Özgür Özel’den Gündoğdu’da tarihi konuşma: ‘Ekrem Başkan ve arkadaşlarımız suçsuzdur’

DEMOKRAT GÜNDEM-CANLI ANLATIM-CHP tarafından 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı kapsamında İzmir Gündoğdu Meydanı’nda düzenlenen Adalet İçin Demokrasi Mitingi’ne yüz binlerce yurttaş katıldı.

Miting son dönemde CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından başlayan protesto sürecinin bir parçası olarak dikkat çekti.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in çağrısıyla her hafta farklı bir kentte düzenlenen “Millet İradesine Sahip Çıkıyor” mitinginin bu haftaki durağı İzmir oldu.

19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı gününde yüzbinlerin katılımıyla gerçekleşen Adalet İçin Demokrasi mitingde, yurttaşların yoğun katılımı dikkat çekti.

Özgür Özel konuşmasına başlamadan önce, DEVA Partisi’nden istifa ederek CHP’ye katılan İzmir Milletvekili Seda Kaya Ösen’e parti rozetini taktı. Ardından meydanda saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı hep birlikte okundu.

Özgür Özel, alanda toplanan kalabalığa hitaben yaptığı konuşmada, halkın iradesine sahip çıkma çağrısını yineledi ve demokrasi vurgusu yaptı.

ÖZEL: “DÜŞMANI DENİZE DÖKEN İZMİR”

Özgür Özel konuşmasına İzmir’e övgülerle başladı: “Canım İzmir, güzel İzmir; çocukluk aşkım, ilk sevgilim, hep sevdiğim İzmir. İlk kurşunu da son kurşunu da atan, düşmanı denize döken İzmir. Mustafa Kemal’in asaletini taşıyan İzmir.”

Özel, İzmir’in kurtuluş mücadelesindeki rolüne dikkat çekerek, “Koca bir şehir adeta Kurtuluş Savaşı müzesi. Bu şehir milli mücadelenin yaşayan açık hava müzesidir. Bugün bu meydanda milyonlar bir aradayız. 106 yıl önceki aynı ruhla biraradayız” dedi.

“LOZAN MİLLETİN BOYUN EĞMEYECEĞİNİN BELGESİDİR”

Kurtuluş mücadelesinin Lozan Anlaşması’yla taçlandığını belirten Özel, “İşte CHP Sevr’i yırtıp atanların, Lozan’ı yapanların, yedi düvele bu ülkenin tapu senedini kabul ettirenlerin partisidir. Lozan bu milletin hiçbir güce boyun eğmeyeceğinin en temel belgesidir” ifadelerini kullandı.

“HEP BİRLİKTE YA DA HİÇBİRİMİZ”

Özel, demokrasi vurgusu yaparak, “İmamoğlu, Özdağ ve Demirtaş’ın hakkını savunabilme, hepsine birden özgürlük isteme cesareti demokratların gösterebileceği bir cesarettir. Ya hep beraber ya hiçbirimiz. İşte bu meydanlardan yükselen bu ses varsa, otokratlar, diktatörlar korkar. Çünkü bilirler ki demokratlar birdir, hedefleri hep birlikte olmaktır. Hedefleri özgürlüğü getirmektir” diye konuştu.

“TÜM DEMOKRATLARA SELAM OLSUN”

Farklı siyasi görüşlerden demokratlara seslenen Özel, “Sosyal, milliyetçi, liberal, muhafazakar, sosyalist, Kürt demokratlara selam olsun. Helal olsun. Bu ülkeyi sandık olmadan yönetmek isteyenlere karşı biraradayız. 19 Mayıs’ta başlayan mücadele bir halk hareketidir. Bilinsin ki bu topraklar celladına dua eden kulların değil zalime diz çökmeyen özgür milletin topraklarıdır” değerlendirmesinde bulundu.

“GÜNDOĞDU MEYDANI’NI GÖRÜYOR MUSUN?”

Özel, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a seslenerek, “Ey Erdoğan Gündoğdu Meydanı’nı görüyor musun? Rakiplerini hapse atarak kazanacağını sandın. Bu meydanda hiç korkan görüyor musun? Hiç korkak görüyor musun? Biz korkuyu evde bıraktık. Çünkü bu cumhuriyeti korkmadılar. Korkmayanlar kurdu Cumhuriyeti. Biz de korkmuyoruz. Senin zulmüne teslim olmuyoruz” diye konuştu.

