Demokrat Gündem- Lübnan’da Hizbullah’ın iletişim için kullandığı çağrı cihazlarının patlaması, 8 kişinin ölümüne ve 3,000’e yakın kişinin yaralanmasına neden oldu. Olayın detayları, terör saldırısının doğasını sorgulamaya itti.
Sosyal medya, bu cihazların nasıl eş zamanlı olarak patlatıldığını tartışırken, eski Genelkurmay İstihbarat Dairesi Başkanı İsmail Hakkı Pekin’den çarpıcı açıklamalar geldi.
YENİ BİR TERÖR TAKTİKLERİ Mİ?
Sözcü Gazetesi’nde yer alan habere göre; Pekin, bu saldırı yönteminin son derece şaşırtıcı olduğunu belirtti. “Daha önce telefonlardaki GPS ile uzaktan hedefe kilitlenmiş saldırılar yapılabiliyordu, ama bu bambaşka bir şey,” dedi. Çağrı cihazlarının yalnızca istihbaratta değil, sağlık alanında da yaygın bir haberleşme aracı olduğunu vurguladı.
MUADİLİ VAR MI?
Pekin, Türkiye’de benzer cihazların var olduğunu, çoğunun Amerikan yapımı olduğunu ifade etti. “Eğer Genelkurmay’da hala varsa, onlar da muhtemelen Amerikan yapımıdır,” dedi.
SALDIRININ GERÇEKLEŞME BİÇİMİ
Pekin, saldırının nasıl yapıldığına dair iki olasılığı sıraladı:
- Önceden Yerleştirilmiş Patlayıcılar: Çağrı cihazlarının içine küçük patlayıcılar yerleştirilip, zararlı yazılımlarla infilak ettirilmiş olabilir.
- Uzaktan Hedefleme: Cihazların bataryaları, yoğun akım veya sinyal gücü ile hızla ısıtılarak patlatılmış olabilir. Bu durumda, çağrı cihazlarının merkezi sistemine sızıldığını da gösterir.
YENİ TERÖR STRATEJİLERİ
Pekin, “Lübnan Hizbullahı, bu cihazları kimden aldıysa, ona odaklanacaktır. Bu yeni terör biçimi elbette çok şey değiştirecek,” diyerek gelecekte bu tür cihazların güvenilirliği üzerine tartışmaların başlayacağını belirtti.
GÜVENLİKTE DÖNÜŞÜM
Bu saldırı, yalnızca çağrı cihazlarının güvenliğini değil aynı zamanda mobil iletişim araçlarının da güvenilirliğini sorgulatıyor. İlerleyen günlerde hem ulusal hem de uluslararası düzeyde bu durumun yarattığı belirsizlikler ve etkileri tartışılmaya devam edecek gibi gözüküyor. (Dış Haber Servisi)