DOLAR 32,4511 -0.12%
EURO 34,7414 -0.68%
ALTIN 2.434,60-0,05
BITCOIN 2063202-1,30%
İzmir
21°

AZ BULUTLU

üst menü altı
Çevre bilimci Dr. Enver Yaser Küçükgül'den o iddialara yanıt: 'Türkiye'de bağımsız-akredite STK yok'

Çevre bilimci Dr. Enver Yaser Küçükgül'den o iddialara yanıt: 'Türkiye'de bağımsız-akredite STK yok'

ABONE OL
22 Ekim 2022 12:04
Çevre bilimci Dr. Enver Yaser Küçükgül'den o iddialara yanıt: 'Türkiye'de bağımsız-akredite STK yok'
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Gelen tepkiler ve yasal eksikleri nedeniyle son anda Türkiye karasularına girilmesine izin vermeyen Brezilya bandrollü 600 ton asbest içerdiği belirtilen Nae Sao Paulo’nun yeniden Türkiye’ye gelmek üzere başka bir Türk firması tarafından satın alınmasının sözkonusu olduğu bilgileri tepki topladı. Konuya dair Demokrat Gündem’e değerlendirmede bulunan alanında saygın bilim insanı Çevre Bilim Uzmanı Dr. Enver Yaser Küçükgül, firma yetkilisinin onay verilmesi durumunda geminin tehlikeli atık envanterini çıkarıp sivil toplum kuruluşları ve uzmanlardan oluşan heyetin denetimine açabilecekleri açıklamasını değerlendirdi. Dr. Küçükgül, “Türkiye'de bağımsız ve akredite olmuş sivil toplum kuruluşları yok. Türkiye'de bilim insanlarının bağımsız değerlendirmelerinin gerektiği kadar ciddiye alınmadığını görüyoruz” dedi.

DEMOKRAT GÜNDEM-MELİSA GÖNEN- (ÖZEL HABER)-Brezilyalı sivil toplum örgütleri, kıyıdan açıkta bekletilen geminin başka bir Türk şirketi olan ‘Rota Shipping’ tarafından satın alınmasının gündemde olduğunu duyurdu.

Brezilya’dan söküm için Aliağa’ya getirilen 600 ton asbest ve zararlı kimyasallar içerdiği belirtilen Nae Sao Paulo adlı gemi kamuoyu ve sivil toplum örgütlerinin de yürüttüğü ısrarlı kampanya ve açıklamaların ardından, Bakanlık tarafından izni iptal edilerek geri gönderilmişti.

Gemiyi satın alabileceği dile getirilen Rota Shipping firması temsilcileri, dün gemide asbest oranının 30-40 ton olduğunu, gemiyle ilgili yasal engel ve mahkeme kararlarının kaldırılması ve tehlikeli atık envanterinin (IHM) çıkarılmasının ardından geminin sökümünün Aliağa’da yapılabilmesi için Türkiye’deki yetkili makamlardan onay alınması durumunda gemiyi satın alacağını açıkladı.

ROTA-SHİPPİNG, GEMİNİN STK-HEYETLERİNİN DENETİMİNE AÇABİLECEĞİNİ BELİRTTİ

Firma yetkilisi, talep olması durumunda geminin sivil toplum kuruluşlarının belirlediği, uzmanlardan oluşan bir heyetin de inceleyebileceği ifadelerini kullandı.

DR. ENVER YASER KÜÇÜKGÜL: ALİAĞA’DA BAĞIMSIZ VE RESMİ KURUMLAR TARAFINDAN DENETİM TAM ANLAMIYLA YAPILMIYOR

Aliağa'da halihazırda faaliyeti devam eden gemi söküm tesislerinde şeffaflık ve denetimin olmadığını kaydeden Dr. Enver Yaser Küçükgül, "Aliağa'da bağımsız ve resmi kurumlar tarafından denetim faaliyetleri tam anlamıyla yapılmıyor" dedi.

 "ABD’DE AKREDİTE VE BAĞIMSIZ OLUŞUMLAR VAR"

İddialar üzerine görüşlerine başvurduğumuz Çevrebilimci Dr. Enver Yaser Küçükgül, ABD’de bütçesi devlet tarafından karşılanan ama akredite ve tarafsız bilim insanlarından oluşan  denetleyici oluşumlar bulunmasına karşın Türkiye’de bağımsız ve akredite olmuş Sivil Toplum Kuruluşu (STK) bulunmadığını söyledi.