“İZMİR CUMHURİYETİN KALESİDİR”

Özel, İzmir’in konumuna dair, “Artık eski siyaset yok. Artık hiç kimsenin kalesi, kaleleri yok. Samimi kanaatim odur ki, İzmir CHP’nin değil Cumhuriyetin ta kendisinin kalesidir. Kale siyaseti kutuplaşma siyaseti, karşısını şeytanlaştırma, kavgadan medet umma siyaseti bitmiştir. Kaleler bitmiştir, kaleler milletindir, Cumhuriyet’indir” dedi.

“MİLLETİN DESTEĞİ OLMAYAN BİR İKTİDAR”

İktidara yönelik eleştirilerini sürdüren Özel, “Artık arkasında milletin desteği olmayan bir iktidar var. Olsaydı sandıktan korkmazdı. Artık devletin de milletin de itimat etmediği bir iktidarla muhatabız. Korkmasaydı 3 savcının 3 gizli tanığın arkasına sığınmazlardı. Tükenmiş, yaşlanmış, meşruiyeti kalmamış bir iktidar var. Milletin gözünden, gönlünden düşmüş” ifadelerini kullandı.

Özel, iktidarın durumunu betimlerken, “Şu anda anketlere göre 3. parti olmuş ve 5. parti ile kol kola girmiş, ayakta kalmaya çalışan bir ittifak var. Tavlacılar buna 2-5 iktidarı diyorlar” dedi.

“BU MİLLETE KİMSE İSTİKAMET ÇİZEMEYECEK”

“Bu bir avuç insanın millete istikamet koymasını izliyoruz. Ülkeyi vesayetle yönetmek istiyorlar” diyen Özel, “CHP var oldukça, artık hiç kimse bu millete istikamete çizemeyecektir. Bunu herkes böyle bilsin” ifadelerini kullandı.

“GENÇLER MEMLEKET İÇİN CÜRETKAR OLUR”

Konuşmasını gençliğe vurgu yaparak tamamlayan Özel, “Bugünkü mücadelenin meşalesini de gençler taşıyor. Gençler bu memleketin elbette geleceğidir ama en çok da bugünüdür. Meydanlara inen gençlerdir. Burası Türkiye Cumhuriyeti’dir. Burada gençler itaatkar değil cesaretli, cüretkar olurlar. Eğer geçmişte cüret etmeselerdi, 15 Mayıs günü İzmir işgal olurken, ‘sen başla gerisini getiren olur’ deyip ilk kurşunu sıkmasalardı, esaret altındaydık” dedi.

ÖZGÜR ÖZEL’İN KONUŞMASININ SATIR BAŞLARI:

MUSTAFA KEMAL’İN ASALETİNİ TAŞIYAN İZMİR 

Canım İzmir, güzel İzmir; çocukluk aşkım, ilk sevgilim, hep sevdiğim İzmir. İlk kurşunu da son kurşunu da atan, düşmanı denize döken İzmir. Mustafa Kemal’in asaletini taşıyan İzmir. 

106 YIL ÖNCEKİ AYNI RUHLA BİRARADAYIZ

Elbette Cumhuriyet, elbette Lozan ve sonuna kadar Montrö. Bu semtin adı Alsancak. Alsancak Alsancak. Koca bir şehir adeta Kurtuluş Savaşı müzesi. Bu şehir milli mücadelenin yaşayan açık hava müzesidir. Bugün bu meydanda milyonlar bir aradayız. 106 yıl önceki aynı ruhla biraradayız. 

LOZAN BU MİLLETİN HİÇBİR GÜCE BOYUN EĞMEYECEĞİNİN BELGESİDİR 

Mustafa Kemal millete güvendi. O mücadele Lozan Anlaşması ile taçlandı. İşte CHP Sevr’i yırtıp atanları, Lozan’ın  yapanların, yedi düvele bu ülkenin tapu senedini kabul ettirenlerin partisidir. Lozan bu milletin hiçbir güce boyun eğmeyeceğinin en temel belgesidir. 

