Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Yaşlanma tarih oluyor: Gençlik iksiri gerçek mi oluyor?

Hücre ölümünü durduracak ilaç, yaşlanmaya karşı ilk ciddi adım olabilir.

Hücre ölümünü durduracak ilaç, yaşlanmaya karşı ilk ciddi adım olabilir.

İngiltere’de bilim insanları, yaşlanmanın temel nedenlerinden biri olarak görülen hücre ölümünü yavaşlatmayı hedefleyen yeni bir ilaç geliştirdi.

“Anti-nekrotik” adı verilen bu ilaç, yıl sonunda ilk kez insanlar üzerinde denenmeye başlanacak.

Araştırmanın başında, daha önce University College London’da genetik alanında çalışan ve şu anda biyoteknoloji şirketi LinkGevity’nin CEO’su olan Dr. Carina Kern yer alıyor.

Kern, çalışmasını “Yaşlanmanın Plan Teorisi” adı verilen biyolojik modele dayandırıyor. Bu teoriye göre, yaşlanma süreci; hücre içi iletişimin bozulması ve özellikle “nekroz” adı verilen kontrolsüz hücre ölümüyle yakından ilişkili.

Hücre ölümü birçok hastalığın temelinde yer alıyor

Nekroz, hücrelerin düzensiz biçimde şişip patlamasıyla çevre dokulara zarar vermesi anlamına geliyor. Bu durum kronik iltihaptan genetik hasara, tümör oluşumundan organ yetmezliklerine kadar pek çok sağlık sorununu tetikleyebiliyor.

Alzheimer, Parkinson, bazı kanser türleri ve böbrek rahatsızlıklarının da nekroz süreciyle bağlantılı olduğu biliniyor.

Dr. Kern ve ekibinin geliştirdiği ilaç, hücre içindeki kalsiyum dengesini koruyarak bu sürecin önüne geçmeyi hedefliyor.

Normalde hücre içindeki kalsiyum seviyesi, dış ortama göre çok daha düşük seviyelerde tutulur. Ancak bu denge bozulduğunda hücreler kendini yok etmeye başlıyor.

“Yaşlanma yavaşlatılabilir, bazı etkiler tersine çevrilebilir”

Yeni ilacın amacı, bu dengenin korunmasını sağlayarak hücrelerin sağlıklı işleyişini sürdürmesini sağlamak.

Bu sayede yalnızca yaşlanma süreci yavaşlatılmakla kalmayacak, bazı etkilerinin tersine çevrilmesi de mümkün olabilecek.

İlacın insanlar üzerindeki etkileri henüz bilinmiyor.

Uzmanlar, bu yaklaşımın yalnızca estetik ya da yaşlanmayı geciktirme değil; yaşlılığa bağlı hastalıkların tedavisinde de devrim yaratabileceğini düşünüyor.

Demokrat Gündem