DOLAR 33,0950 0.2%
EURO 36,1554 0.28%
ALTIN 2.630,220,34
BITCOIN 21611933,44%
İzmir
34°

AÇIK

üst menü altı
İzmirli avukatlar elektrik akımı faciası sonrası hukuk mücadelesi başlattı: İhmal ve denetimsizliği yargıya taşıyacaklar

İzmirli avukatlar elektrik akımı faciası sonrası hukuk mücadelesi başlattı: İhmal ve denetimsizliği yargıya taşıyacaklar

İzmirli avukatlar Senih Özay ve Murat Fatih Ülkü, yaşanan olayın ihmaller ve denetim eksiklikleri sonucunda gerçekleştiğini belirterek yargıya başvurdu.

ABONE OL
14 Temmuz 2024 14:41
İzmirli avukatlar elektrik akımı faciası sonrası hukuk mücadelesi başlattı: İhmal ve denetimsizliği yargıya taşıyacaklar
0

BEĞENDİM

ABONE OL

DEMOKRAT GÜNDEM-HABER MERKEZİ-İzmir’in Alsancak Mahallesi’nde şiddetli yağışın ardından oluşan su birikintisine basan iki yurttaş, elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetti.

Avukatlar Senih Özay ve Demokrat Gündem Gazetesi yazarı Murat Fatih Ülkü, yaşanan olayın ihmaller ve denetim eksiklikleri sonucunda gerçekleştiğini belirterek yargıya başvurdu.

Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvuran İzmirli avukatlar olayın tekrar edebileceği uyarısında bulunarak, detaylı inceleme ve soruşturmanın yapılması, ihmali olan tüm kurumların ortaya çıkarılmasını ve sorumluluğu bulunanların ceza almasını istedi.

Olay, Enver Dündar Başar Sokak’ta meydana geldi. İddiaya göre, yağmur sularının biriktiği alana basan yurttaşlar, elektrik akımıyla temas ederek olay yerinde hayatını kaybetti.

Elektrik Mühendisleri Odası İzmir Şubesi’nin yaptığı açıklamada, olayın temelinde elektrik dağıtım hatlarında ciddi hatalar ve izolasyon eksiklikleri olduğu vurgulandı.

Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu ise olayın sadece lokal bir sorun olmadığını, Alsancak genelinde benzer risklerin bulunduğunu belirtti. Yaşanan facianın ardından İzmir’de su birikintilerine basmanın korku ve endişe yarattığı, halkın güvenliğinin tehlikeye atıldığı ifade edildi.

Avukatlar, yaşanan olayın detaylı olarak incelenmesi ve sorumluların hesap vermesi için hukuki yollara başvurduklarını açıkladı. Yaşanan ihmallerin ve teknik hataların tespit edilerek giderilmesi gerektiği vurgulandı. İzmir genelinde güvenli bir altyapı oluşturulması çağrısında bulunuldu.

İlginizi çekebilir: Özgür Özel’den İzmir’deki trajik olay için taziye mesajı: ‘Tüm sorumlular hesap vermeli’

ÖZAY VE ÜLKÜ’NÜN SULH HUKUK MAHKEMESİNE YAPTIĞI BAŞVURUDAKİ AÇIKLAMALARIN TAM METNİ ŞU ŞEKİLDE:

“KONUSU……………..: Olay yerinin hemen çok yakınında avukatlık bürosu olan ve olayın yaşandığı sokağı sık sık kullanan, bu anlamda tespit isteyeni de yakından ilgilendiren 12.07.2024 günü İzmir-Konak-Alsancak’ta meydana gelen su birikintisindeki elektrik akımı nedeniyle 2 yurttaşın vefatı olayı ile ilgili başvurulacak hukuksal yollara esas olması bakımından;

*)12.07.2024 günü yaşanan yoğun yağış ile İzmir ili,Konak ilçesi, Alsancak Mah.,Enver Dündar Başar sokakta oluşan su birikintisindeki elektrik akımının neden kaynaklandığının;

*)Bu elektrik akımının elektrik kablolarının yeterli derinlikte olmamasından kaynaklanıp kaynaklanmadığının;

