İzmir'in sanayici ve yabancı yatırım potansiyeli açısından büyük bir üretim merkezi olduğunu belirten Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, kette yatırım alanlarının yetersiz olduğunu söyledi.
İzmir, coğrafi konumundan, iklimine, tarihsel zenginliğinden, ekonomik potansiyeline kadar uzanan çok geniş bir yelpazede yatırımlar açısından zengin fırsatlar sunan bir şehir olarak öne çıkıyor.
Organize Sanayi Bölgeleri’nde (OSB) parsel doluluk oranlarının ülke ortalamasının üzerinde olduğu kentte, sanayi alanlarının yetersizliği yatırımcılar açısından sorun teşkil ediyor.
İzmir’in gerek yerel sanayicisi, gerekse yabancı yatırım potansiyeli açısından büyük bir üretim merkezi konumunda olduğuna dikkati çeken Ege Bölgesi Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar,
“FDI Intelligence tarafından yayınlanan 2022, 2023 ve 2024 yıllarını kapsayan ‘Geleceğin Avrupa Şehirleri ve Bölgeleri (European Cities and Regions of the Future)’ araştırmalarında İzmir, ‘Doğrudan Yabancı Yatırımlar Stratejisi’ kategorisinde Avrupa’nın ilk 10 büyük şehri ve bölgesi arasında yer aldı.
Ancak İzmir’de büyük sanayi alanları için arsa yetersizliği var. Bu da bizi yatırım alanlarının yetersizliği sorunuyla yüzleştiriyor” dedi.
İzmir’in sanayici ve yabancı yatırım potansiyeli açısından büyük bir üretim merkezi olduğunu belirten Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar (Fotoğrafta), kette yatırım alanlarının yetersiz olduğunu söyledi.
‘İZMİR PARSEL DOLULUK AÇISINDAN ÜLKE ORTALAMASININ ÜZERİNDE’
Türkiye’de OSB’lerin parsel doluluk oranının yaklaşık yüzde 60, İzmir’de yüzde 70’ten fazla olduğunu vurgulayan Yorgancılar, “Bu oran ile İzmir parsel doluluk açısından ülke ortalamasının üzerindedir. Oysa Türkiye’de kalıcı ve sürekli istihdam sanayi tarafından sağlanmaktadır.
Ülke sanayisinin yüzde 8’i, ihracatının yüzde 9,3’ü İzmir’de gerçekleştiriliyor iken sanayi alanındaki payımız yüzde 3 sınırında olup, iller arasında 8’inci sıradayız. Türkiye, bugün üretim ve pazar çeşitliliği açısından Çin ve Hindistan ile yarışır durumdadır.
200 ülkeye ihracat yapan İzmir’imiz, ülkedeki toplam üretimin yüzde 58,6’sı yani ürettiği 2 bin 300 ürün ile bu yarışa en büyük katkı koyan 2’nci ildir.
O nedenle, İzmir’de sanayi alanlarının genişletilmesi büyük önem arz etmektedir. Bu konuda taleplerimizi Sanayi Bakanımıza da ilettik” diye konuştu.
‘TÜRKİYE’DE BİR İLK OLAN ATIK İHTİSAS OSB İÇİN YER ARAYIŞIMIZ DEVAM EDİYOR’
‘Ege Bölgesi Sanayi Odası olarak, bölge odası kimliğimizle geçmişten bugüne 21 OSB’nin kurulmasında öncü olduk” diyen Yorgancılar, “İzmir özelinde ise 16 OSB’nin 14’ünün kurucu ortağıyız. Türkiye’de bir ilk olan 15’inci OSB girişimimiz atık ihtisas OSB için ise yer arayışımız halen devam ediyor” dedi.
Yorgancılar, şöyle devam etti:
“Kentimizi geleceğe taşıyacak olan sektörlerin belirlenmesi açısından ise sahip olduğumuz avantajları, zenginlikleri kullanarak belirli alanlarda ihtisaslaşmasının da çok önemli olduğuna inanıyorum. Örneğin; deniz kıyısında konumlanmış, yılda ortalama 300 gün güneş alan ve önemli bir rüzgar akışı olan kentimiz, geleceğini kilit sektörü olan yenilenebilir enerjide, özellikle de güneş ve rüzgar enerjisinde çok önemli avantajlar taşıyor.
Bu avantajlarda, diğer pek çok alanda olduğu gibi yenilenebilir enerjide de ülkemizin model şehri olabileceğimizi düşünüyorum. Bu doğrultuda, kentimizde özellikle son yıllarda artan ihtisas OSB projelerinin hayata geçirme gayretindeyiz. Ön plana çıkan; Dikili Tarıma Dayalı İhtisas Sera OSB, Kınık Tarıma Dayalı İhtisas OSB, İzmir Bayındır Tarıma Dayalı İhtisas Sera OSB bu çalışmaların en somut örnekleri olarak dikkat çekiyor.”
‘YATIRIMLAR BİLİŞİM VE YENİLENEBİLİR ENERJİYE YÖNLENDİRİLMELİ’
Bölgedeki yatırım iştahının artırılması adına öncelikle yatırımların yönlendirilmesi gereken iki başat sektörün bilişim ve yenilenebilir enerji olduğunu dile getiren Yorgancılar, “Deniz kıyısında konumlanmış, yılda ortalama 300 gün güneş alan ve önemli bir rüzgar akışı olan kentimiz, geleceğini kilit sektörü olan yenilenebilir enerjide, özellikle de güneş ve rüzgar enerjisinde çok önemli avantajlar taşıyor. Bu avantajlarda, diğer pek çok alanda olduğu gibi yenilenebilir enerjide de ülkemizin model şehri olabileceğimizi düşünüyorum” diye konuştu.
Bilişim ve dijitalleşmeye yönelik yatırımları önemsediklerini belirten Yorgancılar, “Dijitalleşmenin büyümeye olan olumlu etkisi açık bir şekilde ortadadır. Dijitalleşme çabası gösteren firmaların bu hususta yaptıkları yatırımlar desteklenmelidir. Özellikle, teknoloji seviyesi daha yüksek ürün üretmeye yönelik yatırımlar halihazırda 4’üncü bölge destekleri kapsamında desteklenmektedir” dedi.
‘TEŞVİKLİ YATIRIMLARDA İZMİR’İN PAYI YÜZDE 4-5 ARASINDA’
Teşvikli yatırımlarda İzmir’in payının yüzde 4-5 arasında değiştiğini dile getiren Yorgancılar, şunları söyledi:
“EBSO ve İzmirli iş insanları olarak, yatırım iştahını artıracak, kentimizi ve bölgemizi geleceğe taşıyacak yatırımları hayata geçirmek için çalışmalarımızı yoğun biçimde sürdürüyoruz. EBSO olarak, İzmirli sanayicilerimizin ve vatandaşlarımızın farkındalığını artırmaya yönelik, geçmiş yıllarda yayımladığımız Sanayi 4.0 kitabımız ve Yeşil Sanayi Rehber kitabımız, çalışmalarımızın en somut örneklerini yansıtıyor.
Ayrıca, İzmir’i ülkemizin serbest statüde bir teknoloji ve inovasyon üssü olarak yapılandırmaya yönelik; Model Fabrika-Yetkinlik ve Dijital Dönüşüm Merkezi, İZQ Girişimcilik-İnovasyon Merkezi ile İzmir’deki kardeş kurumlarımızla birlikte hareket ediyoruz.”(DHA)
News
