Karşıyaka'da iklim eylem planı dönemi… Başkan Tugay: 'Kimse ben tek başına bir şeyi değiştiremem demesin!'

Karşıyaka Belediyesi Sürdürülebilir Enerji ve İklim Eylem Planı Tanıtım Toplantısı’nda konuşan Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, herbirimiz ‘ben ne yapabilirim ki?’ diye düşünüyoruz. Bu sorunun bizi hapsettiği zindandan kurtulmak zorundayız. Kimse ben tek başına birşeyi değiştiremem demesin. Günün içinde alacağınız küçük önlemler, enerji-atık tasarrufu gibi, gereksiz tüketilen her şey için söylüyorum, sadece şu salondaki insanlar, sizler birşeyler yaparsanız, bu bile fark yaratır” dedi.

DEMOKRAT GÜNDEM- Karşıyaka Belediyesi Zübeyde Hanım Nikah Sarayı toplantı salonunda gerçekleşen toplantıda konuşan Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemi Tugay, iklim değişikliğinin yarattığı sorunların artık günlük yaşamın bir parçası olduğunu ve bu sonuçların yaşanmasında herkesin sorumluluğu olduğunu belirtti.

Bilinçli olunması ve günlük yaşamdan başlayarak tedbirler alınması gerektiğini kaydeden Başkan Cemil Tugay, “İklim konusunda mutlaka bilgi sahibi ve bilinçli olun. Küçümsememelisiniz. Kimsenin küçümsemesine izin vermemelisiniz. Sorumluluğumuz var. Hiçkimse bu sorundan ari değil. Bu günah şu anda yaşayan nesle ait bir günah. Dünyanın bu hale gelmesinin sorumlusu özellikle son 50 yılda yaşayan insanlar” dedi.

KİMSE BU SORUNUN DIŞINA KENDİNİ ALAMAZ, BÖYLE BİR HAKKI, LÜKSÜ YOK

Başkan Tugay bireysel ve toplumsal farkındalığın önemine dikkat çekerek, “Sorumsuzca tüketimi, çevre sorunlarını görmezden gelmeleri. Herkes günahını görmek ve gereğini yerine getirmek zorunda. Kendi yarattığımız tahribatı durdurmak ve en azından onarmak zorundayız. Bunu kamu kurumlarında ziyade toplumsal bilinç çözer. Bisiklet sadece romantik bir ulaşım aracı mıdır? Hiç mi kullanamayız, bu kadar mı uzağız? Birbirimize telkinde bulunmak zorundayız. Bazı insanlar tabiki belediye başkanları, kamusal görev yapanlar daha fazla sorumlu. Daha etkili adımlar atabiliriz. Ama hiç kimse bu sorumluluğun dışına kendini alamaz, böyle bir hakkı, lüksü yok. Lütfen katılın. Bunu hep beraber başaralım. Karşıyaka’dan herkese mesaj verdiğimiz bir kararlılık gösterelim” çağrısında bulundu.

‘BEN NE YAPABİLİRİM Kİ?’ DİYE DÜŞÜNMEYELİM

“Nasıl bir plan olduğunu ve neler yapacağımızı anlatmak istedik. Bir felaketin tam ortasındayız, içindeyiz. Belirtilerini sürekli yaşıyoruz. Artık bu gerçekliğin kimsenin farkında olmama lüksü olmadığını düşünmüyorum. Farkına varmak zorundayız. Hepimizin etkilerini hissettirecek ama çocuklarımızın ölmesine, yokolmasına neden olacak bir iklim kriziyle karşı karşıya bütün dünya” diyen Başkan Cemil Tugay, “Biz gelişmekte olan bir ülkeyiz. Yetersiz bir ülkeyiz gibi bir psikolojimiz de var. İzmir’iz. Bizim zaten ağır sorunlarımız var işte. Karşıyaka’yız, ne olacak ki 350 bin kişilik bir ilçe burası. Bir mahalle, sokak, bina, o binada yaşayan bir aile, o ailenin bir ferdi olarak herbirimiz ‘ben ne yapabilirim ki?’ diye düşünüyoruz. Bu sorunun bizi hapsettiği zindandan kurtulmak zorundayız. Kendimizi bu sorunun cevabına esir etmemek zorundayız. Buradan çıkarken aklınızda kalmasını rica edeceğim tek konu bu; her bir bireyin çaba göstermesi gereken bir konu, sorumluluk. Bunun ölçeğini tartışmayalım. Kimse ben tek başına birşeyi değiştiremem demesin. Günün içinde alacağınız küçük önlemler, enerji-atık tasarrufu gibi, gereksiz tüketilen her şey için söylüyorum, sadece şu salondaki insanlar, sizler birşeyler yaparsanız, bu bile fark yaratır” diye konuştu.

