz, deprem oluyor, sel oluyor ve biz tüm bu büyük sıkıntıların içinden geçerken ara vermeden, aynı hızla çalışmaya devam ediyoruz. Bu nedenle de proje ve yatırım adına çok büyük hamleler yaptık. Vatandaşlarımıza verdiğimiz sözleri bir bir tutuyoruz. Seçim döneminde gerçekleştirdiğimiz vaatlerin yüzde 65’ini 500 günlük hizmet dönemimizde gerçekleştirmiştik. Dört nala koşuyoruz yani. Bundan sonra da devam edeceğiz. Konak’ta hizmet dönemini başlattık, sürdüreceğiz. O kadar çok çalışma yaptık ki, zaman zaman sıralarken hepsini anlatmaya zaman da yetmiyor.

Bazılarını şöyle paylaşayım: Konak’ta bizim en temel meselemiz hayatlara dokunmak. Hemşehrilerimizin hayatlarını daha yaşanabilir bir hale getirmek istiyoruz. Tabii bunu yaparken, kentimizi de daha çağdaş bir yaşama döndürmemiz gerek. İşte bu nedenle önceliğimiz, ‘kentsel dönüşüm’ dedik. Gültepe planları yılan hikayesine dönmüştü. Bu kördüğümü açmak bize nasip oldu. Orada çalışmaları hızla ve vatandaşlarımızla iletişim halinde sürdürüyoruz. Hemen ardından Beştepeler planlarını çıkardık. Bu süreç de hızla ilerliyor. Durmadık! Yenişehir, Hilal ve Hilal’den Mersinli’ye kadar uzanan, ters V şeklindeki bölgemizin planlarına, saha çalışmalarına da başladık. Kentsel dönüşüm açısından planlanmamış bölge bırakmayacağız.

Kentimiz çok köklü bir tarihe sahip. Tarihi değerlerimize de sahip çıkıyoruz; ayağa kaldırmak, şehrimize kazandırmak istediğimiz birçok tarihi yapımızda restorasyon çalışmalarımız sürüyor. Tarihi Kemer Tren İstasyonu’muzda her şeyi tamamladık ama pandemiden dolayı açamıyoruz. Burayı gençlik destek merkezi olarak yakın zamanda hizmete sokacağız. İstasyonun hangar binasını da mimar meslektaşlarımızla birlikte mimarlık müzesine çeviriyoruz. Restorasyonunu yaptığımız Alanyalı Konağı’nı ise İzmir Büyükşehir Belediyesi’yle birlikte ‘kurtuluş’ müzesine dönüştürüyoruz. Her iki müzemizi de 2023 yılına, Cumhuriyeti’mizin 100.’üncü yıldönümüne yetiştireceğiz. Kıllıoğlu Hamamı’nı kültür merkezine çeviriyoruz. Silahhane Binası’nda çalışmalarımız sürüyor. İkiçeşmelik’te caddeye adını veren tarihi çeşmenin çevresi gecekondu doluydu. Onun da kamulaştırmasını bitirdik ama yıkımdan sonra kazı yaptığımızda her yerden tarih fışkırdı. Bu alanda incelemeler tamamlanmak üzere. İstiklal İlkokulu’muzu inovasyon, gençlik merkezi olarak hizmete sokacağız. Tarihi İkiz Evleri de yıkılmaktan kurtardık ve semt merkezi olarak bitirdik.

Kentimizde her kesimin yararlanacağı tesislerimizi de hazır hale getiriyoruz ama maalesef pandemi yüzünden açamıyoruz. Bu süreç tamamlanınca zaten ardı ardına düzenleyeceğimiz açılışlarımızı göreceksiniz. Toros’ta kurduğumuz sosyal tesislerimiz tamamlandı. İçerisinde çocuklarımızın, kadınlarımızın yararlanacağı çok güzel alanlar var. Burası çok güzel bir hizmet noktası olacak. Bu tesisimizin daha ufak bir modelini de 1. Kadriye’de yapıyoruz; kaba inşaatı toparlanmak üzere. Bitirdiğimizde bölgeye katkıları büyük olacak. Gültepe’de en büyük isteklerden biri gençlerimizin yararlanabileceği bir spor tesisiydi. Gültepe Spor Kompleksi’mizi de yapıyoruz. Burası da bölgede yaşamı canlandıracak, çok güzel bir tesis oluyor. Şehrimize beş yıldızlı birçok tesis kazandırıyoruz. Aslında Konak’ın dört bir yanı şantiye alanı gibi. Ekiplerimiz sürekli çalışıyor ama pandemi nedeniyle hizmete sokamadığımız için bu heyecanı tam anlamıyla hemşehrilerimizle paylaşamıyoruz. Bu günleri de elbette aşacağız.