İmamoğlu, Özdağ ve Demirtaş’ın hakkını savunabilme, hepsine birden özgürlük isteme cesareti demokratların gösterebileceği bir cesarettir. Ya hep beraber ya hiçbirimiz. İşte bu meydanlardan yükselen bu ses varsa, otokratlar, diktatörler korkar. Çünkü bilirler ki demokratlar birdir, hedefleri hep birlikte olmaktır. Hedefleri özgürlüğü getirmektir. 

TÜM DEMOKRATLARA SELAM OLSUN 

Sosyal, milliyetçi, liberal, muhafazakar, sosyalist, Kürt demokratlara selam olsun. Helal olsun. 

Bu ülkeyi sandık olmadan yönetmek isteyenlere karşı biraradayız. 19 Mayıs'(ta başlayan mücadele bir halk hareketidir. Bilinsin ki bu topraklar celladına dua eden kulların değil zalime diz çökmeyen özgür milletin topraklarıdır. Gündoğdu Meydanı’nı görmeyenler görsün. 

EY ERDOĞAN GÜNDOĞDU MEYDANI’NI GÖRÜYOR MUSUN? 

Ey Erdoğan Gündoğdu Meydanı’nı görüyor musun? Rakiplerini hapse atarak kazanacağını sandın. Bu meydanda hiç korkan görüyor musun? Hiç korkak görüyor musun? Biz korkuyu evde bıraktık. Çünkü bu cumhuriyeti korkmadılar. Korkmayanlar kurdu Cumhuriyeti. Bizde korkmuyoruz. Senin zulmüne teslim olmuyoruz. 

İZMİR CUMHURİYETİN TA KENDİSİNİN KALESİDİR 

Artık eski siyaset yok. Artık hiç kimsenin kalesi, kaleleri yok. Samimi kanaatim odur ki, İzmir CHP’nin değil Cumhuriyetin ta kendisinin kalesidir. Kale siyaseti kutuplaşma siyaseti, karşısını şeytanlaştırma, kavgadan medet umma siyaseti bitmiştir. Kaleler bitmiştir, kaleler milletindir, Cumhuriyet’indir. Tüm kalelerimiz bu milletin istiklaline feda olsun. 

ARTIK ARKASINDA MİLLETİN DESTEĞİ OLMAYAN BİR İKTİDAR VAR 

Artık arkasında milletin desteği olmayan bir iktidar var. Olsaydı sandıktan korkmazdı. Artık devletin de milletin de itimat etmediği bir iktidarla muhatabız. 

TÜKENMİŞ, YAŞLANMIŞ BİR İKTİDAR VAR 

Korkmasaydı 3 savcının 3 gizli tanığın arkasına sığınmazlardı. Tükenmiş, yaşlanmış, meşruiyeti kalmamış bir iktidar var. Milletin gözünden,gönlünden düşmüş. 

TAVLACILAR BUNA 2-5 İKTİDARI DİYOR 

Şu anda anketlere göre 3. parti olmuş ve 5. parti ile kol kola girmiş, ayakta kalmaya çalışan bir ittifak var. Tavlacılar buna 2-5 iktidarı diyorlar. 

BU MİLLETE HİÇ KİMSE İSTİKAMET ÇİZEMEYECEK

Bu bir avuç insanın millete istikamet koymasını izliyoruz. Ülkeyi vesayetle yönetmek istiyorlar. CHP var oldukça, artık hiç kimse bu millete istikamete çizemeyecektir. Bunu herkes böyle bilsin. 

BUGÜNKÜ MÜCADELENİN MEŞALESİNİ GENÇLER TAŞIYOR 

Bugünkü mücadelenin meşalesini de gençler taşıyor. Gençler bu memleketin elbette geleceğidir ama en çok da bugünüdür. Meydanlara inen gençlerdir. Burası Türkiye Cumhuriyeti’dir. Burada gençler itaatkar değil cesaretli, cüretkar olurlar. Eğer geçmişte cüret etmeselerdi. 15 Mayıs günü İzmir işgal olurken, sen başla gerisini getiren olur deyip ilk kurşunu sıkmasalardı, esaret altındaydık.

GENÇ İŞSİZLİK, İFADE-GÖSTERİ ÖZGÜRLÜĞÜ SORUNDUR

Yüzde 40’a ulaşan genç işsizlik sorun. Hayat pahalılığı, ifade-gösteri özgürlüğü sorundur. on gencimizden ‘sinin yurtdışında hayal kurması sorundur. Herkes kendine göre bir beka tarifi yapıyor. Buradan açıkça ifade etmek isterim ki; dünyanın gelişmiş ülkelerinin gelip Türkiye üzerinde hesap yapması, hayal kurması beka sorunu değildir. Onu bir kez denediler, buradan denize döküldüler. Evelallah sonları değişmez.