BU KONUYU CİDDİYE ALMAMIZ GEREKEN KONULAR ARASINDA BİRİNCİ SIRAYA KOYDUK

Konuşmasına, “Ben açıkçası kendimi mutlu hissetmiyorum. Çünkü kötü ve sıkıntılı bir konuyu konuşuyoruz. Arkadaşlarımız gerçekten çok özel bir çalışma yaptılar. İlk kez bir ilçe belediyesi TMMOB Çevre Mühendisleri Odası gibi yetkin bir kamu kurumu ile yetkin akademisyenlerin kurduğu özel sektör kuruluşuyla çalışma yapıyor. Bir yıl içerisinde 30 çalıştay yaptık. Bilim kurulu oluşturduk. Eylem planı yaptık. Bildiğim kadarıyla Türkiye’de bir ilk oldu. Biraz açıkçası bürokratik bakış açısıyla yapılan çalışmalardı bunlar. Oysa biz iklim ve çevre sorununu çok ağır bir sorun olduğunu, yakın gelecekte hepimizin hayatını tehdit eder hale gelecek sorun olduğunun bilinciyle, bu konuyu ciddiye almamız gereken konular arasında hiç düşünmeden birinci sıraya koyduk. Sessiz sedasız bir taraftan önlem almaya çalışırken, diğer taraftan sürdürülebilir bir eylem planı ile ortaya bir mücadele koymamız gerektiğinin farkına vardık. Büyükşehir belediyesi ile uyum içindeyiz. Duyarlı başkanımızın işbirliğiyle bu süreci olgunlaştırıp bir noktaya geldik” şeklinde başlayan Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, yaptıkları çalışmalar hakkında da bilgiler verdi.

ÇEVRE YOLUNUN ETRAFINA KAÇAK AĞAÇ DİKTİK VE…

Başkan Tugay, şunları söyledi: “Yüzde 54 karbon komisyonunun sorumlusu Karşıyaka’da araçlar. Yüzde 40 evlerde kullandığımız ısıtma, soğutma amaçlı sistemler. Yüzde 6 atıklarımız. Attığımız çöplerin ürettiği metan ve diğer gazlar küresel karbon emisyonuna katkıda bulunuyor. Karşıyaka’nın tüm İzmir’deki payı ise yüzde 9.5. Herşeyiyle övündüğümüz bir kentiz. Madem öyleyiz. Bunun gereğini yerine getireceğiz. İzmir ve Türkiye için belediye ve toplumsal duyarlılık anlamında örnek olacağız. Karbon emisyonunun dışında şehirlerimizin bir ısı kaynağı olduğunu bilmeliyiz. Kentsel ısı adası diye bir şey var. Kentlerimizde bazı alanlar adeta güneşin ışığını daha fazla çeken, tutan ve yayan etki gösteriyorlar. Buna deniyor. Bir kentin ısı haritasını uydudan yapılan gözlem ve ölçümlerle herkes görebiliyor. İzmir Çevre yolunun en fazla ısı yayan yer olduğunu gördük. Çıplak toprak alanların daha fazla ısı emdiğini ve daha sıcak olduğunu gördük. Halı sahaların birer ısım makinesi gibi çalıştığını gördük. Bununla mücadele için yapacağımız çalışmalar var tabi. Tabiki ağaçlandırma. Bilinçli yaklaşırsak ısı üreten her yerde gölge sağlayarak ısınmanın azalmasını sağlayabiliriz. Karayollarının mücavir alanı içinde kalan yerlere birkaç ay içinde kaçak biçimde ağaç diktik. Gizlice ağaç diktik. Karayolları aradı, bizden izin almadan nasıl yaparsınız dediler, diktik, isterseniz sökelim dedik. Binlerce çam ağacı diktik. Şu anda otoyolun kenarında onlar var. Hiç ağaç olmayan yere kent ormanı çalışması da yapıyoruz. 30 bin civarında belki 40 bine ulaşan ağaç dikeceğiz 250 dönümlük alana. Bu ve benzer önlemlerle kentsel ısı adası etkisini azaltmak da önemli.

