0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

1

DEMOKRAT GÜNDEM-Konak Belediyesi ev sahipliğinde bu yıl ikincisi düzenlenen Nermin Abadan Unat Toplumsal Cinsiyet ve Göç başlıklı sempozyum Konak Sabahattin Akçiçek Kültür Merkezi’nde başladı.

Sempozyumun açılışın ardından öğleden sonra Toplumsal Cinsiyet Temelli Ayrımcılık ve Göç başlıklı oturumun moderatörlüğünü TKDF Başkanı Canan Güllü yaptı.

Oturumda yazar-sanatçı Pelin Batu, yazar Handan Gökçek, Kaos GL’den Avukat Hayriye Kara konuşmacı olarak katıldı.

Oturumun moderatörlüğünü yapan TKDF Başkanı Canan Güllü, Anayasa değişikliğine dair muhalefet partilerinin nasıl bir aksiyon alacağını görmek istediklerini belirtti.

PELİN BATU: EZİDİLER IŞID ELİYLE SOYKIRIMA UĞRUYOR

Sanatçı-yazar Pelin Batu, Ezidilerin Ortadoğu coğrafyasından silinmek istendiğine dikkat çekerek, kamplarda yaşananların Ortaçağ tablosunu aratmadığını söyledi.

Eziilerin IŞID gibi terör örgütleri vasıtasıyla soykırıma uğradığını belirterek, “Ezidiler ötekilerin de ötekisi. Soykırım bir halkı yeryüzünden silmek üzerine hareket ediliyor. IŞID ve benzeri gruplar Ezidilere tam da bunu yaptılar. Bunu yaparken de sadece kadınlara, erkeklere, çocuklara değil, orada kültürlerini de yok etmek üzerine hareket ettiler. Pek çok hümanist de bunun bir soykırım olduğunu kabul ediyor. Aradan 9 yıl geçmiş. Bu 9 yıl içinde uluslararası kurumlar fiilen bir şey yapmış durumda değil” dedi.

BATU: BM DE SOYKIRIM OLARAK OKUNMALI DEDİ

BM ve İngiltere Lordlar Kamarası’nın Ezidilere yönelik katliamlara yönelik rapor hazırlandığını dile getiren Pelin Batu, “Ezidilerle ilgili sayıyla ve detaylı şekilde tanıklardan alınan belgelerle birlikte binlerce insanın katledildiği, bunun soykırım olarak kabul edilmesine dair bir rapor yayınladılar. BM’de de soykırım olarak okunmasına dair bildirimler yayımlandı.

SURİYE, IRAK VE TÜRKİYE SUÇLANIYOR

IŞID’a katılmış, onların mantalitesine sahip, insanları 1940’larda yaşananları yaşatan bir zümre var. Bununla ilgili BM gibi uluslar arası kurumlar, İngiltere’de Lordlar Kamarası bir sempozyum düzenledi. Ezidilerle ilgili yapılanları kağıda döküp bir rapor yayınladılar. Lordlar Kamarası Raporu diye. Orda pek çok ülke suçlanıyor. Bu ülkelerin başında Suriye, Irak ve Türkiye geliyor” ifadelerini kullandı.

BATU: EZİDİLER TOPLU YOK EDİLİYOR, SOYKIRIMA UĞRUYOR

“Şair olarak kendimi tanıtıyorum. Ezidileri tanıtırken şair ve tarihçi ve kadın olarak baktım. Kamplara gittiğimde gördüğüm sahneler beni derinden etkiledi. Uzun süre etkisinden kurtulamadım. Sanki ortaçağları 2000’li yıllarda yaşadık ve hiçbir şey yapamadık. Sadece izledik. Bin yıllardır şeytanlaştırılan, günah keçisi ilan edilen, yaşadıkları coğrafya hangi coğrafya olursa olsun, Suriye-Türkiye-Irak mı, hep tarihin tekerrürüne tanıklık etmek durumunda kaldık. Bir toplu yok edilişleri ve artık soykırım olduğu kabul ediliyor” diyen Pelin Batu, kamplar dışında yeniden yaşadıkları yere gönderilen Ezidilerin de IŞİD’lilerle aynı yerlere yerleştirilerek işkencenin bu şekilde de devam ettiğini söyledi.