*) Bu elektrik akımının trafo merkezlerinden dağıtım panosuna giden kablolarda izolasyon hatası kaynaklı olup olmadığının 

*) Bu elektrik akımının olayın yaşandığı yer yakınında, kabloların devam ettiği bölgede, trafo merkezlerinden dağıtım panosuna giden kablolarda devam ediği etmediğinin, risk yaratıp yaratmadığının;

*)Tespit edilecek eksik ve ihmallerin teknik olarak nasıl giderilmesi gerektiğinin, bunun için gerekli masrafın

*)Yaşanan olaydaki hata ve ihmallerin tüm nedenleri ile birlikte sorumlularının kimler olduğunun, sorumlu kişi, kurumlar ile birlikte sorumlu kişi ve kurumları denetlemekle yerel ve ulusal ölçekte sorumlu ve görevli kişi ve kurumların yapılacak keşif yoluyla ve uzman bilirkişiler aracılığıyla tespit istemidir.

İKİ KİŞİNİN ÖLMESİ İNANILMAZ VE KORKUTUCU BİR DETAY

1)2.07.2024 günü yaşanan yoğun yağıştan uzaklaşmak isterken İzmir ili,Konak ilçesi, Alsancak Mah.,Enver Dündar Başar sokakta su birikintisine basan bir kişinin, kendisini kurtarmak isteyen arkadaşı ile birlikte elektrik akımına kapıldığı, bu iki kişinin de elektrik akımına kapılmaları nedeniyle kaldırıldıkları hastanelerde öldükleri medyaya yansımıştır. (EK-1)

2)21.yüzyılın ilk çeyreği bitmek üzereyken, Türkiye’nin en büyük şehirlerinden olan İzmir’in tam göbeğinde, yağmur ile oluşan su birikintisinde elektrik akımı olması ve bu elektrik akımına kapılan iki kişinin ölmesi, inanılmaz, inanılmaz olduğu kadar korkutucu bir olaydır ve İzmir ilinde de, ülke genelinde de büyük bir şaşkınlık ve infial ile karşılanmıştır. 

TÜRKİYE’DE İNSANIN DEĞERİ YOK

Olayın yaşandığı sokağın hemen yakınında avukatlık bürosu olan tespit isteyen avukat Senih Özay’ın da, İzmir ilinde avukatlık yapan tespit isteyen vekili Av. Murat Fatih Ülkü’nün de, kamu görevlilerinin de, yargıç-savcıların da, milletvekillerinin de, tesadüfen oradan geçen/geçebilecek herkesin/tüm yurttaşların da başına gelebilecek böyle bir olayın varlığı, ülkemizde/İzmir’de karşılaşılması çok normal bir olay olan yağmur sonrası oluşan su birikintisine basılarak dahi ölmenin mümkün olduğunu göstermekte ve ne yazık ki kamuoyunda yaygın olarak kullanılan “Türkiye’de insanın (canlıların diye genişletelim) değeri yok” söylemini pekiştirmektedir.  

HER YAĞMURDAN SONRA HERKES ÖLÜM KORKUSU YAŞAYACAK, SU BİRİKİNTİSİNE BASAMAYACAK

Bu yaşanan olaydan sonra, İzmir’de yağan her yağmurdan sonra, tespit isteyen de, vekili de, tüm yurttaşlar da Alsancak başta olmak üzere İzmir genelinde oluşan su birikintilerine basmaktan korkacak, basmak zorunda kalanlar kendilerini güvende hissedemeyecek, ölüm korkusu yaşayacak, şehri paylaştığımız evcil hayvanlar başta olmak üzere diğer canlılar açısından da farkında olmadan girdikleri su birikintileri bir ölüm tuzağı haline gelebilecektir. 

Küresel ısınma, kuraklık, barajlardaki su düzeyi, susuzluk tehlikesi vb. nedenlerle her yurttaşın özlemle beklediği (tespit isteyen ve vekillerinin özel bir özlemle bekledikleri) yağmur İzmir kentinde bir korku vesilesi haline gelecektir. 

