Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

İzmir Barosu’ndan çağrı: “Murat Çalık derhal tahliye edilmeli”

İzmir Barosu, sağlık durumu cezaevinde kalmasına uygun olmayan Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık’ın tutukluluğunun devamına tepki göstererek, derhal tahliye edilmesi gerektiğini açıkladı. Baro, cezaevlerinde sağlık hizmetine erişimin engellenmesinin bir işkence biçimi olduğunu belirtti.

İzmir Barosu, sağlık durumu cezaevinde kalmasına uygun olmayan Beylikdüzü Belediye

İzmir Barosu, yaptığı yazılı açıklamada Çalık’ın sağlık koşullarının tutukluluğa elverişli olmadığının tıbbi raporlarla belgelendiğini vurguladı. Açıklamada, “Tutuklama, cezalandırma aracı haline dönüştürülmüştür. Bu karar, hukuki değil, siyasi bir karar izlenimi yaratmaktadır” denildi.

“YAŞAM HAKKI İHLAL EDİLİYOR”

Anayasa’nın 17. maddesinde güvence altına alınan yaşam hakkının ihlal edildiğine dikkat çeken Baro, Murat Çalık örneğinde olduğu gibi sağlık durumu ciddi risk taşıyan tutukluların derhal serbest bırakılması gerektiğini ifade etti. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Cezaevlerinde insan onuruna aykırı muameleler ve sağlık hizmetine erişememek, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi kararlarında da belirtildiği üzere ağır bir hak ihlalidir. Tedavi hakkının engellenmesi, işkence yasağının açık ihlalidir.”

“1.026 MAHPUS HAYATINI KAYBETTİ”

Baro açıklamasında, Adalet Bakanlığı verilerine de dikkat çekti. TBMM’ye sunulan soru önergesine verilen cevaba göre, 24 Temmuz 2023 ile 20 Aralık 2024 tarihleri arasında cezaevlerinde 1.026 mahpusun hayatını kaybettiği belirtildi.

Baro, bu rakamların cezaevlerinde sağlık hizmetine erişimin yetersizliğini gözler önüne serdiğini belirterek, “Teşhis ve tedavisi yapılmadan cezaevinde hayatını kaybeden, ölümüne ramak kala tahliye edilip kısa süre sonra yaşamını yitiren insanlar bu ülkenin adalet duygusunu zedeler” dedi.

“DEVLETİN SORUMLULUĞU VAR”

İzmir Barosu, cezaevindeki her bireyin yaşama ve sağlık hakkının korunmasının devletin sorumluluğunda olduğunun altını çizdi:

“Devletin ve yargının görevi, özgürlüğünden mahrum bırakılan bireylerin sağlıklarını korumaktır. Mahpuslar insanlık onuruna uygun şekilde yaşama ve tedavi hakkına sahiptir. Murat Çalık ve benzeri durumdaki tüm tutukluların serbest bırakılması hayati bir zorunluluktur.”

İZMİR BAROSU’NUN AÇIKLAMASI:

İnsanlık Onuru Dört Duvar Arasında!

Son günlerde kamuoyuna da yansıdığı üzere, tutuklanan İstanbul Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık’ın sağlık durumu ciddi biçimde bozulmuş; buna rağmen hakkında tutukluluğun devamına karar verilmiştir.

M. Murat Çalık’ın sağlık sorunlarının yaşam hakkını tehdit eder boyuta ulaştığı; cezaevi koşullarında tedavisinin mümkün olmadığı tıbbi raporlarla ortaya konmasına rağmen, tutukluluğunun devam etmesi, insan haklarına ve Anayasa’nın 17. maddesi ile güvence altına alınan “yaşama hakkı”na açıkça aykırıdır.

Tutuklama, bir ceza değil; yalnızca yargılamayı güvence altına almak için başvurulan istisnai bir tedbirdir. Ancak özellikle son dönem siyasi operasyonlarda görüldüğü üzere, tutuklama kararı adeta bir cezalandırma yöntemine dönüştürülmüştür. M. Murat Çalık hakkında uygulanan tutuklama kararı da bu yönüyle hukuki olmaktan uzak, siyasi nitelikli bir karar izlenimi yaratmaktadır.

Sağlık durumu cezaevinde kalmasına elverişli olmayan tutuklulara ya da mahpuslara reva görülen bu muamele bir tür işkencedir.

Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi kararlarında açıkça vurgulandığı üzere, cezaevinde uygun sağlık hizmeti alamamak, mahpusun fiziksel ve ruhsal bütünlüğüne yönelik ağır bir hak ihlalidir.

Adalet Bakanlığına sunulan, 7/18836 Esas nolu soru önergesine verilen yanıtta 24/07/2023 ilâ 20/12/2024 tarihleri arasında ceza infaz kurumlarında hayatını kaybeden kişi sayısının 1.026 olduğu belirtilmiştir.

M. Murat Çalık gibi, sağlık durumu ciddi risk taşıyan tüm tutuklular derhal salıverilmeli; tedavi hakları öncelikli olarak sağlanmalıdır. Devletin ve yargının, özgürlüğünden mahrum bırakılan bireylerin yaşamlarını ve sağlıklarını koruma yükümlülüğü vardır.

Tutuklu ve hükümlüler, insanlık onuruna saygılı bir biçimde muamele görmeye ve yaşama hakkına sahiptir. Teşhis ve tedavisi yapılmadan işkence çektirilen, hapishanede hayatını kaybeden ya da ölümüne ramak kala bırakılıp kısa sürede hayatını kaybeden insanların olduğu bir toplum, adalete olan inancını da kaybeder.

İzmir Barosu, hasta mahpusların ve tutukluların yaşam hakkı ve insan onuruna yaraşır muamele görmeleri için süreci yakından takip etmeye ve hukuki mücadeleyi sürdürmeye devam edecektir.

Demokrat Gündem