PARİS ANLAŞMASINI UNUTUN, GEÇERSİZ BU

Paris Anlaşması’nın da artık geçerli olmadığını anlatan Başkan Tugay, “Kendi yaptığımız eylem planı bile yeterli değil. Paris anlaşması dünyanın ısınması durursa, sorunu çözebiliriz diyorduk. Bu yıl BM’nin alt birimi olan IPCC raporunda, Paris Anlaşması’nı unutun, geçersiz bu. Artık zamanımız yok. 2030 yıl. Dünyanın ısınması durmamışsa artık geri dönüşsüz bir noktadayız. Bunu dünyada kim ciddiye almayabilir gerçekten bilmiyorum. Belediyeler, kamu kurumları, devlet kararlar alıp bazı şeyleri değiştirmeye çalışacak. İnsanların bilinçlendirilmesiyle ilgili yapılacak çalışmalar en önemli hedef bence” dedi.

NEDEN PLASTİK POŞET KULLANMADA BU KADAR ISRARCIYIZ?

Açıklamalarını, “Kullandığımız enerji ne yazık ki büyük oranda termik santraller başta olmak üzere karbon emisyonunu arttıran tesislerle sağlanıyor. Elektrik enerjisi en çok. Elektrik temiz enerji ama üretiminde kullanılan yöntemler kirli olduğu için her gereksiz elektrik aynı zamanda bize iklim ve çevre sorunu, kirli hava olarak dönüyor. Soma termik santralinin yanından her geçtiğimde bacasından anormal duman çıkıyor” şeklinde sürdüren Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay, “Karşıyaka ilçeler arasında en fazla güneş enerjisinden üreten ilçe konumunda. Attığımız her atık önemli. Akdeniz bir plastik çorbasına dönmek üzere. Denizlere atılan atıkların yüzde 95’i plastik. Yok olmuyor. Mikro plastiğe dönüşüyor, varlığını devam ettiriyor, yok olmuyor. Ama biz nedense plastik şişeden su içmekten plastik poşet kullanmada çok ısrarcıyız. Yokolmayan birşey. Su gerçekten plastik şişeden mi içilmek zorunda. Bir bez poşet taşımak yanımızda taşımak çok mu zor? Bunu birbirimize anlatmamız çok mu zor. Bez torba aldım geçenlerde 1,5 lira idi. Plastik poşet 25 kuruş. O bez poşeti alıp 50 alışverişte onu rahatlıkla kullanabilirim. İnsanları eğitmek dışında biz bu eylem planına ne yazabiliriz ki? Hepimizin gündelik yaşamında değiştirmesi gereken bir gerçek. Geçen yıl Akdeniz’i en fazla kirleten ülke Türkiye Cumhuriyeti. Bütün Akdeniz ülkelerini düşünün, Kuzey Afrika dahil. Hepsinin içinde birinci sıradayız. Atatürk’ün kurduğu ülkenin insanları böyle insanlar mı? Dünyadaki yerimiz bu olmalı? Bunlarla yüzleşmezsek bunları çözemeyiz. Ben Türk milletinin duyarlılığına çok inanıyorum. Nerede haksızlık, yanlış görsek müdahale ederiz. Peki sorun ne? Sorun, bilinç. Bize bir şey öğrenmeden, dinlemeden, anlamadan kendi başımıza kanaat geliştirebilirsiniz diye bir şey öğretildi. Ne oluyor ya? Nerede bilim insanlarının sözleri? Niye dinlemiyoruz onları?” diye sordu.