ELEKTRİK MÜHENDİSLERİ ODASI’NIN TESPİTLERİNE DİKKAT

3) Elektrik Mühendisleri Odası İzmir Şubesi’nin konuya ilişkin “Elektrik Dağıtım Şirketleri Kamulaştırılsın” başlıklı (ve bu başlıkla esasen sorunun temeline işaret eden) basın açıklamasında; 

“Olayın asıl nedenleri Savcılık soruşturması ve bilirkişi incelemeleri sonrası ortaya çıkacak olmasına rağmen, önlem alınmaması durumunda benzer faciaların kaçınılmaz olduğunu söyleyebiliriz. Alsancak`ta yaşanan facia, elektrik şebekesinde su taşkınlarına karşı alınması gereken önlemlerin ihmal edildiğini ortaya çıkarmıştır.

Kasım 2023`de deniz suyunun yükselmesiyle yaşanan taşkın nedeniyle bölgeye bir süre elektrik verilememişti. Deniz taşması sonucu çok sayıda trafo merkezi su altında kalmış, bazı sokaklara günlerce enerji verilememişti. Özelleştirme sonrası ilimizdeki elektrik şebekesini devralan GDZ Elektrik Dağıtım AŞ, bölgeyi yeraltı kablolarını bir süre yer üstüne taşıyarak enerjilendirebildi. O dönem trafo merkezleriyle dağıtım panoları, dağıtım panoları ile binalar arasındaki besleme kablolarına yapılan ekler incelenmelidir. Bölgede acilen varsa uygun olmayan kabloların değiştirilmesi ve taşkında hasar alan trafo merkezleri ile dağıtım panoların yenilenmesi için çalışma başlatılmalıdır. 

EMO: ‘GEREKLİ TEKNİK DESTEĞİ VERMEYE HAZIRIZ’

Olay sonrası sahaya giden EMO İzmir Şubesi`nin oluşturduğu teknik heyetinin ilk tespitlerine göre, olayın gerçekleştiği sokakta trafo merkezlerinden dağıtım panosuna giden kablolarda izolasyon hatası olduğu belirlenmiştir. Bu izolasyon hatasından kaynaklı olarak suyla temas eden iki yurttaşımızın hayatını kaybettiği düşünülmektedir. 

Türkiye Elektrik Dağıtım AŞ (TEDAŞ) ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu`nu (EPDK) acilen bölgedeki eksikleri tespit ederek, gidermek için göreve çağırıyoruz. Kasım 2023`de yaşanan taşkının ardından yaptığımız uyarılara rağmen önlem alınmaması nedeniyle yaşanan facianın bir daha yaşanmaması için tüm kamu kurumlarını göreve davet ederek, gerekli teknik desteği vermeye hazır olduğumuzu vurgularız.

Elektrik dağıtım şirketlerinin kullandığı altyapı kamu malı, verdikleri hizmet de kamu hizmetidir. Dağıtım şirketleri görev sürelerinin sonunda kamuya devretmeleri gereken elektrik şebekesini günün teknolojisine göre yenilemek zorundadır. Tüm dünyada dağıtım şebekelerinde dijitalleşme çalışmaları yapılırken, ülkemizde ise can ve mal güvenliğini tehlikeye sokacak şekilde geriye gidilmesi kabul edilemez.

DAĞITIM ŞİRKETLERİ KALİTELİ, GÜVENLİ VE SÜREKLİ BİR ŞEKİLDE DAĞITIMDAN SORUMLU

 Dağıtım şirketleri elektrik enerjisini kaliteli, güvenli ve sürekli bir şekilde ulaştırılmasından sorumludur. Odamızın hesaplamalarına göre, 4 kişilik bir ailenin asgari yaşam standartlarını için aylık 230 kWh enerji tüketmesi öngörülmektedir. Bu tüketimin aylık faturası 1 Temmuz 2024 itibariyle 476.6 TL`dir. Ortalama faturanın yüzde 66`sı yani 314 TL`si dağıtım bedeli adı altından bu şirketlere aktarılmaktadır. 