Yaptığımız ve yapacağımız çalışmaların hepsini burada tek tek sıralamak mümkün değil ama özellikle gurur duyduğumuz bir projemizi de hatırlatmak isterim: Türkiye’de örnek bir proje olarak hayata geçirdik biz bu projemizi: Engelsiz Yaşam Köyü. Resmi açılışını yapamadık ama pandeminin izin verdiği ölçüde hizmete soktuk. Zihinsel engelli çocuklarımıza ve ailelerine destek vereceğimiz bu merkezi hayata geçirmekten büyük bir mutluluk duyuyoruz. İki yaşındaki down sendromlu, özel bir çocuğumuz -adı Ege- emeklemeyi ve yürümeyi merkezimizde aldığı tedaviyle öğrendi. Bu merkezimizde daha birçok mucizeye tanık olacağımıza da eminim.

D.G: Konak zor bir bölge. Hem ekonominin kalbi hem dezavantajlı grupların yoğun yaşadığı bir ilçeyi yönetiyorsunuz. Sorunları büyük. Kentsel dönüşüm önceliğiniz. Kentsel dönüşümde az önce bahsettiğiniz gibi Gültepe başta olmak üzere imar planlarını tek tek tamamlıyorsunuz. Nasıl bir Konak hayal ediyorsunuz?

A.B:  Her iki planımızı da tüm ayrıntılarıyla kamuoyuyla paylaştık. Sosyal kullanım alanlarında, yeşil alanlarda sağladığımız artışın çok dikkat çekici olduğuna inanıyorum. Bu bizim ‘kentsel dönüşüm sadece binaları yenilemek değildir’ anlayışımızı da net olarak ortaya koyuyor. Binaları yenileyeceğiz ve hemşehrilerimizin nefes alabileceği alanları da çoğaltacağız. Daha çağdaş, daha modern bir Konak’ı milim milim çizdik, çiziyoruz. Beştepeler’de füniküler hattımız da var. Çok iddialıyız. Beştepeler, İzmir’in en güzel yerlerinden biri haline gelecek. Bu çalışmalar hemşehrilerimizin can güvenliği için çok önemli. Biliyorsunuz, 30 Ekim depremini yaşadık!  Güvenli, depreme dayanıklı binalar ve ona bağlı çevre düzenlemeleriyle şehrin değişiminin, dönüşümünün sağlanması gerekiyor. Bu konuda iddialı olduğumuzu en başta söylemiş, depremden önce de harekete geçmiştik. Konak’taki kentsel dönüşüm çalışmalarıyla sadece ilçemizin değil, şehrimizin de çehresi değişecek. Dönüşüm Konak’ta iyi gidiyor, sıkıntımız yok. Hemşehrilerimiz de rahat olsun. Onların istemediği hiçbir şey olmayacak. Aynı ama daha yaşanılır bir hale getirdiğimiz mahallelerinde yaşamaya devam edecekler; komşuları değil, binaları değişecek.

D.G:  AK Parti Konak İlçe Başkanı Sait Başdaş, ilçenin iyi yönetilemediğini ve ‘AK Parti hizmetlere engel oluyormuş’ algısı yaratıldığını savundu.