AHMET AKIN: AB YEŞİL MUTABAKATI ÇOK ÖNEMSİYORUZ VE CHP OLARAK  

Başkan Tugay’ın ardından zoom bağlantısıyla lansman toplantısına katılan CHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın, “CHP’li belediyeler bu konuda da öncü konumda. Türkiye –mış gibi bir yönetimle idare ediliyor. İktidarın bu konuda zaafiyeti söz konusu. Belediyelerimizin bu kadar aktif olması gurur kaynağı. Yerel yönetimlerin payı iklim planında çok önemli. İklim raporunda Akdeniz havzasının Avrupa’da iklim değişikliğinden en çok etkilenen bölgelerden biri olarak ilan edildi. Bir yönetim sisteminin değişmesi gerektiği, bu konuyla ilgili bir planın olması gerektiği belirtildi. CHP olarak ülkemizin 100 yılı için çalışma yapıyoruz. Yeşil mutabakatı çok önemsiyoruz. AB mutabakatı ülkemizin geleceğidir. Bu çalışmayı bitirdik. Türkiye’deki büyükelçilerle paylaştık. Türkiye’ye özgün yeşil mutabakatı biz yapacağız diyoruz. Yeşil ekonomi eksenli yeni bir çalışma da yürütüyoruz. Bunun için yerel yönetimlerin katkıları, çabaları, inançları bizleri çok mutlu ediyor. Tüm yapı ve işleyişi gözden geçireceğimizi söylüyoruz. Enerji verimliliğini kesinlikle çok önemsiyoruz. En temiz enerji kaynağı enerji verimliliğidir. Yenilenebilir enerjide, güneş en başta olmak üzere enerji politikalarımızın odağında. Bu alandaki yatırımları hızlandıracak politikaları hızlandırıyoruz. Güneş ve rüzgar santrallerini önemsiyoruz. Enerji kooperatiflerinin önünü iktidar kısa süre önce kapattı. Bununla ilgili olarak da mücadele ediyoruz. Artık Türkiye'nin düşük karbonlu kalkınma stratejisi hazırlaması gerekiyor. ” değerlendirmelerini yaptı.

HELİL İNAN KINAY: BU ÇALIŞMA ÇOK DEĞERLİ

Toplantıda ilk sözü alan TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Helil İnan Kınay, “İnsanın doğayla yürüttüğü iktidar savaşında daha iyi, daha kolay gibi daha çok anlayışının getirdiği çevresel sorunlarla karşı karşıyayız. Bu görüntüler bize uzak görüntüler değil. Yaşamımızın her alanında, evimizin içinde, ailemizde sonuçlarını çok ağır bedellerle ödüyoruz. Felaketin tam içinde olduğumuz bir süreçteyiz. Politika ve kararlarımızın sebep olduğu sürecin içerisindeyiz. İklim felaketiyle ilgili süreçlerde felaketin kendisini yaşadığımızı planların, hedeflerin, eylemlerin, farkındalıkların çoktan uygulamaya geçmiş olması gerekiyordu. Kentlerimizde iyileştirme, düzeltme, bundan sonrası için uyum içinde yaşamını sürdürebilme ve dirençli olmak için acil yapılması gerekenler var. Karşıyaka Belediyesi ile imzaladığımız protokolle, sağlıklı-sürdürülebilir-eşit-adil-ulaşılabilir yaşam mücadelesinde İBB ve tüm ilçe belediyeleriyle birlikte kendi payına düşeni yapma inancıyla biraraya geldik. Bu çalışma plandan çok eyleme geçmeli. Belediyenin tüm birimleri, çalışanlarının sorunun ve çözümün parçası olduğu inancındayız. Bir yılı aşkın süredir çeşitli toplantılar, bilgi paylaşımında bulunduk. Sadece bir plan hazırlamadık, bir yöntem çalışması yaptık, birlikte değerlendirdik. Ne yapılacağına birlikte karar verdik. Burada atılan her imzanın, her bir cümlenin kelimenin üzerinden defalarca geçtik. Bizler oda olarak Türkiye’de ilk kez bir meslek odası ve yerel yönetim ile işbirliği yaptık. Belediyenin plan kararlarından ulaşımına kadar her noktadaki detayları birlikte değerlendirdik. Bu çalışma çok değerli. Sadece söz değil sözün eyleme geçme noktasında çok önemli bir başlangıç. Bu eylemin devam edeceğine inanıyoruz. Destekçisi, paydaşı ve takipçisi olacağız. Sorunları yaratan politikaların yanlışlığından başlayarak yaşanabilir bir dünya için mücadelemize kararlılıkla devam edeceğiz” şekilnde bir konuşma yaptı.

