Çin’in Wuhan kentinde başlayarak küresel bir salgına dönüşen koronavirüsü karşı geliştirilen aşılardan birinin üreticisi olan AstraZeneca, Covid-19 aşısının nadir görülen yan etkileri konusunda resmi bir açıklama yaptı.
İngiltere’deki Oxford Üniversitesi iş birliğiyle geliştirilen bu aşının sebep olduğu ölüm ve ağır yaralanmalarla ilgili açılan bir davada mahkemeye yanıt veren AstraZeneca, aşının nadiren de olsa yan etkiler yaratabileceğini ilk kez resmi olarak duyurdu.
Şirket, mahkeme belgelerinde Covid-19 aşısının çok nadir durumlarda trombotik trombositopenik sendrom (TTS) gibi yan etkilere neden olabileceğini kabul etti. Bu yan etki, kan pıhtılaşması ve düşük trombosit sayısına neden olan bir durumdur.
AstraZeneca’nın bu açıklaması, milyonlarca dolarlık yasal bir cezanın önünü açabilecek bir hamle olarak değerlendiriliyor. İlaç şirketi, Oxford Üniversitesi ile birlikte geliştirdiği aşının yan etkileriyle ilgili toplu bir davada yargılanıyor.
İddialara göre, aşıyı olduktan sonra kalıcı beyin hasarı yaşayan bir kişi tarafından açılan ilk dava, aşının nadir görülen yan etkileriyle ilgili kamuoyunu bilgilendirmişti.
51 DAVA AÇILDI
Şirkete yönelik 51 ayrı dava açılırken davacılar şirketten 100 milyon sterlin değerinde tazminatlar talep ediyor. AstraZeneca’nın belirli davalarda aşının yan etkileri kabul etmesi halinde ödeme yapmak zorunda kalacağı belirtilirken ülkenin çok okunan gazetelerinden Daily Telegraph, İngiliz hükümeti şirketin yasal masraflarını karşılama taahhüdünde bulunduğunu aktardı.
Mayıs 2023’te gönderilen bir yanıt mektubunda AstraZeneca, Bay Scott’un avukatlarına “TTS’nin genel düzeyde aşıdan kaynaklandığını kabul etmiyoruz” ifadesini kullandı. Ancak Şubat ayında Yüksek Mahkeme’ye sunulan yasal belgede AstraZeneca, “AZ aşısının çok nadir durumlarda TTS’ye neden olabileceği kabul edilmektedir. Nedensel mekanizma bilinmemektedir” denildi.
Davacı Scott’ın eşi Kate Scott, Telegraph’a, “Tıp dünyası uzun zamandır bunun aşıdan kaynaklandığını kabul ediyor. Sadece AstraZeneca Jamie’nin durumunun aşıdan kaynaklanıp kaynaklanmadığını sorguladı. Bu itirafın gelmesi üç yıl sürdü. Bu bir ilerlemedir, ancak onlardan ve hükümetten daha fazlasını görmek istiyoruz. İşlerin daha hızlı ilerlemesinin zamanı geldi. Bizim bir özre ihtiyacımız var ve ailemiz ve etkilenen diğer aileler için adil bir tazminat almaya hakkımız var. Gerçekler bizim tarafımızda ve biz vazgeçmeyeceğiz” dedi.
ŞİRKETTEN AÇIKLAMA GELDİ
AstraZeneca yaptığı açıklamada ise, “Sevdiklerini kaybeden ya da sağlık sorunları bildiren herkese başsağlığı diliyoruz. Hasta güvenliği en yüksek önceliğimizdir ve düzenleyici makamlar aşılar da dahil olmak üzere tüm ilaçların güvenli kullanımını sağlamak için açık ve katı standartlara sahiptir. AstraZeneca-Oxford aşısının kabul edilebilir bir güvenlik profiline sahip olduğu klinik deneyler ve gerçek dünya verilerinden elde edilen kanıtlarla sürekli olarak kanıtlanmıştır ve dünyanın dört bir yanındaki düzenleyici kurumlar sürekli olarak aşılamanın faydalarının son derece nadir görülen potansiyel yan etkilerin risklerinden daha ağır bastığını belirtmektedir” ifadelerine yer verdi.
News
