Gazeteci Barış Pehlivan, daha önce 6 ay cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edilmişti ancak son gelişmelere göre denetimli serbestlik talebi hala yanıtlanmadan tekrar tutuklandı. Bu durumun, adalet ve demokrasi değerlerine uygun olmadığına dikkat çeken İzmir Gazeteciler Cemiyeti, Pehlivan’ın tutuklanmasının gazetecilik faaliyetlerine yönelik bir baskı olarak görülebileceğini belirtti.
Pehlivan’ın, Kovid-19 izinlisi hükümlülerin cezaevine dönmesini engelleyen düzenlemeden muaf tutulmasının ironik bir biçimde gazeteciliğin üstünlüğünü ve önemini gösterdiğini vurgulayan İzmir Gazeteciler Cemiyeti, istismar ve tecavüz suçlularının daha hızlı serbest bırakılırken, Pehlivan gibi bir gazetecinin benzer bir yarardan faydalanamamasının anlamsızlığını eleştirdi.
2020 yılında açılan ve Pehlivan’a 3 yıl 9 ay hapis cezası verilen davanın, gazeteciliğin ve ifade özgürlüğünün önemli bir örneği olduğunu vurgulayan cemiyet, gazetecinin cezaevine giderken yaptığı açıklamanın altını çizdi: “Neden ben bu ülkenin meclisinden çıkan ve beni de kapsayan yasadan faydalandırılmıyorum?”
İzmir Gazeteciler Cemiyeti, gazeteciliğin en büyük suç olmadığını ve medyanın halkın haber alma özgürlüğünü koruma görevini yerine getirmesi gerektiğini belirterek, Pehlivan’a yönelik adaletsizlik ve baskının son bulması için çağrıda bulundu. Ayrıca, korku ve baskı kültürünün demokratik toplumların haber alma özgürlüğüne zarar vermemesi gerektiğine vurgu yapıldı.
İzmir Gazeteciler Cemiyeti, gazeteci Barış Pehlivan’ın tutukluluğunun gözden geçirilmesi ve adaletin yerine gelmesi gerektiğini savunarak, basın özgürlüğüne yapılan müdahalelere karşı durmaya devam edeceğini belirtti.
GÜNDEM
21 Mayıs 2024DÜNYA
21 Mayıs 2024GÜNDEM
21 Mayıs 2024EKONOMİ
21 Mayıs 2024EKONOMİ
21 Mayıs 2024EGE
21 Mayıs 2024GÜNDEM
21 Mayıs 2024