GENÇLERİN DÖNMEM DEMESİ BEKA SORUNUDUR

Gençlerin fırsatını bulursam giderim dönmem, beka sorunudur. İşte biz gerçek beka sorununu görmek, gençlerimize yeniden bu güzel memlekette hayal kurdurmak zorundayız. Onlar bu memleketin gençleridir. Cumhuriyet onlara emanettir. Bugün ne eğitimde ne istihdamda olan 3.5 milyon genç var. Avrupa’da oran yüzde 6. Bizdeki oran yüzde 25. Bu iktidar 3.5 milyon genci evlere kapattı. Biz bu ülkeyi gençlerle kuran, kurtaranbir gelenekten geliyoruz. İktidar olduğumuzda da bu gençlerle lbirlikte yöneteceğiz.

BU ÜLKEYİ GENÇLERİN ÜLKESİ YAPACAĞIZ

Gençlere yasakların yasak olduğu bir Türkiye vaat ediyoruz. YÖK’ü kaldırıp üniversiteleri özgürleştireceğiz. Kayırmacılığı, kamuda mülakatı and olsun ki kaldıracağız. Yurt kapasitelerini arttıracağız. Burs ve kredileri yaşanabilir seviyeye yükselteceğiz. Gençlerin iletişim, ulaşım, sosyal aktivite özgürlüğünü mutlaka sağlayacağız. Hepsine Avrupa standartlaında gelir grupalrına göre ücretlendirme vaat ediyoruz. Bu ülkeyi gençlerin ülkesi yapacağız. Yasaksız ve vizesiz mbir iktidarı hayata geçireceğiz.

60 GÜN GEÇTİ HALA HİÇBİR İDDİALARINI İSPAT EDEMEDİLER 

Yüzlerce polisle Ekrem İmamoğlu’nun evini bastılar. Ama 60 gün geçti ama hala hiçbir iddialarını ispat edemediler. Adı yüzü olmayan gizli tanıkların arkasına saklandılar. Öyle Bir noktaya geldik ki, ne yalanlar ne iftiralar attılar. 

BU MİLLETE KURMACA VİDEOLARLA KANDIRMAYA ÇALIŞIYOR YA!

Bu millete yine bir kumpas kurdular. Bu Erdoğan zaman grup toplantılarında bazı mitinglerde kurmaca videolarla milleti kandırmaya çalışıyor ya. Biz onun gibi yapmayalım. Biz size, millete İzmir’den onu ve yalanlarını izletelim.

60 GÜN GEÇTİ HALA HİÇBİR İDDİALARINI İSPAT EDEMEDİLER 

Yüzlerce polisle Ekrem İmamoğlu’nun evini bastılar. Ama 60 gün geçti ama hala hiçbir iddialarını ispat edemediler. Adı yüzü olmayan gizli tanıkların arkasına saklandılar. Öyle Bir noktaya geldik ki, ne yalanlar ne iftiralar attılar. 

BU MİLLETE KURMACA VİDEOLARLA KANDIRMAYA ÇALIŞIYOR YA!

Bu millete yine bir kumpas kurdular. Bu Erdoğan zaman grup toplantılarında bazı mitinglerde kurmaca videolarla milleti kandırmaya çalışıyor ya. Biz onun gibi yapmayalım. Biz size, millete İzmir’den onu ve yalanlarını izletelim. 

HİÇBİR İDDİANI KANITLAMAYAMADIN

19 Mayıs 2025. 19 Mart darbesinden 60 gün sonra Tayyip Erdoğan, bir aya kalmaz, ortaya belgeler dökülünce birbirlerinin, ailelerinin yüzüne bakamayacaklar’ diyen Erdoğan’a sesleniyorum; burada 2 milyonun üzerinde İzmirlinin gözünün içine baka baka söylüyorum; Ekrem Başkan suçsuzdur, arkadaşlarımız suçsuzdur. Hiçbir iddianı kanıtlayamadın, hepsi yalan, hepsi iftira. Kaybedeceğin için yarışmaktan korkuyorsun, iftira atıyorsun. 

