Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya

Tehlike yayılıyor! İzmir’in Çernobili Torbalı’da yeniden mi doğuyor?

İzmir’in Gaziemir ilçesindeki eski kurşun fabrikasında bulunan radyoaktif atıklar, şimdi Torbalı’nın Yoğurtçular Mahallesi’nde ortaya çıktı. Sivil toplum kuruluşları, “temizleme” çalışmalarının yeni bir çevre felaketine dönüştüğünü belirterek yetkililere acil önlem çağrısında bulundu.

İzmir'in Gaziemir ilçesindeki eski kurşun fabrikasında bulunan radyoaktif atıklar, şimdi

DEMOKRAT GÜNDEM- Yaklaşık 18 yıldır süren ve “İzmir’in Çernobili” olarak adlandırılan çevre felaketi, yeni bir boyut kazandı. Gaziemir’deki eski kurşun ve döküm fabrikasından çıkarılan atıkların Torbalı’nın Yoğurtçular Mahallesi’ne izinsiz dökülmesi, kentsel ve çevresel mücadeleyi sürdüren kuruluşların tepkisine neden oldu.

İzmir Büyükşehir Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Dairesi Başkanlığı’na bağlı Kent Temizliği Şube Müdürlüğü denetim ekipleri tarafından belgelenen olay, TMMOB İzmir İKK, İzmir Tabip Odası, İzmir Barosu, İzmir Yaşam Alanları ve EGEÇEP tarafından düzenlenen ortak basın açıklamasıyla kamuoyuna duyuruldu.

“KAYGILARIMIZ GERÇEKLEŞTİ”

Gaziemir Belediye Başkanı Ünal Işık, atıkların bilim insanlarının gözetiminde temizlenmesi ve yetkin bir firma tarafından bu işlemin yürütülmesi taleplerinin haklı olduğunun yaşananlarla ortaya çıktığını vurguladı. Işık, “Biz buradaki her avuç toprağın bir kontrol mekanizması kullanılarak çıkarılmasını ve taşınmasını istemiştik. Ama görüyoruz ki taleplerimiz dikkate alınmadı ve kaygılarımız gerçekleşti. Sonuna kadar mücadele edip buranın bilim insanlarının ve bilime hizmet eden kurumların gözetiminde temizlenmesini sağlamak için mücadelemiz sürecek,” dedi.

“ULUSLARARASI BİR SORUN”

Avukat Ali Arif Cangı, sorunun uluslararası boyutuna dikkat çekerek, “Burası aslında Fukuşima ve Çernobil gibi dünyanın gündeminde olması gereken bir yer. Çünkü bu nükleer atıkların kaynağı bizde değil. Dışarıdan geldiği belli. Nasıl geldiği, hangi ülkeden geldiği, gönderen ülke, gönderen şirket ve getirenler hepsi sorumlu,” dedi.

Cangı, Nükleer Düzenleme Kurumu ve TENMAK’ın sorumluluklarını yerine getirmediğini belirterek, “Uluslararası sözleşmelere göre Uluslararası Atom Enerjisi Ajansını uyarsaydı, bilgilendirseydi ve yapacağı takiple bu atığın nereden gelmiş olduğu hakkında bilgi toplasaydı, şu an buradaki atıkların temizlenmesi uluslararası bir iş olarak yapılacaktı,” diye konuştu.

“ZİNCİR MARKETLER GİBİ YAYILIYOR”

İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri Nuri Seha Yüksel, atıkların Torbalı’ya taşınmasını eleştirerek, “Kaynağı belli olmayan yurt dışından gelen bir atıkla karşı karşıyayız. Burada yaşadığımız yetmedi, aynı zincir marketler gibi aldık onları Torbalı’ya taşıyoruz. Belki başka alanlara taşıyacağız… Orada başka insanlar sağlık sorunları yaşayacak,” dedi.

Yüksel, halk sağlığı tehditlerinin boyutunun bilinmediğini belirterek, “Biz hem halk sağlığını hem bu bertaraf tesisinde çalışanların sağlığını da düşünüyoruz. Onlar nasıl bir tehdit ile karşı karşıyalar… Yıllardır aslında biz nasıl tehdit ile karşı karşıyayız…” şeklinde konuştu.

“BURADA BİR KATLİAM YAŞANIYOR”

İzmir Yaşam Alanları temsilcisi Yasemin Sağlam, bölgede 400-500 metre mesafede bulunan bir okulda günde 600-700 çocuğun eğitim gördüğünü ve bu çocukların atıkların arasından geçmek zorunda kaldığını hatırlattı. Sağlam, “Burada bir katliam ve felaket yaşanıyor. Günbegün yaşanıyor. Bu atık nereden geldi? Bu atığın ucu Aliağa’daki gemi sökümden kaynaklanıyor. Oraya gelen zararlı maddeler, nükleer atıkları, insan sağlığını ve çevre yaşamını tehdit eden tüm malzemeler bir yerlerde yok edilmeye çalışılıyor, işte o bir yerlerden bir tanesi de burası,” dedi.

STK’LARDAN YETKİLİLERE 10 SORU

TMMOB’a bağlı Çevre Mühendisleri Odası İzmir Şube Temsilcisi Selma Akdoğan tarafından okunan ortak açıklamada, yetkililere 10 kritik soru yöneltildi:

  1. Atıkların ayrıştırılması ve taşınması sırasında ortaya çıkacak çevre ve sağlık etkilerinin önlenmesine yönelik bir çalışma yürütülmüş müdür?
  2. Radyoaktif ve tehlikeli maddelerin araç, alet ve işçilere bulaşmasını önleyecek önlemler uygulanmış mıdır?
  3. Tozumayı engellemek için önlemler alınmış mıdır?
  4. İşçilere gerekli kişisel koruyucu donanım sağlanmış mıdır?
  5. Atıkları taşıyan araçlar uygun taşıma standartlarını karşılamakta mıdır?
  6. Sahada ayrıştırılan atıklar hangi koşullarda bekletilmiştir?
  7. Sahada ve yerleşim alanlarında doz hızı ölçümleri yapılmış mıdır?
  8. Çalışan ve denetleyen ekiplerin bu alandaki uzmanlıkları nedir?
  9. Taşınan atıkların tür ve miktar olarak dağılımı nedir?
  10. Atıklar hangi tesislerde ve hangi yöntemlerle bertaraf edilmiştir?

Sivil toplum kuruluşları, bu soruların yanıtlanması, ilerleme ve analiz raporlarının kamuoyuyla paylaşılması, bağımsız bir komisyon kurulması ve çalışmalar denetlenebilir hale gelinceye kadar alandaki faaliyetlerin durdurulmasını talep etti. (Haber Merkezi)

Demokrat Gündem