Nöbetçi Eczaneler
Olay, “Yenidoğan Çetesi” soruşturması kapsamında kapatılan özel bir hastanenin dinleme kayıtlarıyla ortaya çıktı. Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı, hastane yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 7 şüpheli hakkında 20 yıldan 37 yıla kadar hapis istemiyle fezleke hazırladı.
Dinleme kayıtlarından ortaya çıktı
“Yenidoğan Çetesi” soruşturması kapsamında kapatılan özel hastanenin başhekimi Semiha Yavuz ve müdürü Mustafa Kazan’ın telefon görüşmelerinin dinlenmesi sonucu, hekimlikten men cezası bulunan Erol Vural’ın bazı ameliyatlara girdiği, ancak resmi evraklarda farklı doktorların kaşesinin kullanıldığı tespit edildi.
Bu bulgular üzerine, aynı hastanede mide küçültme ameliyatı sonrası hayatını kaybeden Semanur Aydın’ın ölümüyle ilgili yeni bir soruşturma başlatıldı.
Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar ve Terör Suçları Soruşturma Bürosu, hastane yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 7 şüpheli hakkında “suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme”, “ihmali davranışla kasten adam öldürme” ve “resmî belgede sahtecilik” suçlarından 20 yıldan 37 yıla kadar hapis istemiyle fezleke düzenledi.
“Ameliyatı farklı doktorun kaşesiyle gösterelim”
Hazırlanan fezlekede şüphelilerin telefon görüşmeleri de yer aldı. Hastane müdürü Mustafa Kazan’ın bir görüşmesinde, Erol Vural’ın yapacağı ameliyata başka bir doktorun imzası ve kaşesinin kullanılacağını söylediği belirtildi.
Kayıtlarda Kazan’ın “Kamera kaydı yok diyelim, onun cezası neyse onu çekelim. Ameliyatı Şaban Hoca yaptı diyelim, bilemeyiz” ifadesini kullandığı aktarıldı.
Soruşturma dosyasında, Semanur Aydın’ın eşi Ali Aydın’ın ifadesinde de ameliyatı Erol Vural’ın yaptığını söylediği kaydedildi.
İstanbul 1. Adli Tıp İhtisas Kurulu’nun raporunda ise ölümün mide küçültme ameliyatı sonrası gelişen komplikasyonlar nedeniyle meydana geldiği bildirildi.
“Kızım fenalaştı, doktoru 30’dan fazla aradım”
Semanur Aydın’ın babası Doğan Yelboy, ifadesinde kızının 2023 yılında Bağcılar’daki hastanede mide ameliyatı olduğunu belirterek “Kızımın ameliyatını doktor Erol Vural yaptı. Ameliyat sonrasında fenalaşınca ben ve damadım, gece 12 civarında Erol Vural’ı aradık. İlkinde açmadı, ikincide ‘Benim gelmeme gerek yok, hemşirelerim ilgilenir’ dedi ve telefonu kapattı” dedi.
Yelboy, kızını Arnavutköy Devlet Hastanesi’ne götürdüklerini, burada müdahale edilmediğini, ardından yeniden Bağcılar’daki hastaneye dönerken kızının arabada kustuğunu anlattı.
“Hastaneye vardığımızda deri montlu biri gelip ‘Ben hastanenin sahibiyim, korkmayın’ dedi. Kızımı sedyeyle içeri sokamadık, 10 dakika bekledik. O sırada Erol Vural’ı 30 defadan fazla aradım. Eşim de 16-17 kez aradı. Yaklaşık 1,5 saat sonra hastaneye geldiğinde kızımın kalbi durmuştu” ifadelerini kullandı.
Baba Yelboy, hastane müdürü olduğunu belirten Semiha Yavuz’un damadına boş bir kağıda imza attırmaya çalıştığını ve “‘İmza atmazsanız cenazeyi teslim etmeyiz dediler”şeklinde konuştu.
“Ameliyatı ben değil, Şaban Coşkun yaptı”
Hakkındaki suçlamaları reddeden doktor Erol Vural, ifadesinde 2015’teki ameliyat nedeniyle 2019’da geçici süreyle meslekten men cezası aldığını, bu cezanın 2024 Eylül’ünde sona erdiğini belirterek “Semanur Aydın 18 Aralık 2023’te tüp mide ameliyatı için geldi. Ameliyatı doktor Şaban Coşkun yaptı. Hastanın durumu iki gün boyunca normaldi, taburcu edildi. Daha sonra bulantı ve kusma şikayetleriyle hastaneye tekrar geldi. Gerekli tetkikler yapıldı. Ancak kendi isteğiyle hastaneden ayrıldı” dedi.
Vural, Semanur Aydın’ın daha sonra Arnavutköy Devlet Hastanesi’ne gittiğini, ardından Bağcılar’daki hastaneye yönlendirildiğini belirterek “Hastaneye geldiklerinde acil servisteki ekipten hastanın hayatını kaybettiğini öğrendim. Olayla ilgili suçlamaları kabul etmiyorum”ifadelerini kullandı.
Savcılık: 7 kişi hakkında 37 yıla kadar hapis istemi
Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı, doktor Erol Vural, hastane başhekimi Semiha Yavuz ve müdürü Mustafa Kazan’ın da aralarında bulunduğu 7 şüpheli hakkında hazırladığı fezlekeyi tamamladı.
Şüpheliler, “ihmali davranışla kasten adam öldürme, resmî belgede sahtecilik ve delil karartma” suçlarından 20 yıldan 37 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanacak.