0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

DEMOKRAT GÜNDEM- HABER MERKEZİ- EMİN ŞANLI- 2022 yılında uygulamaya koyulan kira oranlarına yüzde 25 zam sınırı bir yıl uzatıldı. Meclis’e sunulması beklenen ‘Kira Kanunu’ taslağına göre ev sahipleri, fahiş kira istemesi durumunda hapis cezası ile karşı karşıya kalabilecek.

HAKAN AKÇAM: KİMSENİN YARARINA OLMAZ

ATEM Başkanı Hakan Akçam, kira artışlarına uygulanan yüzde 25 zam sınırının bir yıl daha uzatılmasının kimsenin yararına olmayacağını söyledi.

ATEM Başkanı Akçam, “Yüzde 25 artışın tekrar yenilenmesi, mal sahipleri tarafından kiraya başlangıcın yüksek olmasına sebep olur. Haricinde de yüzde 25’in yükseltilmesiyle ya da tekrar devam edilmesiyle ilgili, ilk dönemde birkaç ay daire sahipleri uygular gibi oldu ancak sonrasında tekrar baktılar ki enflasyonun çok aşağısında bir artış. Çok ilgi görmedi.

Farklı farklı yöntemlerle ilerlemeye başladılar. Kendi aralarında ikinci bir kontrat yaptılar. Mal sahibi, kiracı ilişkileri bozuldu. Yüz yüze konuşarak daha da yüksek kiralarla oturmalarını söylediler. Kiracıları taciz ettiler gibi farklı olaylar çıktı. Yani biz sektör temsilcileri olarak sektör içerisinde birileri olarak tekrar arttırılmasını, tekrar devam etmesini çok isteyen taraf değiliz” dedi.

PİYASAYI BULANDIRIR

ATEM BAŞKANI Akçam, kira oranlarına yüzde 25 zam sınırının uzatılmasının piyasayı biraz daha bulandıracağını belirtti.

Hakan Akçam, “Fahiş kiralarla ilgili bir kere fahiş kiranın içerisine Ticaret Bakanlığı’nın fahiş kira mevzuatının içerisine konutlarda kiraya veren kişinin fahiş kira işleminin içine girdiğine dair bir uygulama yapması gerekiyor.

Bununla ilgili bir çalışma yapılıp Ticaret Bakanlığı da nasıl bir marketteki veya farklı bir meslek grubundaki satışları yukarıya doğru yapan kişilere cezai müeyyide uygulanıyorsa kiralık dairede de kirasını normal değerinin çok üstüne isteyen veya kiraya veren kişileri de Ticaret Bakanlığı’nın fahiş kira mevzuatının içine sokarak cezai müeyyide uygulanması sağlanmalı” ifadelerini kullandı.

SERBEST PİYASA VAR

Serbest piyasanın önemini vurgulayan ATEM Başkanı Hakan Akçam, “Serbest bir piyasa var. Vatandaş evini kiraya da verebilir. Dilediği rakama da satabilir. Serbest piyasanın içerisine bence kiralık konut sahiplerinin yaptığı hareketler de alınmalı.

Ticaret Bakanlığı bununla ilgili bir denetim mekanizması kurmalı. Lokasyona göre kira fiyatı belirleme kurulu oluşturulmalı. Bu da Emlakçılar Odası, Ticaret Bakanlığı, ilgili yerel yönetimler, belediyeler ve bu değerleme firmaları beraber ortak bir kurul oluşturmalı.

YATIRIM ARACI OLARAK KULLANDIRMAMAK İÇİN CAYDIRICI VERGİLER GETİRİLMELİ

ATEM Başkanı Akçam, konutların barınma ihtiyacı dışında kullanılmaması için caydırıcı vergiler gelmesi gerektiğini belirtti.

Hakan Akçam, “Vatandaş, tapu dairesine bunu sunmayınca, raporu kiralık veya satılık tarafında işlem yapamaması lazım. İki dairesi olan kişilere de üçüncü konutu aldığı vakit, ciddi bir kiradan kaynaklı vergi getirilmeli. Yani öyle bir vergi olmalı ki vatandaşın konutu, barınma ihtiyacının dışında yatırım aracını kullandırmamak için caydırıcı vergiler getirilmeli diye düşünüyorum” diyerek konuşmalarını sürdürdü.

BİR ADALETSİZLİK VAR

Başkan Akçam, ev sahibinin de haklı olduğunu ve adaletsizlik olduğunu ifade etti.

Hakan Akçam, “Konu ev sahibi değil. Konu ikisinin arasındaki adalet. Yani ev sahibi de haklı. Niye haklı? Vatandaş kendi 2 milyonluk bir konutunda Bin 500 lira kirayla oturan olduğunda uygun oturmuş olacak. Bir adaletsizlik var.

Burada da mal sahibi kendi konutunu normal piyasada 7-10 bin liraya verecek olurken bin 500 liraya da kiracı oturması çok adalet değil. Diğer taraftan da bin 500 lirada oturan vatandaşın, kiracının mal sahibi tarafından taciz edilerek 8-10 lira çıkarılması bunun ödeme güçlüğünü ortaya çıkaracak. O ödeyemeyecek. Yine itilafa düşülüyor” açıklamalarında bulundu.

DENETİM MEKANİZMASI OLMASI LAZIM

ATEM Başkanı Hakan Akçam konuşmalarını, “1 Eylül 2023 tarihinden itibaren ara buluculuk sistemi devreye girecek. Bu biraz sakinleştirir diye düşünüyorum. Orada uygulanacak sistem her iki tarafı da koruyarak yapılacak bir sistem. Yani kira bedelinin 8-10 bin arası olan bir bölgede 10-15 bin istenilmesine engel olunması lazım.

Diğer taraftan da bin 500 liraya oturan kişiyi de normal güncel fiyata yakın bir rakama getirilerek o şekilde yenilenmesi lazım diye düşünüyorum. Her iki tarafa da adaletli bir sistem, öyle bir denetim mekanizması olması lazım” diyerek sonlandırdı.

MURAT FATİH ÜLKÜ: ANAYASAYA AYKIRI

Avukat Murat Fatih Ülkü, ev sahiplerinin fahiş fiyat arttırımı yapması durumunda 1 ile 3 yıl arası hapis ceza alması yönündeki yasa teklifi ile ilgili anayasaya aykırılık taşıdığını ifade etti.

Avukat Ülkü, “Gerek Anayasa’nın 35’inci maddesi mülkiyet hakkı gerek Anayasa’nın 48’inci maddesi çalışma ve sözleşme özgürlüğüne aykırı olur.

Sebebi de sonuç olarak kişilerin mülkiyet hakkını hukuk devleti sınırları içinde özgürce kullanabileceklerine dair Anayasa’daki temel ilke ve her sözleşme kurullarının kurulmasındaki sözleşme özgürlüğü, devletin getirilen sınırlara uyulmaması durumunda bir ceza mahkûmiyet hükmü verilmesine yönelik yasa yapamayacağı anlamına gelir.

Dolayısıyla böyle bir düzenleme anayasaya aykırı olur. Özellikle bizim ülkemizde de serbest piyasa ekonomisinin kabul edildiği düşünülürse, bir yandan mülk sahiplerine kira sınırı koyup bir yandan da bunu ihlal ettiğinde hapis cezasıyla karşı karşıya kalacaksın diye bir ceza hükmü yaratmak, Anayasa’ya aykırı olur” dedi.

SİYASETEN BECERİLEMEYEN KONULARI HUKUK SOPASIYLA DÜZELTMEYE KALKMAK SONUÇ VERMEZ

Avukat Murat Ülkü, kira artışlarına yönelik gelmesi beklenen yeni düzenlemenin Anayasa Mahkemesi’nden dönebileceğini belirterek önemli olan konunun ekonomiyi düzeltmek olduğunu vurguladı.

Ülkü, “Burada önemli olan konu ekonomiyi düzeltmek. Konut arzı ve talep piyasasında gerekli hamleleri yapabilmektir. Siyaseten becerilemeyen konuların hukuk sopasıyla düzeltmeye kalkmak beklendiği gibi sonuç vermediği gibi Anayasa Mahkemesi’nden de dönebilir.

Siyaseten çözmediğiniz bir işi. Ekonomik olarak hukukta çözmeniz, hukuku alet olarak kullanarak çözmeye çalışmak istediğiniz sonuçları vermez ve Anayasa mahkemesinden de döner” şeklinde konuştu.