A.B: Konak’ta şeffaf bir yönetim süreci yürütüyoruz. Geldiğimizden beri yaptığımız hizmetlerimiz, onca felakette, afette nasıl çalıştığımız da apaçık ortada. Meclis toplantılarımızı da sosyal medya hesaplarımızdan canlı yayınlıyoruz. Yapılanı, yapılmayanı, olanı olmayanı vatandaş da görüyor zaten. Bizim işimiz algı değil, biz şehrimize, hemşehrilerimize hizmetin derdindeyiz. Bizi esnafa sorun, vatandaşa sorun. Biz siyaset değil, hizmet üretiyoruz. Konak’ta yaşayan her hemşehrimin sorunlarını çözmek için çalışıyorum. Hemşehrilerim iyi günlerinde de kötü günlerinde de beni her zaman  yanlarında görecek. Bilenler bilir, bilmeyenler de öğrenecek.

D.G: Sayın Kılıçdaroğlu "Konak Belediyemiz kahvecilerimize yardım etmek istiyor fakat AK Parti grubu itiraz ediyor" demişti. Son yaşanan meclis toplantısında kahveci esnafına yapılmak istenen yardım maddesi tartışmalara neden oldu. Bu madde üzerinde neden bir bardak suda fırtına koptu?

A.B: Pandemi sürecinden ekonomik olarak en büyük zararı esnaf alıyor. İşini, aşını kaybeden, dükkanına kilit vuran, kirasını, vergisini ödeyemeyen esnaf hemşehrilerimizi dinliyor, yardım için elimizden geleni de yapıyoruz. Hassasiyetimiz bu. Ben her zaman esnafı dinleyen, sıkıntı olduğunda esnafla yana olan bir anlayışla hareket ettim. Narıldere’de de böyleydi, Konak’ta da böyle… Esnafın çarkı dönecek ki, ülke ekonomisinin çarkı dönsün… Kahveci esnafımız da bu süreçten en büyük yarayı alan kesim: onlar hiç açamıyor, açtığında kimse gelmiyor! Konak Belediyesi olarak esnafımıza zaten birçok destek sağlıyoruz, daha ne yapabiliriz diye baktık ve konuyu da meclis gündemimize getirdiğimizde bu yaşandı.  Onlar da içine düştükleri yanlışın farkına vardı fakat iş işten geçti. Hizmet için, insanlarımıza faydalı olacak konular için siyaseti asla işin içine sokmam. Çok sorunlu bir dönemi yaşıyoruz ve bize göre öncelik hizmet. Siyasetin ne yeri ne de zamanı! Daha önce de bu konu üzerine konuştuk. Daha fazla uzatmadan şunu söylemek isterim: Biz Konak Belediyesi meclisinde tüm partiler genelde tam bir uyum içinde çalışıyoruz. Kararlarımızın yüzde 99’unu oy birliğiyle geçiriyoruz. Bundan sonra da Konak için, hemşehrilerimiz için çalışmaya devam edeceğiz.

D.G: Orada siz AK partili meclis üyelerine ‘siyasetin kralını yaparım’ demiştiniz. Aslında siz belediye başkanlığı görevini yaparken hep hizmeti önceliyorsunuz.

A.B: Bu koltuğa geliş sebebimiz bu çünkü… Halkımız rekor bir oyla bizi bu makama niye getirdi? Hizmet beklediği için getirdi. Onların güvenine layık olmaya çalışıyoruz. Kimse halka hizmetin önünde duramaz, durmamalı da zaten. Kimse de merak etmesin; Konak Belediyesi çalışıyor. Biz makamda değil sahada, vatandaşımızın yanında hizmet üretiyoruz. Siyasetin yeri ve zamanı var. Seçimlere de daha çok var. Önce Konaklılara verdiğimiz sözleri yerine getireceğiz. Her türlü olumsuzluğa rağmen, çalışmalarımızı ortaya koyacağız. Seçim zamanı geldiğinde de vatandaşımız bize not verecek. O zaman geldiğinde siyasetimizi yaparız. Ben herkesin belediye başkanıyım.

D.G: Basmane’deki hizmet binasının yıkımına başladınız. Orası bir simge.. Siz Tepecik yerine buradaki binayı yapmayı uygun buldunuz. Bu konuda da eleştiri yöneltildi. Anket yaptırdığınızı ve vatandaşın da binayı burada görmek istediğini belirttiğini vurguladınız. Borçlanma yetkisi isterken de binanın 1,5 yıl içinde biteceği vurgusu yaptınız. Cam binanın yanındaki iki bina da kamulaştırılıyor. Bitince nasıl bir bina olacak?