GEL BU YARGILAMAYI TRT’DEN CANLI YAYINLAYALIM 

Gel bu yargılamayı TRT’den canlı yayınlayalım. Kim masum kim iftiracı bu aziz millet görsün. TRT bu meydanı görmez. TRT bu meydandan vergiyi toplar, saraya hizmet eder. Ama buradan TRT’nin değerli çalışanlarını, kameraman, muhabir, yönetmen, emekçisini selamlıyorum. Ama bu TRT’yi kul eden yöneticilere söylüyorum; gün gelecek devran dönecek. Bunu yapanlar bu millete hesap verecek. 

KANIT YOK, DOSYALAR BOŞ 

Erdoğan bir savcıya çok güveniyordu. Ama kanıt yok, dosya bomboş. Ekrem Başkana güveniyoruz. Arkadaşlarımıza inanıyor musunuz? ONlara kefil misiniz? Bak Erdoğan bu meydanda milyonlar kefalet koyuyor. 

DOĞRULARI GÖR VE ARTIK KÖŞENE ÇEKİL 

Oysa güveneceğin bırak 2 milyon kişiyi, iki kişi kalmadığını; herkesin senden sonrasını konuştuğunu, AK Parti’de hesapların artık başka türlü yapıldığını, iktidarın dümeninin başkalarına kaptırıldığını görüyoruz. Darbeden dön, yargılamaları TRT’den yap, doğruları gör ve artık köşene çekil. İktidar değişiyor. Artık kumpascılar gidiyor, vatanın çalışkan, dürüst, namuslu evlatları iktidara doğru yürüyor. 

DOSYALAR YİNE BOŞ 

Yargılar talimatlı, kanıtlar gizli, yöntem yine kirli, dosyalar yine boş, iftiralar yine zehirlidir. 

SİLİVRİ MUHALİFLERİN HAPSEDİLDİĞİ TOPLAMA KAMPINA DÖNÜŞTÜRMÜŞTÜR 

İktidar bugün Silivri’yi muhaliflerin hapsedildiği toplama kampına dönüştürmüştür. Muhalifler için birer toplama kampıdır. O hapishaneleri rakiplerin atıldığı bir kuyu olarak görenler bilsin ki, biz o kuyulardan Yusuf’lar gibi çıkacağız. İktidarını ayakta tutmak isteyenler bilsin ki, biz o duvarları, demir dağın nasıl eritti ise öyle eritip çıkacağız.

TOPLUMSAL MUTABAKAT SAĞLANMALI DEDİK

Toplumsal mutabakat sağlanmalı dedik. Şehit aileleri, gazilerin gözünün içine bakamayacağımız bir formülün içinde olmayız, meclis dışındaki pazarlıkları doğru bulmayız dedik. 

NİHAYET DÖNMÜŞLER, DÜN KOMİSYON TEKLİFİ AÇIKLIYORLAR 

Nihayet dönmüşler, dün komisyon teklifi açıklıyorlar. Elbette bir kişinin dediği gibi olmayacak. Bir siyasi lider çıkıp da koskoca meclise istikamet dayatmayacak. 

MECLİS ZEMİNİNE GELMELERİ OLUMLUDUR

Toplumsal mutabakat aramaları, meclis zeminine gelmeleri, şeffaf bir zemine yaklaşmaları olumludur. CHP’liler partilerinin tarihsel tutumuyla ne kadar gurur duysalar haklarıdır. 

TERÖRSÜZ, DEMOKRATİK, ZENGİN BİR TÜRKİYE 

Terörsüz, demokratik, zengin bir Türkiye Türk, Kürt, Laz, Çerkez’in de yüzünü güldürür. Bunun için terörsüz Türkiye’yi savunurken, tam bir demokrasi için mücadele etmeliyiz. Bunun için Terörsüz Türkiye Komisyonu kurulmalıdır. Artık anti demokratik uygulamalardan dönülmelidir. 

İMAMOĞLU VE ARKADAŞLARIMIZ TUTUKSUZ YARGILANMALI 

Ekrem İmamoğlu ve arkadaşlarımız tutuksuz yargılanmalı. Demirtaş, Yüksekdağ, serbest bırakılmalı. Can Atalay, Tayfun Kahraman, Buğra Gökçe ve tüm arkadaşlarımız bir an önce serbest bırakılmalıdır. Bir ülkede siyasi tutsaklık varsa eşit rekabet yoktur. 

