DEMOKRAT GÜNDEM- Beyaz Saray’da gerçekleşen görüşmede Ortadoğu’daki gelişmeler masaya yatırılırken, Türkiye’nin bölgedeki rolü de konuşulanlar arasında yer aldı. Netanyahu’nun “Türkiye’yle çatışma istemiyoruz” açıklaması sonrası Trump, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile olan kişisel ilişkisine vurgu yapan çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

“TÜRKİYE’YLE SORUNUNUZU ÇÖZEBİLİRİM”
İsrail Başbakanı Netanyahu, Oval Ofis’teki açıklamasında Suriye’deki duruma değinerek bölgenin başka ülkelerin üssü haline gelmesini istemediklerini belirtti. Ancak bunu söylerken Türkiye ile bir çatışma istemediklerinin de altını çizdi: “Türkiye’yle çatışma istemiyoruz. Başkan Trump’ın Türkiye lideriyle çok iyi bir ilişkisi var. Bu çatışmayı çeşitli şekillerde nasıl önleyebileceğimizi görüştük. Türkiye’yle bu çatışmanın nasıl önlenebileceğini konuştuk. ABD başkanından daha iyi bir arabulucunun olduğunu düşünmüyorum.”
Bu açıklamaya karşılık Trump, Netanyahu’ya “Türkiye’yle ne sorununuz varsa çözebilirim… Tabii makul olmanız şartıyla… Makul olmanız lazım. Makul olmamız lazım” diyerek arabuluculuk teklifinde bulundu.
“ERDOĞAN GÜÇLÜ VE ZEKİ BİRİ”
Trump, bir gazetecinin Türkiye’nin Suriye’deki rolü hakkındaki sorusuna verdiği yanıtta, Erdoğan’la olan ilişkisini samimi bir dille anlattı: “Erdoğan adındaki bir adamla harika bir ilişkim var. Hiç duydunuz mu adını? Medyanın sinirleneceğini biliyorum, ‘Erdoğan’ı seviyormuş’ diyecekler, ama Erdoğan’ı seviyorum, o da beni seviyor. Hiç sorunumuz olmadı ve az şey atlatmadık kendisiyle. Ve hiç sorun yaşamadık.”
ABD Başkanı, Türk-Amerikan ilişkilerinde önemli bir kriz yaratan Rahip Brunson olayını da hatırlatarak, “Her zaman… Hatırlarsanız rahibimizi geri aldık Türkiye’den. Büyük olaydı o zamanlar” ifadelerini kullandı.
“SURİYE’NİN KONTROLÜNÜ ELE ALDIN”
Trump’ın açıklamasında en dikkat çeken bölüm ise Erdoğan’ın Suriye politikasına ilişkin yorumu oldu. ABD Başkanı, Erdoğan’a söylediği iddia ettiği sözleri şöyle aktardı: “Şunu da söylemem lazım. Ona dedim ki ‘Tebrikler… 2 bin yıldır kimsenin yapamadığını yaptın, Suriye’nin kontrolünü ele aldın.’ Başka isimlerle ama sonuçta aynı şey. ‘Hayır, hayır, hayır ben değildim’ dedi. Ben de, ‘Yok yok sendin, biliyorum. Ama öyle diyorsan öyle olsun’ dedim. Bunun üzerine, ‘Peki peki, belki biraz’ dedi.”
Trump, bu diyaloğun ardından Erdoğan hakkındaki değerlendirmesini şu sözlerle tamamladı: “Bakın, Erdoğan güçlü ve zeki biri. Kimsenin başaramadığı bir şeyi başardı. Hakkını vermeniz lazım.”
GAZZE VE İRAN KONUSU DA MASADAYDI
Görüşmede Ortadoğu’daki diğer kritik konular da ele alındı. Netanyahu, Gazze’deki rehine konusunu görüştüklerini belirterek bir anlaşma üzerinde çalıştıklarını söyledi. Trump ise Gazze’deki savaşın “çok uzak olmayan bir zamanda” sonlanacağını belirtti.
Trump ayrıca İran’la müzakerelerin devam ettiğini duyurarak, “İran’la doğrudan görüşüyoruz. Belki de harika olacak bir anlaşma yapılacak. Bu, İran için gerçekten harika olur, bunu söyleyebilirim. Cumartesi günü en üst düzeyde bir araya geleceğiz ve nasıl sonuçlanacağını göreceğiz” açıklamasında bulundu.
RAHİP BRUNSON KRİZİ
Haberde bahsedilen Rahip Brunson olayı, Türk-Amerikan ilişkilerinde önemli bir kriz noktasıydı. 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin ardından başlayan soruşturmalar kapsamında İzmir’de gözaltına alınan Amerikalı rahip Andrew Craig Brunson, 9 Aralık 2016’da tutuklanarak cezaevine gönderildi. “FETÖ” ve PKK’ya üye olmamakla birlikte “örgüt adına suç işlemek” ve “casusluk” suçlamalarıyla toplam 35 yıl hapsi istendi.
Bu dönemde Trump yönetiminin Türkiye’ye uyguladığı baskı, yaptırımlara kadar varırken, Brunson, 12 Ekim 2018’deki duruşma sonucunda tahliye edilerek aynı gün ülkesine döndü. Bu kriz, ABD’yle yaşanan siyasi gerilimin yanı sıra mali piyasalarda ciddi çalkantılara yol açmasıyla da hatırlanıyor. (Dış Haber Servisi)