Nöbetçi Eczaneler
İzmir’in içme suyu ihtiyacı Tahtalı, Balçova, Ürkmez, Güzelhisar, Gördes ve Alaçatı Kutlu Aktaş barajları ile yer altı kaynaklarından karşılanıyor. Doğa son uyarısını yapıyor” dedi.
İzmir’in içme suyu ihtiyacı Tahtalı, Balçova, Ürkmez, Güzelhisar, Gördes ve Alaçatı Kutlu Aktaş barajları ile yer altı kaynaklarından karşılanıyor. Ancak, bu yıl beklenen yağışların gerçekleşmemesi nedeniyle barajlardaki su seviyesi alarm verici seviyelere geriledi.
Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (İZSU) verilerine göre, kentin ana su kaynağı olan ve ihtiyacın yüzde 30’unu karşılayan Tahtalı Barajı’ndaki doluluk oranı geçen yıl aynı dönemde yüzde 32,14 iken, bu yıl yüzde 15,44’e düştü.
Diğer barajlarda da benzer bir durum söz konusu. Balçova Barajı’ndaki doluluk yüzde 69,97’den yüzde 36,81’e, Ürkmez Barajı’ndaki oran yüzde 41,78’den yüzde 27,28’e, Güzelhisar Barajı’nda yüzde 88,67’den yüzde 69,93’e, Gördes Barajı’nda ise yüzde 11,93’ten yüzde 6,10’a geriledi. Alaçatı Kutlu Aktaş Barajı’nda ise doluluk oranı yüzde 44,94’ten yüzde 20,76’ya düştü.
‘Yağmur beklentisi düşük’
Prof. Dr. Doğan Yaşar, bu yıl şubat ayının son yılların en soğuk dönemlerinden biri olduğunu belirterek, “Soğuk havalarda yağmur yağmaz. Barajlarımız, aralık, ocak ve şubat aylarında su toplar. Ancak bu yıl beklenen yağışlar gerçekleşmedi. Tahtalı Barajı’ndaki su seviyesi, geçen yıl aynı dönemde yüzde 32,14 iken, şu an yüzde 15,44. Bu, yaklaşık 55-60 milyon metreküp su kaybına işaret ediyor” dedi.
Yaşar, nisan ayından itibaren yağışların normale dönmesini beklediğini ancak bunun barajları doldurmaya yetmeyeceğini vurgulayarak, “Bu saatten sonra rekor yağış bile olsa Tahtalı Barajı’nın doluluk oranı en fazla yüzde 20’ye ulaşır. Ancak, büyük olasılıkla yaz aylarında yüzde 7 seviyelerine kadar düşecektir” ifadelerini kullandı.
Yer altı sularında büyük tehdit
Kuraklıkla birlikte yer altı sularının da hızla tükenmeye başladığını belirten Yaşar, “2000’li yıllarda Manisa’da kuyulardan 50 metreden su alırken, bugün 500 metre derinlikten su çekiyoruz. Bu da enerji maliyetlerini ciddi şekilde artırıyor” dedi.
Su krizine karşı acil önlemler alınması gerektiğini vurgulayan Yaşar, su yönetiminde uzmanların karar vermesi gerektiğini belirterek, “Su bilimi olan hidrojeoloji alanında uzman kişiler, su yönetiminde aktif rol almalı. Şirketlerde bu uzmanlar çalışmalı ve su kaynakları bilinçli bir şekilde kullanılmalı. Aksi halde, gelecekte su temini çok daha büyük bir problem haline gelebilir” uyarısında bulundu.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: Enflasyon beklentisi düştü