DİPLOMA AYIBINA SON VERİN 

Bunun için bir an önce sesleniyorum; diploma ayıbına son verin, kayyum atanmış belediye başkanlarını ve tüm belediye başkanlarını görevlerine iade edin. Yargılamaları tutuksuz yapın. Demokratik zemine dönün. Türkiye’nin tüm sorunları ancak böyle çözülür. Gelir, sosyal adalet ancak böyle sağlanır. 

İktidar gemisi milletin denizide yüzer. Pusula şaşarsa deniz yükselince, fırtına çıkınca o gemi yıkılır. Bugün iktidarın pusulası şaşmıştır. Erdoğan unutma ki gemiyi ne rüzgar ne fırtına batırır; gemiyi panik batır. Biz korkmayız, paniklemeyiz. En çok sana güvenenlerde panik var. İzmir’denr Erdoğan’ı bu yanlış yoldan dönmeye davet ediyorum.

ERDOĞAN EKREM BAŞKANA YÖNELTİLEN TÜM SUÇLAMALAR SİZE DE YÖNELTİLDİ AMA

Ekrem başkanımıza yöneltilen tüm suçlamalar size de yöneltildi. Terör, çete kurmak, yolsuzluk yapmakla suçlandınız ve yargılandınız. Ama evinize bir gün polis gelmedi. Eşinizin yanında kapıya polis arabaları, binlerce polis yaslanmadı. Sizi alıp da nezarete götürmediler. Sizi tutuklamadılar, tutuksuz yargıladılar. Cezanız kesinleşip Yargıtay’da onaylanana kadar kimse size ellemedi. Ama sonra davulla zurnayla miting yaparak, 3 ay kalacağınız cezaevine gittiniz.

GÖRMEDİĞİNİZ MUAMELEYİ BUGÜN RAKİBİNİZE YAPIYORSUNUZ

Şimdi size yapılmayanı yapıyorsunuz. Görmediğiniz muameleyi bugün rakibinize yapıyorsunuz.. Bu millet sizi 23 yıl iktidar yaptı. Son seçimlerde partimizi birinci parti yaptı. Allah, millet şahit. Bizim 47 yıl demokrasiye duyduğumuz saygıyı, millet sizden 47 ay görmek istedi. Ama siz bırakın 47 yıl, 47 ayı, demokrasiye saygı duyarak 47 gün bile saygı göstermediniz. Seçimle geldim ama seçimle gitmem diyorsunuz bugün. Millete yaslanmayan her seçimin sonu hüsran olmuştur. Bu milletle daha fazla inatlaşmayın. Sandıkla geldiniz sandıkla gideceksiniz. Geldiğiniz gibi eninde sonunda gideceksiniz.

MESELA DEMOKRATLARLA OTOKRATA BİAT EDENLER ARASINDADIR

Bugün Türk Kürt Çerkes Boşnak Laz Gürcü tüm gençlerin ortak sorunları var; geleceğe umutla bakamamak, kalitesiz eğitim, işsizlik, yoksulluk. Türk gençler neden şikayet ediyorsa Kürt gençler de ondan şikayetçi. Mesele vatan evlatlarıyla bakan evlatları arasındadır. Mesele karnı doymayanlarla gözü doymayanlar arasındadır. Mesele ter akıtanlarla kan emiciler arasındadır. Mesele Cumhuriyet sevdalıları, demokrasi isteyenlerle saltanatçılar-tek adamcılar arasındadır. Mesele demokratlarla otokrata biat edenler arasındadır.

BİZ BURADAYIZ ARTIK TÜRKİYE’YİZ

Artık bu milleti istediğiniz gibi, istediğiniz yerden sağcı-solcu diye bölemeyeceksiniz. Biz buradayız; biz artık Türkiye’yiz; biz artık hep birlikte Türkiye’yiz, biz Türkiye İttifakı’yız. Türkiye İttifakı renklerini ay yıldızlı al bayraktan, kırmızı ile beyazdan alır. Kimseyi itmeyen, ötekeleştirmeyen, birbirine yaslanan herkes Türkiye ittifakındadır.

Sayın Erdoğan, dostum Trump deyip duruyorsun. Trump’ın gerçek dostu Netenyahu’dur. Sen Netenyahu’ya nasıl ses çıkarmıyorsun. Trump Filistin halıkna düşmandır. Biz emekçinin, haklının ve halkımızın dostuyuz.