Son elektrik zamları ile birlikte bu kadar yüksek oranda kamu kaynağının dağıtım şirketlerine aktarılmasına rağmen maliyeti düşük tutmak için sahada yeterli yatırımı yapmayan ve İzmir`de dün yaşanan şiddetli yağışlar sonrasında da görüldüğü üzere halkımızın can ve mal güvenliğini tehlikeye atan bu şirketlerin acilen idari ve mali yönden denetlenmesi gerekir. 

Geçtiğimiz ay Diyarbakır ve Mardin illerini etkileyen yangında 15 yurttaşımız hayatını kaybetmişti. Çınar Cumhuriyet Başsavcılığı`nın ön raporunda yangının “elektrik kaynaklı” olduğu tespit edilmişti. Şebeke sorunlarının, aşırı sıcaklarda yangına, yağışlarda ise “elektrik kaçağına” neden olması normal kabul edilmemelidir. Özelleştirme sonrası dağıtım şirketlerindeki teknik yeterlilik büyük oranda azalmış, deneyimli kadrolar uzaklaştırılmış, maliyet düşürmek için hizmetlerin çoğu taşeron firmalara devredilmiştir.  

KADERİNE TERK EDİLMİŞ ELEKTRİK ŞEBEKELERİNDE DENETİM EKSİĞİNE DİKKAT

Kaderine terk edilen elektrik şebekesinde teknik denetim eksiklikleri olduğuna vurgu yaparak, kamuoyunu uyarıyoruz. Kalıcı çözüm için üretimden, dağıtıma kadar tüm süreçleri yönetecek dikey entegre bir kamu tekeli yeniden kurulmalıdır. Geçiş sürecinde ise kamu kaynaklarının sonu belirsiz bir biçimde özel sektöre kaynak transfer edilmesi yerine kamulaştırma işlemlerini yürütecek Kamulaştırma İdaresi Başkanlığı kurulmalıdır.”

yer alan bu bilgiler, yaşanan olayda çok önemli hataların, ihmallerin olduğunu açıklayan çok önemli verilerdir. (EK-2) 

4)Yine, Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu’nun olaya ilişkin “Elektrik hattının standartlara uygun olmayan bir derinlikte döşendiği görülüyor. Normalde 80 santim derinlikte olması gereken kabloların, 30 santim civarında döşendiği ve yeterli izolasyonun olmadığı gözlemleniyor.

Ancak konunun uzmanları detaylı raporlarını sunduğunda, ihmalin sorumluları ve nasıl gerçekleştiği daha net ortaya çıkacaktır.” açıklamaları, yaşanan olayın lokal bir yere ilişkin olmadığı, Alsancak semti genelinde (belki de İzmir genelinde) ciddi bir sorun olabileceğini kanısını güçlendirmektedir. (EK-3) (https://www.dha.com.tr/yerel-haberler/izmir/izmirde-saganak-sirasinda-sokakta-2-kisinin-el-2474882)

5)Yaşanan olayda vefat edenlerden İnanç Öktemay’ın dayısı olan Pamukkale Belediye Başkanı Ali Rıza Ertemur’un yeğeninin yaşamını kaybetmesine ilişkin açıklamalarında “Bu kaza değil; ihmal, sorumsuzluk. İki tane genç yavrumuzu biri yeğenim ve bir arkadaşını kaybettik. Acımız büyük ama yani bizim asıl acımızı daha da büyüten bu yetkililerin sorumsuzluğu, bizim ülkemizde insan değerinin bu kadar ucuz olması. Yıllardır kanayan bir yaraymış. O aynı alanda daha öncede de hayvanlar telef olmuş bu elektrik akımından, kaçak akımdan. Ama hiç kimse tedbir almamış. Bu sorumsuzluktur. sözleri, yaşanan olayın öncesinin olduğu, bu olayın göz göre göre yaşandığı, yine yaşanabileceği yönündeki kuşkuları güçlendirmektedir.(EK-4) 

