DEMOKRAT GÜNDEM-HABER MERKEZİ-SEYFİ ALP-(ALMANYA)-Çin, elektrikli otomobil üretiminde küresel liderliğini pekiştirirken, bu alanda uzun yıllar öncü konumda bulunan Almanya’yı geride bıraktı. Avrupa genelinde ise Çin’in otomotiv sektöründeki yükselişi artık açıkça kabul ediliyor.
Almanya ve Avrupa Birliği (AB) ülkeleri, Çin’in bu sektördeki rekabet gücünü sorgulamak yerine, ona karşı nasıl pozisyon alabileceklerini tartışıyor.

Çin’in başarısının arkasında, çevre dostu elektrikli araçları, Avrupalı üreticilere kıyasla daha düşük maliyetle üretebilmesi yatıyor. Devlet destekleri, tedarik zinciri hakimiyeti ve agresif ihracat politikaları, Çinli markalara global pazarda önemli bir avantaj sağlıyor.
İspanya, Çin’e direnebilecek tek AB ülkesi olarak öne çıkıyor
Avrupa’da şimdilik yalnızca İspanya’nın, üretim kapasitesi ve fiyat rekabeti açısından Çin’e karşı belli bir direnç gösterebileceği değerlendiriliyor. Diğer Avrupa ülkeleri ise teknolojik dönüşüm, üretim maliyetleri ve altyapı yatırımları konusunda Çin’in gerisinde kalmış durumda.

Alman otomotiv devi geri düşüyor, Berlin alarmda
Alman otomobil üreticilerinin sektördeki gerilemesi üzerine, Almanya Başbakanı Friedrich Merz bugün Berlin’de önde gelen otomotiv firmalarının yöneticileriyle bir araya geldi. Görüşmenin odağında, elektrikli araç üretimi, batarya teknolojileri ve ulusal dolum altyapısının yetersizliği yer aldı.
Alman halkı da elektrikli otomobillere temkinli yaklaşıyor. Çinli araçların daha uygun fiyatlı olması ve Almanya’da hâlâ yetersiz sayıda şarj istasyonu bulunması, yerli üretim araçlara olan talebi sınırlıyor.
Avrupa otomotiv sektöründe 13 milyon kişi çalışıyor
Avrupa Birliği (AB) genelinde yaklaşık 13 milyon kişi otomotiv sektöründe istihdam ediliyor. Bu sayı, Çin’in sektördeki büyümesinin yalnızca ekonomik değil, aynı zamanda sosyal etkiler de doğuracağını gösteriyor.
Brüksel’in önümüzdeki aylarda Çin menşeli elektrikli araçlara yönelik vergi ve düzenleyici tedbirleri değerlendirmesi bekleniyor. (Haber Merkezi-Almanya)