A.B: Depremin ardından hizmet binalarımızı hem çalışanlarımızın hem de vatandaşlarımızın can güvenliği için tahliye ettik. Birimlerimiz şehrin farklı bölgelerindeki yerlerine dağıldı. Bugün Konak Belediyesi’nin yedi ayrı hizmet binası var. Tabii bu bir anlamda vatandaşa eziyet demek. Bizim asıl meselemiz de bu süreci mümkün olan en kısa zamanda sonlandırmak. Bu nedenle de hızla hareket ediyoruz. Biz depremden önce harekete geçmiş ve göreve gelir gelmez oy birliğiyle hayırlı bir karar da almıştık zaten. 65 yılında yapılan cam binanın çevresinde belediye hizmet alanı oluşturmuştuk. Binaların kamulaştırmalarını tamamladık, tapularını da aldık. Mal sahipleriyle bizzat görüştüm. Uzlaşmayı sağladıktan sonra, hiç vakit kaybetmeden eski binanın yıkımına da başladık. O bölgedeki esnafımızla da görüştük; onları da mağdur etmeyeceğiz. Çok güzel bir yeni bina yapacağız. Tüm birimlerimizi Basmane Meydanı’nda, Konak Belediyesi’ne, kente yakışır bir belediye binasında toplayacağız. Projemiz de hazırlanıyor. Vatandaş geldiğinde tüm hizmeti tek noktada alacak. Belediyemiz de halkımızın istediği gibi Basmane Meydanı’nda hizmete devam edecek. Basmane deyince akla Konak Belediyesi, Konak Belediyesi deyince de Basmane geliyor. Bu konuda halkın mesajını aldık ve Konaklıların isteğini yerine getiriyoruz. Meydanımızın çehresi de bu güzel binayla daha da güzel olacak. 

D.G: Sorunların çözümünde İzmir Büyükşehir Belediyesi’nden destek alabiliyor musunuz?

A.B: İzmir Büyükşehir Belediyesi’yle her konuda birlikte uyum içinde çalışıyoruz. Sayın Başkanımız Tunç Soyer de ona ilettiğimiz her konuda bize desteğini her zaman veriyor. Hızla kararlarla yanımızda yer alıyor. Hem kendisine hem İzmir Büyükşehir Belediyesi bürokratlarına, çalışanlarına çok teşekkür ederiz.

D.G: Belediyenin borç alacak durumu nasıl? Pandemi, deprem, sel derken kısa sürede yaşamadığımız durum kalmadı. Belediye kaynaklarının azalmasından İller Bankası’ndan gelen payın kesilmesine kadar bir dizi sorun var. Nasıl başa çıkacaksınız? Bütçenizden öngördüğünüz oranda yatırım yapabilecek misiniz yoksa ertelemeye gitmek durumunda mı kalacaksınız?

A.B: Konak Belediyesi çok güçlü bir belediye. Hem teknik açıdan hem de bütçesiyle güçlü bir belediyeyiz. Yapılan çalışmalarda öz kaynaklarımızı kullanmaya gayret ediyoruz. Park yenilemelerini, yeni parkları, kaldırım, sokak yapım ve yenileme çalışmalarını kendi imkânlarımızla yapmaya çalışıyoruz. Mümkün olduğu kadar ihaleye çıkmayarak, kendi işimizi kendimiz yapıyoruz ve böylece tasarruf ediyoruz. Güçlü bir filomuz var. Pandemi nedeniyle birçok gelirimiz olmadı. ‘Bu dönemde vatandaşa hizmet götürmek için çabalayan belediyelerin İller Bankası paylarını kesmeyin’ dedik ama bu ne yazık ki yapılmadı, üstelik kesintilerde artışa da gidildi. Mesela biz yüzde 20 kesintiyle aldık. Bu belediyelerin elini kolunu bağlamak demek! Biz tüm çalışmalarımıza, vatandaşımıza hizmet götürmeye, Konak’taki değişimi, dönüşümü sağlamaya devam edeceğiz. Gerekirse tüm hesaplamaları yaparak borçlanacağız ama tüm yatırımlarımıza devam edeceğiz. Hesabını yaptıktan sonra borçlanabiliriz; çünkü belediyeler para biriktirme yeri değil, hizmet yeri. 2024 yılında, dönem bittiğinde Konak Belediyesi’nin neler yaptığını da hep birlikte göreceğiz. Bizim ayaklarımız yere sağlam basıyor, bundan kimsenin şüphesi olmasın.

D.G: Konak aynı zamanda dezavantajlı grupların sırtlarda da merkezde de (Roman vatandaşlar gibi) yoğun yaşadığı zor bir bölge. Sosyal yardımlaşma adına bugüne kadar yapılanlarla ilgili bilgi verir misiniz?

A.B: Sosyal hizmetlerimiz bizim için çok önemli. Sosyal hizmette lider bir belediyecilik yaptığımızı ifade etmek isterim. Pandemi sürecinde de bu hizmetlerimizi artırarak sürdürüyoruz. Dar gelirli vatandaşlarımızın her zaman yanındayız. Sosyal inceleme yaparak belirlediğimiz adreslere her gün sıcak yemek ulaştırıyoruz. İhtiyacı olan vatandaşlarımıza ev eşyası, giysi yardımı yapıyoruz. Erzak kolilerimizi yine dara düşen hemşehrilerimize ulaştırıyoruz. Öğrencilerimize, yeni doğan çocuklarımıza yönelik destek çalışmalarımız var. Engelli hemşehrilerimize yönelik özel hizmetler de sunuyoruz. Pandemi nedeniyle dara düşen vatandaşlarımızın bakkal ve eczanelere biriken borçlarının ödenmesine yönelik kampanyalar düzenledik ve hem esnafın hem hemşehrilerimizin yüzünü güldüren sonuçlar aldık. Tüm bu çalışmalarda hayırsever vatandaşlarımızın bizlere desteği de büyük oluyor. Onlara da çok teşekkür ederim.

D.G: Romanların elektriklerinin kesilmesiyle ilgili de yoğun tartışmalar yaşandı biliyorsunuz. CHP milletvekilleri konuyu gündeme getirince AK Partili milletvekilleri ve yöneticiler faizlerin silinip ana para borcunun ertelenerek elektriklerin verilmesi yönünde bir çözüm geliştirdi. Sizce bu yeterli mi?

A.B: Roman hemşehrilerimiz pandemiden en çok etkilenen kesimlerden biri. Çoğu müzik yaparak para kazanıyor ama biliyorsunuz ki bu süreçte bunu yapmalarının da imkanı yok. Yani gelirleri tamamen kesilmiş durumda. Yaşam şartları zaten oldukça zor. Maske, mesafe, hijyen deyip ardından kış vakti elektriklerin kesilmesini özelikle de pandemi ortamında çok yanlış bulduğumuzu ifade ettik biz. Pandemi de bitmedi. Bu sürecin aylar sonra da ne kadar sonlanacağını, bitip bitmeyeceğini göreceğiz ama böylesi bir ortamda kısa sürede borçlarını ödeyebileceklerini söylemek mümkün değil. Dara düşen her kesime daha fazla yardım, destek götürülmesi gereken zamanlardan geçiyoruz.

D.G: Roman yurttaşların eğitim, sağlık gibi fırsat eşitliğinden yararlanabilmesi için yoğun çaba gösteriyorsunuz…

A.B: Konak, Roman hemşehrilerimizin yoğun olduğu bir bölge. İlçemizin çok kültürlü yapısındaki en renkli dokulardan biri Roman vatandaşlarımız. Karşı karşıya oldukları sorunları biliyor ve çözüm için de elimizden ne geliyorsa yapıyoruz. Özellikle kadınlarımızın ve çocuklarımızın gelişimine, eğitimlerine destek olmak bizim için çok ama çok önemli. Bölgemizde birçok yerde kreşlerimizi konumluyoruz. Hilal’de bulunan tarihi bir yapımızı Roman Kültür Merkezi’ne dönüştürdük. Burada çok güzel çalışmalar yapacak, kadınlarımız, çocuklarımız, gençlerimiz için çeşitli kurslar düzenleyeceğiz. Roman Diyalog Ağı (RODA) ve Sıfır Ayrımcılık Derneği’nin Roman vatandaşlara yönelik ulusal ve uluslararası projelerin yürütüleceği, eğitim faaliyetlerinin de yer alacağı bir merkez arayışı vardı. Buna da destek verdik ve Zeytinlik Mahallesi’nde ‘Taş Mektep’ olarak bilinen tarihi binamızı tahsis ettik. Biz elimizden ne geliyorsa yapıyoruz, sivil inisiyatif desteğiyle yapmaya da deva edeceğiz.

