Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Nae Sao Paulo Aliağa'ya doğru yola çıkacak, halk sağlığına etkileri ne olur?

Türk Tabipler Birliği (TTB) Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut

Türk Tabipler Birliği (TTB) Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut içinde 900 ton asbest barındırdığı belirtilen ve söküm için İzmir Aliağa’ya getirilecek olan Nae Sao Paulo’nun kent ve halk sağlığına olan etkilerini Demokrat Gündem’e anlattı.

MELTEM SUAT-DEMOKRAT GÜNDEM- (TELİF HABER)- Türk Tabipler Birliği (TTB) Genel Sekreteri Prof.Dr. Vedat Bulut, İzmir Aliağa’da sökülecek olan ve kamuoyunda asbestli gemi olarak bilinen olan Nae Sao Paulo hakkında DemokratGündem’in sorularını yanıtladı Bulut asbestin Mezotelyoma (akciğer zarı kanseri), gırtlak kanseri, yumurtalık kanseri, asbestozis gibi hastalıkları oluşturduğunu ve etkilerinin asbest maruziyetinden 5-40 yıl kadar sonra ortaya çıkacağını belirtti.

VEDAT BULUT: RAKAMLARIN ÜZERİNİ ÖRTEREK KAMUOYUNU ALDATMAK İSTİYORLAR

Çevre Şehircilik ve İklim Bakanı Murat Kurum’un gemide sadece 9 ton asbest var açıklamasına tepki gösteren Türk Tabipler Birliği (TTB) Genel Sekreteri Prof. Dr. Vedat Bulut, “9 Ton asbest var demek gerçekçi değil bu geminin ikizi olan ve aynı yıllarda üretilen gemi (Fransız Clamenceu Uçak Gemisi) 22 bin ton ağırlıktaydı ve 760 ton asbest vardı. Tıpkı pandemide olduğu gibi rakamların üzerini örterek kamuoyunu aldatmak istiyorlar” dedi.

MELTEM SUAT-DEMOKRAT GÜNDEM- Geçtiğimiz haftalarda Brezilya donanmasına ait ve bünyesinde 600 tona yakın asbest barındırdığı öne sürülen savaş gemisi sökümü yapılması için Aliağa limanına geldi geminin gelmesi büyük bir tartışma konusu oldu. Öncelikle geminin içeriğindeki asbest nedir ve insan sağlığına nasıl etkileri var?

VEDAT BULUT: Asbest, lifsel yapıda bir mineral olup bilinen en iyi yalıtım maddesidir. Asbest, Anadolu’da çoğu yerde aktoprak olarak (veya Ceren, Çaparkayı, İvriz, Çermik Toprağı gibi yer isimleriyle) adlandırılır ve köylerde sıva malzemesi olarak kullanılır. Çatılara serilir ve böylelikle evlerin ısı izolasyonu sağlanır. Asbest, endüstride 3000 civarında farklı iş kolunda kullanılabilmektedir. Gemi yapımında yalıtım için kullanılmaktadır. Sao Paolo gemisinin yapıldığı yıllarda uluslararası asbestle ilgili düzenlemeler yeterli değildi ve bu geminin yalıtımında da asbest kullanılmıştır. Gemi 1959’dan 2000 yılına kadar Fransa tarafından kullanımda kaldı. Satıldıktan sonra 2019 yılına kadar Brezilya ordusu tarafından kullanıldı. Bu geminin tonaj ağırlığı 24 bin ton kadar. Asbest solunum yoluyla iğsi yapıları nedeniyle akciğerlere alınır ve mezotelyoma gibi akciğer kanseri başta olmak üzere hastalık yelpazesi kanser ve kanser dışındaki hastalıklar olmak üzere geniştir. Mezotelyoma (akciğer zarı kanseri), gırtlak kanseri, yumurtalık kanseri, asbestozis gibi hastalıkları oluşturur. Etkileri asbes maruziyetinden 5-40 yıl kadar sonra ortaya çıkar.

M.S: Geminin Aliağa'da sökülmesi oradaki tersane işçilerinin sağlığını kısa ve uzun vadede nasıl etkileyecek?

V.B: İşçi sağlığına etkileri 1930’lardan bu yana bilinmektedir. 1955 yılında kansere neden olduğu kanıtlanınca asbest kullanımına kısıtlamalar getirildi. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyada 125 milyon kişi çalışma ortamlarında asbeste maruz kalmaktadır. Birleşmiş Milletler (BM) kayıtlarına göre de asbestin neden olduğu hastalıklara bağlı her yıl yüz binin üzerinde işçi ölümü meydana gelmektedir. Aliağa limanında bu kadar yüksek tonajlı bir geminin sökülmesi işlemi orada çalışan işçilerimizin maruziyetine ve 5-15 yıl kadar sonra kanser riskiyle karşı karşıya kalmalarıyla sonuçlanır. Sadece işçiler değil işçilerin aileleri de bu asbest liflerinden etkilenir. Çünkü işçilerin asbest tozlu giysileriyle evlerine taşıdıkları tozla, eşlerinde, ailelerinde akciğer kanseri oluşabileceği yayımlandı. ILO 1984’de Asbest kullanımında İş Güvenliği kurallar dizisini yayımlamış ve daha sonra 1988’de 162 sayılı Uluslararası Asbest sözleşmesini kabul etmiştir. Avrupa Topluluğu'nda kendi üyeleri için bu konuda düzenlemeler getirmiştir. Olağan şartlarda, özellikle asbest maruz kalımı riski taşıyan iş kollarında çalışanlar açısından asbeste bağlı hastalıkların saptanması, tedavisi, vb. süreçlerde gecikme olmaması için işe girişi muayeneleri ve izleme muayeneleri de son derece gereklidir.

