Kamu görevlilerinin elektronik imzalarının kopyalanarak sahte diploma ve belgeler düzenlendiğinin ortaya çıkmasının ardından devlet kurumları alarma geçti.
Olayın ardından başlatılan soruşturmalarda 199 sanık, 12 Eylül 2025’te hâkim karşısına çıkacak.
Skandal sonrası devlet, tüm kamu kurumlarının elektronik sistemlerine dışarıdan herhangi bir sızma olup olmadığını araştırmak için geniş çaplı bir inceleme başlattı.
Siber güvenlik duvarları güçlendirilirken, ilgili birimler sızma ihtimallerine karşı sistemleri tek tek tarıyor.
Siber güvenlik tedbirleri artırıldı
Mart ayında Meclis’ten geçen Siber Güvenlik Yasası kapsamında alınan önlemler hız kazandı. Kamu kurumlarında siber saldırı tatbikatları artırılırken, sistemler üzerinde anlık gözetim ve kontrol mekanizmaları devreye alındı.
Yeni yasayla birlikte kurulan Siber Güvenlik Başkanlığı, e-Devlet platformları başta olmak üzere kritik altyapıların güvenliğinden sorumlu olacak. Başkanlık, her türlü sızma girişimini önlemek için aktif bir rol üstlenecek.
Özkaya’dan 15 yıl hapis önerisi
AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Ali Özkaya, sadece sahte diplomalar değil, sınav sorularının çalınmasına yönelik iddialar için de yeni cezai düzenlemeler yapılması gerektiğini ifade etti.
Özkaya, “Sınav sorularını çalan kişilerin sahtecilik ya da dolandırıcılıkla değil, özel bir suç kapsamında en az 15 yıl hapis cezasıyla yargılanmaları gerektiğini düşünüyorum” dedi.
Depremzede kayıtları üzerinden sahtecilik
Ortaya çıkan detaylara göre, sahte diploma şebekesi, 6 Şubat depremlerinde hayatını kaybeden kişilerin mezuniyet kayıtlarını değiştirerek, sahte mezunlar üretmiş. Bu yöntemle çeşitli kamu görevlerine yasa dışı atamalar yapıldığı belirtiliyor.
Saral: ‘Muhalefetin söylemi siyasetsizlik göstergesi’
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mücahit Birinci Saral ise muhalefetin bu konudaki eleştirilerine, “Sahte diploma söylemi, siyasetsizliklerinin ve tükenmişliklerinin ilanıdır” sözleriyle yanıt verdi.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: E-imza skandalında 199 kişi hakim karşısında