D.G: Kamu kurumlarıyla işbirliği içinde çalışmaya hep özen gösterdiniz, gösteriyorsunuz. Bunun sonuçlarını da sorunların daha hızlı çözümü ve destek alma şeklinde alıyorsunuz. Konak için bunun önemi büyük?

A.B: Göreve gelirken, Konak’ı şehrin tüm paydaşlarıyla birlikte uyum içinde yönetmeye kararlı olduğumuzu sürekli vurguladık. Bu anlayışı da ‘Birlikte Konak’ olarak ifade ettik. Bu sözümüzü de tutuyoruz. Birlikte Konak anlayışıyla çalışmaya devam ediyoruz. Konak şehrimizin kalbi ve bir anlamda derneklerin de merkezi. Çalışmalarımızda sivil inisiyatiften destek almak, vatandaşlarımıza hizmet götürmek, kentin yararına projeler geliştirmek adına bizi daha da güçlendiriyor. Kamu kurumu, yerel yönetim, sivil inisiyatif, iş dünyası bir araya geldiğinde çok güzel çalışmalar yapılıyor, sonuçlar alınıyor. Bu dayanışma kentimiz için hem gerekli hem çok yararlı. Bu anlamda çok önemsiyoruz. Sivil toplum örgütlerine de seslenerek, Konak Belediyesi’nin projelere açık olduğunu vurgulamak istiyorum.    

D.G: Zaman zaman 2464 Sayılı Belediye Gelirleri Yasası'na dikkat çekerek, yasanın hızla değiştirilmesi gerektiğini vurgulayan açıklamalar yapıyorsunuz… En çabuk değiştirilmesi gereken maddeler neler?

A.B: Ben bu konuya sadece Konak Belediye Başkanı olarak değil, Kıyı Egeler Belediye Birliği Başkanı olarak da dikkat çekiyorum. Ayrıca Türkiye Belediyeler Birliği Encümeni’nde de yer alıyorum. 2464 Sayılı Belediye Gelirleri Yasası artık günümüz gelişmelerine uyum sağlamaktan uzak. Kesinlikle yenilenmeli, değişmelidir. GSM operatörlerinden ve doğalgaz gelirlerinden belediyeler de pay almalıdır. Gece ve gündüz, yaz-kış nüfusu arasında büyük farklar olan belediyelere, İller Bankası’ndan verilen paylar artırılmalıdır. Belediyelerden kalkınma ajanslarına pay kesintisi kaldırılmalıdır. Belediyeler ve bağlı idareler yargı harçlarından muaf tutulmalıdır. Belediyelerin yol, kaldırım, hizmet binası, park gibi gelir getirmeyen yatırımları için yapılacak harcamalar ile personel hizmet alımlarında KDV oranı yüzde 18’den yüzde 0’a indirilmelidir. Belediyelerin İller Bankası paylarından borç kesintilerinin, kesinti yapılmadığı dönemlerdeki faizinin sıfır olarak uygulanması ve düzenli borcunu ödeyenlerin yüzde 10 indirimden faydalanması sağlanmalıdır. Yapılan düzenlemelerle yerel yetkiler kısıtlanarak, belediyelerin başta imar yetki ve gelirleri azaltıldı. Örneğin imar planı yapma yetkisi şehrin, ilçenin belediyesinde olması gerekir. Ne yazık ki, belediye dışında Çevre Şehircilik Bakanlığı, TOKİ, Turizm Bakanlığı, Özelleştirme İdaresi de imar planı yapabiliyor. Oysa şehirlerde tek yetkili olur, o da o kentin yaşayanlarının oylarıyla seçilen belediye başkanı ve onun yönettiği belediyedir.