"TÜRKİYE’DE BAĞIMSIZ-AKREDİTE STK YOK"

Çevre Bilim Uzmanı Dr. Enver Yaser Küçükgül, “Türkiye'de bağımsız ve akredite olmuş sivil toplum kuruluşları yok. Adı çevre örgütü olan bir sürü oluşum var ama neye hizmet ettikleri şeffaf bir şekilde değerlendirilemiyor. ABD'de bütçesi devlet tarafından karşılanan denetleyici oluşumlar var. Bunların tamamı akredite ve tarafsız bilim insanlarından oluşuyor. Oysa Türkiye'de bilim insanlarının bağımsız değerlendirmelerinin gerektiği kadar ciddiye alınmadığını görüyoruz. Türkiye'de bağımsız ve akredite olmuş sivil toplum kuruluşları yok. Adı çevre örgütü olan bir sürü oluşum var ama neye hizmet ettikleri şeffaf bir şekilde değerlendirilemiyor” değerlendirmesini yaptı.

""

"GEMİ HAKKINDA DURUP DURURKEN ‘YÜZDÜRÜLEBİLİRLİK MUAYENESİ’ DİYE BİR ŞEY GÜNDEME GETİRDİLER"

Nae Sao Paulo gemisinin son durumuna dair çarpıcı açıklamalarda bulunan Dr. Enver Yaser Küçükgül,  "Sao Paulo yaklaşık iki haftadır Brezilya'nın uluslararası sularından içeri dahi sokulmadı. Gemi hakkında durup dururken ‘yüzdürülebilirlik muayenesi’ diye bir şey gündeme getirdiler. Bunu sözde ‘gemi batar mı batmaz mı?’ diye gündeme getirdiler. Denizde milyonlarca gemi bulunuyor hangi gemi için böyle bir rapor düzenleme ihtiyacı doğdu? Böyle bir yüzme şüphesi varsa, 4 Ağustos'ta bunu Cebelitarık'a kadar nasıl getirdiler? Sonra yavaş bir şekilde, geminin hızının dörtte biri hızında tekrar Brezilya'ya döndüler. Şu anda ne olacağı belirsizliğini koruyor" diye konuştu.

"EKSİKLERE RAĞMEN OLUR KARARI ÇIKTIĞI HALDE BU KARARDAN NASIL DÖNÜLDÜ?"

Dr. Enver Yaser Küçükgül, üzerinde çalıştığı önemli bir rapor hakkında da kısa bilgi vererek, “"Gemide geçen yılki satın almadan bu yana  bir sürü eksiklik var. SÖK Denizcilik'in Brezilyalı ortağı Cormack Maritima şirketi ile aralarının neden bozulduğu, eksiklere rağmen ‘olur’ kararı çıkmışken, bu karardan nasıl dönüldü ve geminin geri dönüş süreci nasıl başladı? Yakında bu bilgileri kamuoyuyla paylaşacağız” dedi.

""

"SAO PAULO’NUN İKİZİNE 20 BİN KİLOMETRE YOL KAT ETTİRİLDİ, 20 MİLYON DOLARA SÖKÜMÜ YAPILDI"

Fransa Hükümeti'nin gemi sökümü ile ilgili tutumu hakkında da değerlendirme yapan Çevre Bilim Uzmanı Dr. Küçükgül, "Gemi  AB sertifikalı bir yerde sökülsün iddiasıyla, Fransız Donanması'na şartlı olarak satılmış. AB gemi sökümünde denetime bu kadar önem veriyorsa, kendisinin 43 tane gemi söküm tersanesi var, gemiyi neden bunlardan birinde  söktürmüyor? Sao Paulo'nun ikizi olan Clemenceau 3 yıl dünya denizlerinde dolaştırıldı. Sao Paulo'nun ikizine 20 bin kilometre yol kat ettirildi. Sonunda AB şirketi tarafından İngiltere'deki bir tersanede söküldü. Bu şirkete Fransa sadece söküm için 4.3 milyon euro ödedi. Geminin toplam söküm masrafı 20 milyon doları geçti. Bir tarafta böyle masraflı bir sökümden söz ediyoruz, burada ise tam tersi 1.8 milyon dolar verilip satın alınan bir gemi var. Bu işin çok karlı bir ticaret olduğu mantıklı geliyor mu?” ifadelerini kullandı.

"HANGİ SÖZLEŞMENİN GÜVEN VERİCİ YANI VAR?"

Geminin Aliağa’ya getirilmesi girişiminin Basel Sözleşmesi’ni yok sayma anlamına geldiği eleştirilerine de değinen Dr. Küçükgül, Basel Sözleşmesi'ne güvenmediğini belirterek,  "Hangi sözleşmenin güven verici yanı var? BM Güvenlik Konseyi yapıcı bir kararla karşımıza çıktı mı?" şeklinde konuştu. 

 

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP