Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Yıkım gerginliği sonrası Yıldır’dan AK Parti’ye tepki: ‘Anayasa’dan muaf mısınız?’

İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Zafer Levent Yıldır, kaçak yapı yıkımları sırasında AK Partili bazı yöneticilerin yasal süreçlere engel olduğunu söyleyerek “Anayasa’nın çizgisine gelin” çağrısı yaptı.

İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Zafer Levent Yıldır, kaçak yapı

DEMOKRAT GÜNDEM- İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Zafer Levent Yıldır, kaçak yapı yıkımları sırasında yaşanan tartışmalara ilişkin yazılı basın açıklaması yaptı. Yıldır, bazı AK Partili yöneticilerin yıkım ekiplerinin önüne geçtiğini iddia ederek sert eleştirilerde bulundu.

ANAYASA VE SİYASİ PARTİLER KANUNU HATIRLATMASI

Yıldır, açıklamasına Anayasa’nın 68. maddesini hatırlatarak başladı. Bu maddeye göre siyasi partilerin tüzük ve programları ile eylemlerinin devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, insan haklarına, eşitlik ve hukuk devleti ilkelerine, millet egemenliğine, demokratik ve laik Cumhuriyet ilkelerine aykırı olamayacağı, sınıf veya zümre diktatörlüğünü ya da herhangi bir tür diktatörlüğü savunamayacağı ve suç işlenmesini teşvik edemeyeceği belirtiliyor.

Başkan Vekili, Siyasi Partiler Kanunu’nun 3. maddesine de atıfta bulunarak, siyasi partilerin “bir devlet ve toplum düzeni içinde ülkenin çağdaş medeniyet seviyesine ulaşması amacını güden” kuruluşlar olduğunu vurguladı.

Yıldır bu hatırlatmanın ardından, “O halde sormak istiyorum, AKP’de siyaset yapan bazı arkadaşlarımız bu kurallardan muaf mıdır?” diye sordu.

“MEŞRU ÇOĞUNLUĞA RAĞMEN DİRENİŞ”

Başkan Vekili Yıldır, meşru çoğunluğun temsilcileri olarak iktidar baskısına direnirken, bazı AK Partili yöneticilerin sit alanı olan kamu mülküne yapılan ruhsatsız yapının yıkılmasına direndiklerini öne sürdü.

“Bizler gençlerimizin, çocuklarımızın gelecek refahını sağlamak için her gün iktidar saldırılarının hedefi olurken, bazı AKP’li yöneticiler kaçak tarikat binaları yıkılmasın diyerek yasal yıkım ekiplerinin önüne set oluyorlar” ifadesini kullanan Yıldır, belediye ekiplerinin sağlam olmayan binaların tahliye ve yıkımını gerçekleştirmeye çalıştığını, vatandaşlara kira desteği ve kalacak yer desteği sağladıklarını belirtti.

Yıldır, buna karşın bazı AK Partili yöneticilerin “mahalle sakini bile olmayan üç beş provokatörle yıkım ekiplerinin önüne set olup kamu görevlilerini hedef gösterdiklerini” iddia etti.

KADİFEKALE, KARABAĞLAR, ATAMER

Başkan Vekili, söz konusu olayların son seçimlerde Türkiye’de en çok oyu alan CHP’nin kalesi İzmir’de yaşandığını söyleyerek, üç örnek verdi:

Kadifekale’de: Sit alanına yapılmış ve kamu mülkünün üstüne inşa edilmiş kaçak yapının yıkımı sırasında

Karabağlar’da: Kaçak tarikat binası mühürlenirken “ikinci Madımak olur” tehditleri eşliğinde

Atamer Mahallesi’nde: Tahliyesi ve yıkımı gereken binalarda

Yıldır, bu üç olayda da aynı AK Partili yöneticilerin sahne aldığını iddia etti.

“YANILSAMA İÇİNDELER”

Başkan Vekili, söz konusu kişilerin kanundan ve hukuktan muaf olmadıklarını ancak muaf oldukları gibi bir yanılsama içinde olduklarını savundu.

“O kişiler betona olan sevdasından gerek halk sağlığını tehdit eden her şeyin yanında, halk için olanın karşısında, kamunun karşısında, kamu gücünün karşısında, hukukun, adaletin karşısında” değerlendirmesini yapan Yıldır, AK Partili yöneticileri uyardı.

“ANAYASA’NIN ÇİZDİĞİ SINIRLARDA SİYASET YAPIN”

Yıldır açıklamasında şu çağrıda bulundu: “Bu yanılsama halinden çıkın! Anayasa’nın çizgisine gelin, Anayasa’nın size, bize ve herkese çizdiği sınırlarda siyaset yapın!”

Başkan Vekili sözlerini, “Unutmayın ki, binlerce canın enkaz altında kaldığı bir afet döneminde bile çadır satma derdine düşen bir zihniyetten bizim insanlık adına alabileceğimiz bir ders yoktur” ifadesiyle tamamladı.

İzmir’de kaçak yapı yıkımları konusunda İzmir Büyükşehir Belediyesi ile bazı AK Partili yöneticiler arasında yaşanan gerginlik, karşılıklı suçlamalara ve siyasi polemiklere sahne oluyor.

İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Sayın Zafer Levent Yıldır’ın gündeme ilişkin basın açıklaması:

Basına ve kamuoyuna 

Anayasa’nın 68. Maddesine göre “Siyasi partilerin tüzük ve programları ile eylemleri, devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, insan haklarına, eşitlik ve hukuk devleti ilkelerine, millet egemenliğine, demokratik ve laik Cumhuriyet ilkelerine aykırı olamaz; sınıf veya zümre diktatörlüğünü veya herhangi bir tür diktatörlüğü savunmayı ve yerleştirmeyi amaçlayamaz; suç işlenmesini teşvik edemez.”

Siyasi Partiler Kanunu’nun 3. Maddesine göre de siyasi partiler “bir devlet ve toplum düzeni içinde ülkenin çağdaş medeniyet seviyesine ulaşması amacını güden…” kuruluşlardır.

O halde sormak istiyorum, AKP’de siyaset yapan bazı arkadaşlarımız bu kurallardan muaf mıdır? 

Bizler, meşru çoğunluğun temsilcileri olarak iktidar baskısına direnirken, bir bakıyoruz bazı AKP’li yöneticiler sit alanı olan kamu mülküne yapılan ruhsatsız yapının yıkılmasına direniyorlar. 

Bizler gençlerimizin, çocuklarımızın gelecek refahını sağlamak için her gün iktidar saldırılarının hedefi olurken, bazı AKP’li yöneticiler kaçak tarikat binaları yıkılmasın diyerek yasal yıkım ekiplerinin önüne set oluyorlar. 

Bizler sağlam olmayan binaların tahliyesini ve yıkımını gerçekleştirmeye çalışırken, vatandaşa kira desteği, kalacak yer desteği sağlarken, bazı AKP’li yöneticiler mahalle sakini bile olmayan üç beş provokatörle yıkım ekiplerinin önüne set olup kamu görevlilerini hedef gösteriyorlar. 

Bunlar nerede mi oluyor, son seçimlere göre Türkiye’de en çok oyu olan CHP’nin kalesinde, İzmir’de oluyor;

İzmir’de Kadifekale sit alanına yapılmış, kamu mülkünün üstüne inşa edilmiş kaçak yapının yıkımında oluyor; 

Karabağlar’da kaçak tarikat binasını mühürlerken ikinci Madımak olur tehditleri eşliğinde oluyor;

Tahliyesi ve yıkımı gereken Atamer Mahallesi’nde oluyor ve her seferinde aynı AKP’li yöneticiler sahne alıyor… 

O kişiler kanundan, hukuktan muaf olmamasına rağmen muaf olduğu gibi bir yanılsama içindeler.

O kişiler betona olan sevdasından gerek halk sağlığını tehdit eden her şeyin yanında, halk için olanın karşısında, kamunun karşısında, kamu gücünün karşısında, hukukun, adaletin karşısında. 

Kendilerini uyarıyoruz. 

Bu yanılsama halinden çıkın! Anayasa’nın çizgisine gelin, anayasanın size, bize ve herkese çizdiği sınırlarda siyaset yapın!

Unutmayın ki, binlerce canın enkaz altında kaldığı bir afet döneminde bile çadır satma derdine düşen bir zihniyetten bizim insanlık adına alabileceğimiz bir ders yoktur.

Demokrat Gündem