M.S: Bu gemi söküm işlemi İzmir kentini ve halk sağlığını nasıl etkileyecek? Bu kadar zararlı bir maddenin halk sağlığına zarar verecek olmasına Sağlık Bakanlığı nasıl yaklaşıyor?

V.B: Asbestli bina veya gemilerin söküm işleminde uyulması gereken kurallar vardır, ancak bu düzenleme ve denetimlerin Türkiye’de yeterli yapılmadığı ve maliyeti düşük tutmak için koruyucu önlemlerin alınmadığı gözlemimizdir. 24 bin tonluk gemide bulunan asbest miktarının 600 ton olduğu açıklanmaktadır. Bu Ankara’da havagazı fabrikasının yıkımında 40 tonluk asbest varlığıyla kıyaslandığında 15 fabrika büyüklüğünde bir söküm işlemi demektir. Limanın rüzgar durumu ve iklim koşulları da göz önüne alınırsa ve gemi Eylül ayında Türkiye’ye gelirse sadece İzmir’in değil çevredeki tüm illeri etkileyeceği açıktır. Sağlık Bakanlığı bu konuda gerekli açıklamaları yapmalı ve işçi ve çevre sağlığı yönünden ölçümler gerçekleştirmelidir. Havadaki toz/iğcik partikül sayısı her gün açıklanmalıdır. Konu para olunca iktidar için gerisi teferruat olduğundan bu konuda kamuoyuna, İBB ye ve basına ve ayrıca sağlık emek meslek örgütlerine büyük görev düşüyor.

M.S: Geçtiğimiz günlerde TTB Çevre Bakanı Murat Kurum'a 10 soru yöneltti bakanlık bu sorulara yanıt verdi mi?

V.B: Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum henüz yanıtlamadı sorularımızı. Bu konuda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na da sorumluluklar düşmektedir. Asbestozis, C grubu meslek hastalığıdır. Dolayısıyla, meslek hastalıklarına yönelik korunma, hastalık olduğunda tedavi ve rehabilitasyon gibi bütün mekanizmalar hayata geçirilmelidir. Asbest kullanımı pek çok ülkede sağlık riskleri açısından yasaklanmıştır. Ülkemizde de yasak, 2010 yılından bu yana geçerlidir. Mevzuat alanında asbest ile ilişkili esas olarak iki yönetmelik bulunmaktadır. 25.01.2013 tarih ve 28539 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Asbestle Çalışmalarda Sağlık Ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmelik, “çalışanların asbest söküm, yıkım, tamir, bakım, uzaklaştırma çalışmalarında asbest tozuna maruziyetlerinin önlenmesi ve bu maruziyetten doğacak sağlık risklerinden korunması, sınır değerlerin ve diğer özel önlemlerin belirlenmesi” amacıyla çıkarılmış ve “6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamına giren, asbest veya asbestli malzeme ile yapılan çalışmalarda, asbest tozuna maruziyetin olabileceği” tüm işleri ve işyerlerini kapsamaktadır. 18.03.2004 tarih ve 25406 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Hafriyat Toprağı, İnşaat ve Yıkıntı Atıklarının Kontrolü Yönetmeliği ise asbest, boya, florasan ve benzeri zararlı ve tehlikeli atıkları içeren inşaat ve yıkıntı atıklarını “Tehlikeli İnşaat ve Yıkıntı Atıkları” olarak tanımlamakta ve bu atıkların diğer atıklardan ayrı olarak toplanması ve Tehlikeli Atıkların Kontrolü Yönetmeliği hükümlerine göre bertaraf edilmesi zorunluluğunu getirmektedir.

M.S: Çevre ve Şehircilik Bakanlığı gemi için "9 ton asbest var" diyen bir rapor olduğunu iddia etti bu raporu birliğinizle paylaştılar mı?

V.B: 9 Ton asbest var demek gerçekçi değil bu geminin ikizi olan ve aynı yıllarda üretilen gemi (Fransız Clamenceu Uçak Gemisi) 22 bin ton ağırlıktaydı ve 760 ton asbest vardı. Tıpkı pandemide olduğu gibi rakamların üzerini örterek kamuoyunu aldatmak istiyorlar.

M.S: NAe São Paulo'nun atıkları kent sağlığını nasıl etkileyecek?

V.B: Asbestin suya karışması durumunda tehlike yaratmadığı bilinmektedir. Ancak toprak ve havada kirlilik yapması ve rüzgarla birlikte havayoluyla akciğerlere ulaşımında büyük sağlık sorunlarına yol açar.

(Telif Haber)

Demokrat Gündem