SEN KÜRESEL BİR LİDER DEĞİL YEREL BİR DİKTATÖRSÜN

Şimdi bir ajansla anlaşma yapmış, çözerse Erdoğan çözer diyor. Ama bu kampanya milletin vicdanında tutmuyor. Trump Gazze’yi boşaltın, buraya otel yapacağım derken; bu mu çözüm. Trump’ın suyuna gitmek mi çözüm. Kıbrıs’ı tanıyacaklarına, gidip de Güney Kıbrıs’ı tanıyorlar. Artık Erdoğan’dan bir dünya lideri çıkarmak mümkün değil. Zaten yerelde demokrat değilsen küresel bir lider olamazsın. Sen küresel lider değil yerel bir diktatörsün, otokratsın, tek adamsın.

YEREL DİKTATÖRLER BU MİLLETTEN KORKSUN

Yerel diktatörler bu milletten korksun. Ve emin olun ki yenileceksiniz. Tarihte nice kaleler, bir çocuğun attığı çakıl taşıyla yıkılmıştır. Nice iktidarlar bir annenin bedduasıyla sarsılmış, yıkılmıştır. 23 Mart ruhuna yenileceksiniz. Biz hep birlikte umudu büyütmek için buradayız.

2 MİLYONUN ÜZERİNDE DEVRİMCİ, DEMOKRATLARLA EKREM BAŞKANA SAHİP ÇIKTIK

Dünyanın en büyük gece mitinglerini, Saraçhane’de hep birlikte yaptık. Sonra köprüyü geçtik Anadolu’ya ayak bastık. 2 milyonun üzerinde gençle devrimcilerle, demokratlarla birlikte Ekrem Başkana sahip çıktık. Sonra çıktık adım adım Anadolu’yu dolaşmaya başladık. Samsun, Yozgat Konya, Mersin, Van’dan geliyoruz.

MEYDAN MEYDAN MÜCADELEYİ BÜYÜTEREK

Meydan meydan mücadeleyi büyüterek, Türkiye’nin geleceği için eylem yaparak geliyoruz. Dünyanın şimdi de en büyük imza kamparnyasını başlattık. İmza sayımız 20 milyona doğru gidiyor. Tüm siyasi tutukluların özgürlüğü, gelir, sosyal adalet, sandığın milletin önüne gelmesi için imza vermeye davet ediyorum. Haydi bir kez de bu meydandan hep birlikte haykıralım; Ey Erdoğan, ben milletim adayımı bırak, sandığı getir. Adayımı yanımda, sandığı önümde istiyorum.

Artık birleştik, Türkiye İttifakı ile hep birlikte yürüyoruz. Durmayacağız durmayacağız durmayacağız. O duvar, duvarınız, duvarlarınız vız gelir biçe vız gelir.

O DUVAR, O DUVARLARINIZ VIZ GELİR BİZE VIZ

Biz yarınları kuranlarız. O duvar, o duvarlarınız vız gelir bize vız. Biten birşey yok bugün burada, başlayan birşey var. İllaki iktidar, illa ki iktidar. Bir büyük başlangıcın günü.

DURACAK MISINIZ DİYORLAR; ASLA DURMAYACAĞIZ, ASLA BİTİRMEYECEĞİZ

Diyorlar ki duracak mısınız, bitirecek misiniz? Asla durmayacağız, asla bitirmeyeceğiz. Ekrem başkan, arkadaşlar, siyasi tutsaklar çıkana kadar meydan meydan eylem eylem gezeceğiz. O sandığı getirecek, bu ülkeyi hep birlikte kurtaracağız.

İKTİDARA YÜRÜYORUZ…

Bu milleti darbecilere, mandacılara, vesayetçilere ezdirmeyeceğiz. Yoksulluğa ezdirmeyeceğiz. Bu yiğit milletin başını asla öne eğdirmeyeceğiz. 19 Mayıs bir başlangıç idi. İzmir’den Gündoğdu Meydanı’ndan yeniden bir kez daha başlıyoruz; iktidara doğru yürüyoruz. Yürüyelim arkadaşlar. İktidara yürüyoruz.

İlginizi çekebilir: Başkan Tugay Gündoğdu’da yüzbinlere seslendi