Santorini çevresinde meydana gelen 500’den fazla depremin ardından bilim insanları, bölgedeki durumu yakından takip ediyor. Bu depremlerin volkanik kökenli olduğu belirtilirken, hareketliliğin uzun süre devam edebileceği ifade ediliyor.
Amorgos fayı tetiklenirse büyük tehlike kapıda
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Jeofizik Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hamdi Alkan, “Şu ana kadar yaşanan depremler 5.1 büyüklüğüne ulaştı ve hareketlilik sürüyor. Bu depremlerin volkanizmayla ilişkili olduğunu açıkça söyleyebiliriz” dedi. Alkan, Amorgos fayının tetiklenmesi durumunda 7’den büyük bir deprem ve tsunami riski oluşabileceğine dikkat çekti.
Afrika plakasının kuzeye doğru hareketinin, Amorgos fay hattında biriken enerjiyi artırdığını vurgulayan Alkan, “1950’li yıllarda bölgede 7’den büyük bir deprem yaşandı. Benzer bir depremin İzmir ve çevresi için büyük bir tsunamiye yol açabileceğini göz ardı etmemeliyiz” ifadelerini kullandı.
Türkiye’de tsunami riski var mı?
Tsunami tehlikesinin yalnızca okyanuslara özgü olmadığını belirten uzmanlar, Ege ve Akdeniz kıyılarının da bu risk altında olduğunu söylüyor. Özellikle İzmir, Muğla ve Çanakkale gibi sahil kentlerinin büyük dalgalarla karşılaşabileceği ifade ediliyor.
Doç. Dr. Alkan, “2020’de İzmir’de yaşanan deprem sonrası küçük çaplı bir tsunami meydana gelmişti. Benzer bir senaryonun daha büyük ölçekte yaşanması mümkündür” diyerek yetkilileri uyardı.
Uzmanlardan kritik uyarı: Önlem alınmalı
Bilim insanları, Türkiye’nin kıyı bölgelerinde tsunami ve büyük depreme karşı hazırlık yapılması gerektiği konusunda uyarılarda bulunuyor. Alkan, “Önleyici tedbirler alınmazsa muhtemel can ve mal kaybı çok yüksek olabilir. Devletimizin ve ilgili kurumların bu konuda daha fazla önlem alması hayati önem taşıyor” dedi.
Olası bir felaketin önüne geçmek için uzmanlar, erken uyarı sistemlerinin güçlendirilmesi ve halkın bilinçlendirilmesi gerektiğini vurguluyor.