BÜLENT AR: BU ÇALIŞMALARIN ÖNÜNÜN AÇILMASI ÇOK ÖNEMLİ

Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği adına konuşan Bülent Ar: “Son iki yıldır hayatımızı alt üst eden pandemiyle birlikte iklim değişikliğinin etkilerini fazlasıyla hissetmeye başladık. Kuraklık, orman yangınları, sel felaketleri, deprem felaketi hepimizi derinden etkiledi. Yaşamaya devam edeceğimiz tüm bu olaylar artık afetlere karşı dirençli, iklim değişikliğine uyumlu şekilde hareket etmemizi zorunlu hale getirmektedir. Karşıyaka İklim Eylem Planı çalışmamıza biz de katıldık. Süreçte yer almaktan mutluluk duyduk. Karar vericilerin bu tür çalışmaların önünü açmaları çok önemli. Karşıyaka olarak geçtiğimiz yıl üyeliğine kabul edildiğiniz sağlıklı Şehirler Ağı’ndaki konumunuz en belirgin göstergesi” dedi.

MUSTAFA ÖZUSLU: BİZ DE BAŞKANIMIZ TUNÇ SOYER ÖNDERLİĞİNDE HER ZAMAN DESTEK OLACAĞIZ

İBB Başkan Vekili Mustafa Özuslu da toplantıda bir konuşma yaptı. Özuslu, “Yaşadığımız ve üzerimize gelen bu büyük felaketin bizleri nasıl etkileyeceğini yaşıyoruz. Farkında olmak yetmiyor tabi ki. Başka şeyler yapmak gerekiyor. Karşıyaka Belediyesi’nin bu iklim eylem planının tanıtım toplantısı gerçekten İzmir için de iyi bir başlangıç olsun istiyoruz. Yerel yönetimlerin her anlamda yaşanabilir kentler yaratabilmek için var gücüyle çalışması gereken, küresel krizlerin var gücüyle geldiği ve ne kadar güçsüz olduğumuzu anladığımız zamandan geçiyoruz. Doğa intikamını er ya da geç alır sözü yaşadığımızı en iyi ifade eden cümle. Karşıyaka Belediyesi’nin eyleme dönüştürmek üzere olduğu İklim Planı kalıcı farkındalık sunması açısından oldukça kıymetli veriler sağlayacaktır bizlere. İklim değişikliği canlıların yaşamını tehdit eden bir olgu olduğunu yaşayarak öğrendik. Biz de İBB olarak meclisimizde onaylayarak geçirdiğimiz İklim Eylem Planı ile önemli adımlar atacağımızın teminatını vermiş bulunuyoruz. Artık küresel iklim değişikliğinin etkilerini, tarımda-su kaynaklarında-karasal ekosistem üretkenliğinde-ormanlarda-biyoçeşitlilikte günlük hayatımızda tecrübe ediyoruz. İklim değişikliği ve sürdürülebilir enerji çok boyutlu ve aktörlü ele alınması gereken bir konudur. Dirençli kentler yaratmanın önemli adımlarından birini oluşturacak bu çalışmaya biz de başkanımız Tunç Soyer önderliğinde her zaman destek vereceğiz. Karşıyaka Belediyesi’nin ortaya koyduğu bu irade umarım tüm belediyelerimize örnek teşkil eder. İzmir’in bu şekilde planının hazırlanmasında ve aksiyonların alınmasında birlikte tavır koymanın artık rutin bütün işlerimizin olduğu kadar hatta onlardan daha fazla önem taşıdığını hepimiz biliyoruz” şeklinde değerlendirme yaptı.