6)Medyaya yansıyan bilgilere göre, 

a)Olayın yaşandığı mahallede yaşayan ve vefat eden iki yurttaşı kurtarmaya çalışan Nurullah Özel’in “Böyle bir olay yaşanmasın isterdik. Daha önce de burada elektrik kaçağı gibi bir şey olmuştu. Neden kaynaklandığını bilmiyorum ama daha önce de mazgalın içinden duman çıkmıştı. O zaman elektrik şirketi yetkilileri gelip, kontrol etmişlerdi. Bir problem olmadığını söylediler, bakımlarını yaptılar. Şu an aynı olay tekrar yaşandı ve iki kişinin canına mal oldu.” açıklamaları;

VATANDAŞ VE ESNAFIN AÇIKLAMALARI SÖZKONUSU

b) Olay yerinin yakınında restoran işleten Ahmet Güner’in “20 metrelik mesafede esnafım. Çok üzücü bir olay. İki kişinin hayatına mal oldu. Arka tarafta görünen nokta, senelerdir arızalı. Yani tekrar eden bir durum anladığım kadarıyla. Elektrik borularının kablolarının geçtiği bir nokta. Bundan birkaç ay önce, yine yağmurlu bir günde orada su birikintisinin içinde böyle fokur fokur elektrik kaçağından dolayı suyun kaynadığını gördüm. Gelip, müdahale de ettiler o anda ama anladığım kadarıyla sorun çözülmemiş” açıklamaları;

c) Olaya tanık olan bölge esnafından 58 yaşındaki İsa Yaman’ın “Dün deponun orada gördüm. Kız düştü, arkadaşı kurtarmak istedi ama onunla beraber o da düştü. İkisine de elektrik çarptı. Ben karşıdan gördüm, müdahale edemedim. İkisi de öldü. Elektrik telleri 6 seneden beri orada duruyor. Beni bile 2 sefer ayağımdan çarptı. Ben de zor kurtuldum, yoksa ölmüştüm. Ben onları uyardım, ‘burada elektrik var, burayı yapın’ dedim. Yapmadan bıraktılar” açıklamaları yaşanan olayın vahametini göstermekte ve ne yazık ki yinelenme olasılığını düşündürmektedir. (EK-5)

6)Gelinen noktada, olay yerinin hemen çok yakınında avukatlık bürosu olan ve olayın yaşandığı sokağı sık sık kullanan tespit isteyeni de yakından ilgilendiren bu vahim olayla ilgili başvurulacak hukuksal yollara esas olması bakımından;

*)12.07.2024 günü yaşanan yoğun yağış ile İzmir ili,Konak ilçesi, Alsancak Mah.,Enver Dündar Başar sokakta oluşan su birikintisindeki elektrik akımının neden kaynaklandığının;

*)Bu elektrik akımının elektrik kablolarının yeterli derinlikte olmamasından kaynaklanıp kaynaklanmadığının;

*) Bu elektrik akımının trafo merkezlerinden dağıtım panosuna giden kablolarda izolasyon hatası kaynaklı olup olmadığının 

*) Bu elektrik akımının olayın yaşandığı yer yakınında, kabloların devam ettiği bölgede, trafo merkezlerinden dağıtım panosuna giden kablolarda devam ediği etmediğinin, risk yaratıp yaratmadığının;

*)Tespit edilecek eksik ve ihmallerin teknik olarak nasıl giderilmesi gerektiğinin, bunun için gerekli masrafın

*)Yaşanan olaydaki hata ve ihmallerin tüm nedenleri ile birlikte sorumlularının kimler olduğunun, sorumlu kişi, kurumlar ile birlikte sorumlu kişi ve kurumları denetlemekle yerel ve ulusal ölçekte sorumlu ve görevli kişi ve kurumların yapılacak keşif yoluyla ve uzman bilirkişiler aracılığıyla tespitini istememiz gerekmiştir. 

SONUÇ ve İSTEM……….: Yukarıda açıklanan nedenlerle; dilekçemizde açıkladığımız teknik hususların başvurulacak hukuksal yollara esas olmak üzere yapılacak keşif yoluyla ve uzman bilirkişiler aracılığıyla tespitini, tespit giderleri ile avukatlık ücretinin karşı yana yükletilmesini talep ederiz. “

İlginizi çekebilir: İzmir’deki elektrik faciasında 29 gözaltı: Bakan Tunç duyurdu

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP