0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İzmir Büyükşehir Belediyesi Mart ayı Meclis Toplantısı 3. Birleşimi CHP Grup Başkanvekili Mustafa Özuslu başkanlığında gerçekleşti. Mecliste AK Partili meclis üyeleri  1/5, 1/25 ve 1/100 binlik planlarla ilgili çelişki ve uyumsuzluğun kaldırılması talebi gündeme getirildi.

Mecliste ayrıca AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, Bayraklı’da belirlenen K sınırlarında gerçekleşecek olan yerinde dönüşüm çalışması ile depremde zarar gören binaların yeniden yapılmasına olanak sağlayan ve meclisten oy birliğiyle geçen plan notlarına karşı odaların dava açacağını iddia ederek, bu davalar ile bilirkişi heyetlerinin karşısında olacağını söyledi. Buna yanıt veren Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal, “Odaların karşısında duruş sergilemekle ilgili kendimizi bugünden kurgulamanın bir anlamı yok. Geçen hafta da odalarla bir araya geldik. Bugünden odaları karşımızda dava açacakmış gibi karşımıza alıp cephe açmanın çok yararlı olacağını düşünmüyorum. Belki de odalarımız dava açma sürecine girmeyeceklerdir” dedi.

DEMOKRAT GÜNDEM- Ahmed Adnan Saygun Kültür Merkezi’nde gerçekleşen İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinde konuşan AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız, Karabağlar ve Torbalı başta olmak üzere kentin birçok noktasında sorun yaratan 100 binlik ve 5 binlik planları arasındaki uyumsuzluk olduğunu belirterek, sıkıntının giderilmesi çağrısında bulundu.

HAKAN YILDIZ: BÖLGENİN PLANLANMASI ZORUNLU

AK Partili Hakan Yıldız, Torbalı Ayrancılar’da yaşanan planlarla ilgili durumları örnekleyerek, “100 binlik ve 25 bin uyumsuzluğunun yarattığı temel problem var. Torbalı’da. Bir önceki dönem AK Partili başkanımız vardı. Ayrancılar’da 1/100 binde de plan yapıyor, bir bölgeyi konuta açıyor. 5 binliği yok, binliği var. Burada tarla vasfından arsa vasfına dönüşünü yapıyor. Torbalı belediyesi de satıyor. Bizimkiler hata yaptı. Peki CHP’li belediye de satıyor. Bunu alan insanlar da var. Bölgenin konut ihtiyacı var, bölgenin planlanması zorunlu. Selçuk’a kadar İZBAN gelmiş. Peki ne yapıyoruz burada? Bakanlık ağaçlandırılacak alan diyor, revize  ediyor yüz binliği, buraları satın alanlar, bir sürü vatandaş bakanlığın kapısına dayanmış. Belediyenin arsa vasfındaki yerlerini satın aldım. Ama genişleme konut lekesi yok. Bakanlık görüş soruyor. Torbalı Belediyesi’nden gelen görüşte, buranın mağduriyet oluşmaması için yüz binlikte konut genişleme alanı olmasını uygun görüyor. Bakanlık büyükşehire diyor ki, Torbalı’nın da görüşü önemli. Burada bir mağduriyet oluşacak, geçmiş dönemde satış faaliyetleri var, sizin için de uygunsa yüz binlik leke var gelin halledelim diyor. Büyükşehir bir 100 binlik planlara açtığımız davalar var diyor. Bilirkişi bakanlık büyükşehirin dediğini harfiyen yerine getirmiştir diyor. Bilirkişi artık bu yüz binliği onaylayın derken ne hikmetse bilirkişiye aykırı davranmayalım diyoruz” diye konuştu.

YILDIZ: MAALESEF TOKİ ALERJİSİ OLUŞTU

AK Partili Hakan Yıldız, kentin nüfus yoğunluğunun artmasına paralel olarak kentin çevresinde uydu kentler inşa edilmesinin zorunluluk ve ihtiyaç haline geldiğini dile getirerek, 1/100 bin ve 1/25 binlik planlar arasında uyumun sağlanmasının kentin yararına olduğunu söyledi.

YILDIZ: 1/100 BİNE UYGUN 25 BİNLİK PLANLARI YAPMAK ZORUNDAYIZ

“TOKİ alerjisi oluştu maalesef, bunu da ortadan kaldırmamız lazım. Toki’nin orada yürüyen yüz binlikteki kentsel genişleme alanındaki davalarımız da sürüyor. Koruma havzası. Ki koruma havzası da kalmayan bir nokta. Şimdi bizim artık yakaladığımız bu meclis uyumunda, 45 madde geliyor sadece 2 tanesinde oy çokluğu var. Artık bu 25 bin ve 100 binlik çelişkileri kaldıralım. 1/100 bine uygun 25 binlik planları yapmak zorundayız. Kenti artık nüfus yoğunluğu bakımından daha az kat yüksekliği vererek planlayabiliriz. Ama bunu Bayraklı’da, Konak’ta yapamıyoruz. Gültepe’yi geçirdik. Dün oradaydım 2,5 emsal diyorum, vatandaş mutlu değil, yapılaşma o kadar kötü hale gelmiş ki. Kentin doğusunda, batısında düşük yoğunluklu yeni uydu kentler yapmamız lazım. Ulaşım ağlarını çevre ağlarıyla İZBAN ile buralara getirdik. Çevre yolu Çeşme’ye kadar geldi. Çocukken Çandarlı’ya gitmiştim, çekilmezdi. Çevre yolu ile ne kadar rahat. 100 binlik ve 25 binlik uyumda yakalayalım, yakaladığımız uyumu. Hepimiz bu davanın artık ortadan kalkmasını istiyoruz” şeklinde konuştu.

MUSTAFA ÖZUSLU, GENEL SEKRETERİN BİLGİ VERMESİNİ İSTEDİ

İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclisi Birinci Başkanvekili Mustafa Özuslu, AK Partili Yıldız’ın ilettiği konuyla ilgili büyükşehir belediyesi Genel Sekreteri Buğra Gökçe’den meclise bilgi vermesini istedi. Özuslu, “Sayın meclisimizin bu protokolle ilgili bilgilendirilmesi gerekir belki. Genel sekreterimizde mevcut bu bilgi. Kendisine bu protokolle ilgili meclisimize bilgi vermesini talep ediyorum” dedi.

BUĞRA GÖKÇE: 104 NOKTADA İTİRAZIMIZ VARDI, 4 NOKTADA MUTABAKAT SAĞLAMADIK

 Bunun üzerine söz alan İzmir Büyükşehir Belediyesi (İBB) Genel Sekreteri Buğra Gökçe, Bakanlıkla 1/100 binlik planlara 104 noktada itiraz ettiklerini, 4 noktada mutabakat sağlamadıklarını anlatarak, mutabakatın hayata geçmemesi nedeniyle dava açtıklarını ve davaların sürdüğünü söyledi.

GÖKÇE: BİZ DE İKİ PLAN ARASINDA UYUMSUZLUK İSTEMİYORUZ ANCAK…

İBB Genel Sekreteri Gökçe, şu bilgileri verdi: “Sayın Yıldız’ın bahsettiği protokol doğru. Benim başkanlık ettiğim daire başkanımız ve ilgili müdürlerimizin olduğu bir toplantı ile yapıldı. Bakanlığın yaptığı 100 binlik plana 104 noktada itirazımız vardı. 4 noktada mutabakat sağlamadık. Bakanlığımız sora bu 100 maddenin bir bölümünü yaptığı düzenlemelerde uygulamaya geçirmedi. Yani mutabakatı kısmen onayladı. Mutabakatın bir bölümü hayat bulmadı. Bunları tek tek Hakan beye takdim etmek isterim. Öyle olunca davalarımız devam etti. Üstüne bakanlık arkasından plan değişikliklerine ilave değişiklikler yapıldı. Mutabık olduğumuz maddeleri de ilave etti. Tabi ki biz buna uymak isteriz. Ama imzaladığımız şey muhatabımız tarafından tam olarak uygulanmayınca davalarımız sürdü. İlave değişikliklerle bazı bölgeler de imara açıldı. Herhangi bir iptal kararı yok. Torbalı bölgesinde bahsettiği alanlar da, bakanlık genel müdürü meslektaşım, orası hazine ve belediyenin ortak mülkiyetinde. Bakanlık da korunacak alan diye planladı. Bu kadar yoğun ağaçlık alanın imara açılması noktasında öteden beri onay vermiyoruz. Biz de her iki plan arasında uyumsuzluk olmasını istemiyoruz. Bürokrasinin hazır olduğunu bilmek mutluluk verici. Kısa sürede bir araya geliriz” açıklamasını yaptı.

NİLAY KÖKKILINÇ: YERELDE İKTİDARIN GÖRÜŞÜNE DİKKAT EDİLMESİ GEREKİR

CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, söz alarak, yerel yönetim reformunun yapılmasının şart olduğunu kaydederek, şu konuşmayı yaptı: “Genel sekreterimiz çok güzel bir duruma işaret etti. İptal davaları açmışlardı. Üniversitelerden bilirkişiler geldi. Güzelbahçe’de fundalık, makilik görünen yer esasında orman tarımı yapılan yerlerdi. 1/100 binlik planlarda buradaki orman tarımının ortadan kaldırıldığını söylediler bilirkişiler. 1 /100 binlik planda burada maden, su kaynağı varsa bunların gösterilmesi gerekiyor dedi bilirkişiler. Manisa, Kütahya ve İzmir aynı coğrafyada bulunuyor denilmişti. Halbuki her bir kent birbirinden çok farklı. 1/ 100 binlik plan iptal edildi. Genel sekreterimiz mutabakata vardık dedi. Çok değerli. Ama bunun uygulanması gerekir. Yereldeki iktidarın görüşüne dikkat edilmesi gerekir. Yani büyükşehir ilçe belediyelerinin, merkezi idare de büyükşehri belediyesinin görüşlerini kolaylaştıracak şekilde davranmalı. 1 /100 binlik planlara uyun demek, yereli yok saymak. İllerin görüşlerine göre de bakanlık en büyük planı yapacak. Burada önemli olan şey bakanlığın merkezi idarenin yerel yönetimlerin görüşlerini alacak şekilde çalışmasıdır. Biz burada gerçekten gelen önergeler üzerinde çalışıyoruz. Yaratıcı iş çok zor çıkıyor. Anayasa değişikliğinden bahsediyorsak yerel yönetimler yasasını da çıkarmamız gerekiyor. Yerel yönetim reformu getirmemiz gerekiyor. Vatandaş yararına yapılacak çalışma budur.”

ÖZGÜR HIZAL: İZMİR PLANSIZ BİR ŞEHİR

AK Parti Grup Sözcüsü Hakan Yıldız’ın yanı sıra AK Parti  Grup Başkanvekili Özgür Hızal da bir konuşma yaptı.

HIZAL: KİŞİYE-DURUMA ÖZEL DEĞİŞİKLİKLERLE BU ŞEHRİN ÖNÜ AÇILMAZ

İzmir’in plansız bir şehir olduğunu savunan Özgür Hızal, büyükşehir belediyesinin 1/100 bin ve 1/25 binlik planlar arasındaki uyumsuzluğu nedeniyle kente sorun yaşattığı, kentin önünün inatlaşılarak kesildiği iddialarında bulunarak, şunları söyledi:

“Ben meseleye çok teknik yaklaşmayacağım. İlkesel yaklaşmak istiyorum. Bir gün TOKİ kentsel dönüşüm adına Karabağlarda dönüşüm hamlesi yapmak istiyor. Bir davayla karşılaşıyor. Önü engelleniyor, bir dava açılıyor. Mesele yargı kararının ötesinde bunu daha önce de söylemiştim, esasında bilir kişi heyetinin vermiş olduğu bazı siyasal kararlar neticesinde bu şehrin önü kesiliyor ve inatlaşılıyor. İBB 100 binlik ve 25 binlik uyumsuzluk nedeniyle bu şehre sorunlar yaşattı mı? Yaşattı. Ama aynı büyükşehir belediyesi özel bir 25 bin değişikliği yaptı. Matematik köyünde, Selçuk’ta yaptı. Orada da bazı sorunlar vardı ama özel dönüşümler yaptı. Aynı büyükşehir belediyesi Belevi’de 100 binliğin değişmesi konusunda bakanlığa bir yazı gönderdi. İtiraz ettik. Burada siyasi bir niyet mi var dedik. İtiraz ettiniz ama bizce vardı. Komisyon üyesi olarak bunu reddettik ama bir vakadan bahsedeceğim. Önümüze bir fotoğraf geldi. Burası bomboş bir tarım arazisi, 2 yıl önce çekilmiş. Burası aynı alan. Burada bazı yapılar var. Hobi bahçeleri adı altında yapılmış yapılar var. Ruhsatlı değil, imar değişikliği yapılmamış. Orası Seferihisar. Orayı da Seferihisar Belediye Başkanı yönetiyor. 100 binliği 25 bine göre değiştirmiyorsunuz, sonra da tarım arazilerini koruyoruz diyorsunuz. Buyurun tarım arazileri nasıl korunuyor? 30 Ekim’de deprem sonrası mutabakat sağlandı. Biz bu mutabakatın devamını istiyoruz. Bayraklı’da 3 mahalle, Konak’ta 2, Karşıyaka’da 4 mahalle etrafında dönüp duruyoruz. Sıkılaştırılmış kat var, onu halledelim. Bu şehir plansız bir şehir. Bunu kabul edelim artık. Bu şehir plansız bir şehir. Bu şehrin plansız olmasının temel müsebbibi İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ilçe belediyeleri. Zaman içerisinde inatlaşmayla istediğinizde istediğiniz değişiklikleri yaparak, kişiye-duruma göre özel değişiklik yaparak bu şehrin önü açılmaz. Bugün K sınırları ile ilgili davalar açılacak. Gelin hep beraber odalara duruş gösterelim, bu şehrin önünü açmak için. 100, 25 binlik uyumsuzluğunun olduğu yerler varsa bunu çözelim.”

HIZAL: BİLİRKİŞİ HEYETİNİN KARŞISINDA DURMAZSANIZ….

AK Parti Grup Başkanvekili Özgür Hızal, Bayraklı’da belirlenen K sınırlarında gerçekleşecek olan yerinde dönüşüm çalışması ile depremde zarar gören binaların yeniden yapılmasına olanak sağlayan ve meclisten oy birliğiyle geçen plan notlarına karşı odaların dava açacağını iddia ederek, bu davalar ile bilirkişi heyetlerinin karşısında olacağını söyledi. Hızal, “K sınırları belirledik. Bayraklı’da geçirdik. İnsanlar tabut gibi evlerden kurtulmak istiyor. Temel görev yerel yöneticilere düşüyor. Ama 3 gün sonra odalar davalar açacak. Ben AK Parti Grup başkanvekili olarak o davaların karşısında duracağım. Bilirkişi heyetinin karşısında duracağım. Siz benim gibi duracaksanız samimiyetinize inanacağım. Durmazsanız samimiyetinize inanmayacağım” dedi.

NİLAY KÖKKILINÇ: MAHKEME VE BİLİRKİŞİYİ SAYMAMAK HUKUK ANLAYIŞINA YAKIŞAN BİR DURUM DEĞİL

AK Partili Hızal’a yanıt veren İBB CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç ise, “İzmir planlı bir kent. İmar komisyonu da plan yönetmelikleriyle çalışıyor. İzmir’e plansız kent demek çok haksızlık olur. 60’lı yıllardan bu yana gecekondulaşmaya izin verilmiş. Ondan sonra çıkarılan imar afları da bu yapıların yasal olmasına sebep olmuş. Kentsel dönüşüm yapmaya çalışıyoruz bugün. Vatandaşı kentsel dönüşüm yapmaktan uzaklaştırıyor. Hobi bahçeleri bakanlık yapı kayıt planlarını iptal etmedikçe yapılacak bir şey yok. Biz ülke olarak hukuka saygılı olmak zorundayız. Hukukun kararlarını uygulamak durumundayız. Bilirkişi hukuka ait bir müessese. Yargıç denetiminde çalışır bilirkişiler. Bilirkişinin verdiği rapor ve ona göre verilen mahkeme kararlarını saymamak, ithamlarda bulunmamak hukuk anlayışına yakışır bir durum değil. varsa HSYK’ya başvurulur, bilirkişi veya savcılarla ilgili. Bizim hukukumuz eksikleri var, iyileştirilmesi gerekir, tarafsız bir yargı olması gerektiği mutlaktır. Ama bilirkişiye ait bir itham varsa bu da büyükşehir meclisine ait değil” diye konuştu.

SERDAR SANDAL: ODALARA KARŞI KENDİMİZİ ŞİMDİDEN KURGULAMANIN ANLAMI YOK

Mecliste söz alan Bayraklı Belediyesi Başkanı Serdar Sandal da, odaların dava açacağı şeklindeki açıklamaların doğru olmadığını kaydederek, “Yurttaşlarımızın kalıcı konutlara geçmesiydi esas mesele. Asıl yük büyükşehirde olmak üzere çabalarıyla birlikte bugün bu kararı almış oluyoruz. Bu kararı bayraklı ve büyükşehir meclislerinde oy birliğiyle geçirdik. Tüm siyasi partilere ve yurttaşlara teşekkürü borç buluyorum. Odaların karşısında duruş sergilemekle ilgili kendimizi bugünden kurgulamanın bir anlamı yok. Geçen hafta da odalarla bir araya geldik. Bugünden odaları karşımızda dava açacakmış gibi karşımıza alıp cephe açmanın çok yararlı olacağını düşünmüyorum. Belki de odalarımız dava açma sürecine girmeyeceklerdir. Ama odaların bilgi almaları, tedbir almalarından daha doğal bir durum yok. Umuyorum ki askı sürecinde de sıkıntı yaşamadan, yurttaşların daha büyük sorunları var. Yurttaşlarımızın yanlarında duracağımızı buradan beyan ediyorum” ifadelerini kullandı.

MUSTAFA ÖZUSLU: ANAHTAR TESLİM KENTSEL DÖNÜŞÜM MODELİ İÇİN…

CHP Grup Başkanvekili Mustafa Özuslu da mecliste bir konuşma yaptı. Özuslu, İBB Başkanı Tunç Soyer’in İzmir’in daha yaşanabilir ve güzel bir kent olması için büyük çaba harcadığını dile getirdi.

ÖZUSLU: SAYIN SOYER, ‘ALLAH BİZİ AFFETSİN’ DEMEMEK İÇİN UĞRAŞIYOR

Mustafa Özuslu, şu açıklamayı yaptı: “Gösterilen hassasiyet daha yaşanabilir ve daha güzel bir İzmir için son derece sevindirici. Sayın Soyer de aynı şeyi istiyor ki, yapı stoğu bitsin, İzmir’de gerçekten yerinde anahtar teslim kentsel dönüşüm modeli yani İzmir modeli hayata geçsin, her vatandaşımız kendi büyüdüğü mahallede evini değiştirerek daha yaşanabilir, temel ihtiyaçları karşılanmış insan gibi bir kentte yaşama hakkını elde etmiş olsun. Kendi sahip olduğu hakkından hukukundan da bir şey gasp edilmemiş. Sizi bu tarafa götürelim, buralara villa yapalım diye bir kentsel dönüşüm modeli uygulanmadan, yapı stoğunu değiştirerek başka bir İzmir mümkün hayaliyle uğraşan. Ama bu iki yıl içinde başımıza gelmeyen kalmadığı için, Allah bizi bu felaketlerle sınayarak, dercesine test etti. Buradan alnının akıyla çıktığımız için. Yarın bin 700 konutun temel atma töreni yapılacaktır. Örnekköy gibi bir Roman mahallesinde hayat bulacaktır. İşte Ege Mahallesi’nde de iş yürüyor. Bu model giderek yaygınlaşacak. Bu iktidarlar geçici. Bıraktığımızda Sayın Soyer, Allah bizi affetsin dememek için çaba sarf ediyor. Ne yaptın sen, nasıl bir kent bıraktın lafını duymamak için kendine ve İzmirlilere karşı sorumluluğunu yerine getirmek için uğraşıyor. Bu şehri beraber güzelleştireceksek, zaten bunun için varız, herkesin de emeği olacak. Hobi bahçelerini evet yıkalım. Beni üzen şey Özgür Beyin memleketi Uzungöl. Çok bilirim, on sene yaşadım oralarda. Şimdiki halini ne olur görmeyin! İstanbul’a gittiğimde üzerime geliyor o yapılar. Allah bizi affetsin, hayatımda gördüğüm en büyük özeleştiri, sayın Cumhurbaşkanının öz eleştirisidir. Baktığı o görüntüden memnun olmadı arkadaşlar.”