BATU: KAMPLARDA GÖRDÜKLERİMİN ETKİSİNDEN UZUN YILLAR KURTULAMADIM

Sanatçı-tarihçi Pelin Batu, toplu mezarların sayısının en az 815 olduğunu kaydeden Pelin Batu, bunlardan sadece 15’inin açıldığını söyledi.

BATU: TOPLU MEZARLARDAN SADECE 15’İ AÇILABİLDİ

Kamplarda yaşadıklarını anlatan Pelin Batu, gördükleri ve duyduklarının etkisinden uzun yıllar kurtulamadığını kaydederek, şunları söyledi:

“800-bir milyon Ezidi kaldığı ve çoğu Almanya’ya gittiği söyleniyor. 9 yıl önce Şengal’de büyük bir katliam yaşandı. Toplu tecavüzler, katliamlar yapıldı. Ezidi kadınların tecavüz edilip, çocuklarından mahrum edilip toplu mezarlara atıldığına dair çokça haber çıkmıştı. 9 yılda neler yaşandığı tartışıldı konferanslarda.

9 yılda çok da bir şey yapılmadığını, bu kamplarda hala kadınların yaşandığını, ihtiyarlar ve çocukların ve bazı ağır işkence görmüş erkeklerin olduğu kamplar var. Hayatlarında düzelme yok, rehabilitasyon yok. Psikolojik destek bireysel. Kaçabilenler İskandinav ülkelerine ve Almanya’ya kaçmış.

IŞİD’LERLE AYNI YERLERE YERLEŞTİRİLİYOR; İŞKENCENİN DEVAMI

Onların IŞİD’lilerle aynı yere yerleştiriliyor. Sizi şeytana tapan olarak gören, öldüren-katleden insanlarla aynı yere yerleştiriliyorsunuz. Bu, işkencenin devamı demektir. Onlar şeytana tapan, putperest diyen videolar sosyal medyada yayınlanıyor. Kamplarda kalanlarla konuşmalarımın etkisinden uzun yıllar kurtulamadım.”

HANDAN GÖKÇEK’TEN MÜBADALE VURGUSU

Pelin Batu’nun ardından konuşan Gazeteci Handan Gökçek ise, mübadele ile göç edenlerin hikayesine atıfta bulunan değerlendirmelerde bulundu.

Oturumda konuşan bir diğer konuşmacı KAOS GL adına konuşan Avukat Hayriye Kara oldu.

HAYRİYE KARA: MÜLTECİLERİN DE HAKLARI VAR

Avukat Hayriye Kara, LGBT’lerin uğradığı hak istismarlarına dair değerlendirmelerde bulundu.

Avukat Hayriye Kara, LGBT’lilerin de mülteci LGBT’lilerin de kamusal alanda varolma hakkı olduğunu kaydederek, “Mülteciler ve mülteci LGBT’lilerin burada bulunma hakkı var. O alana dair cümle kurarken dikkatli olmak gerekiyor. Burada olmak hakları. Ama Türkiye’de bunu anlatamıyoruz. Belki başka cümleler kurmak gerekiyor.

Çok da romantize etmeden, duygudaşlık yapmadan, ama mültecilerin de hakları olduğunu unutmamalıyız. Bu haklara saygı duyulmalı. Kimsenin verdiği bir şey değil. Birlikte mücadele etmezsek hep beraber çürüyeceğiz” diye konuştu.

Önerilen haber: TKDF Başkanı Canan Güllü: ‘Türkiye’nin laikliği için can vermeye hazırız’