İngiliz bilim insanlarının yürüttüğü son çalışma, nadir görülen ancak özellikle kanser teşhis ve tedavi zorluklarına yol açan sarkom adı verilen yumuşak doku kanseri ile mücadelede önemli bir adımı temsil ediyor. Bu araştırma, yapay zekanın sarkomun ilerleyişini tespit etme konusundaki çarpıcı başarısını açığa çıkardı. İngiltere’de gerçekleştirilen bu çalışmada, bilim insanları, yapay zeka destekli bir sistem kullanarak sarkomun agresifliğini değerlendirdi. Sonuçlar, mevcut laboratuvar incelemelerine göre neredeyse iki kat daha hassas ve doğru olduğunu gösterdi.
Araştırmacılar, bu çığır açan gelişmenin binlerce sarkom hastası için yeni bir umut ışığı olduğunu belirtiyor. Yapay zekanın kullanımıyla, sarkom hastalarının erken teşhis edilme şansı artacak ve tedavi protokolleri daha etkili bir şekilde kişiselleştirilebilecek. Bu sonuçlar, tıp dünyasında sarkom ve benzeri nadir kanser türleri ile mücadelede yapay zekanın önemli bir araç olarak kabul edilmesine olanak tanıyor.
Yapay zeka, çıplak gözle görülemeyen ayrıntıları tanıma konusunda büyük bir başarıya imza attı. Royal Marsden Hastanesi ve Kanser Araştırmaları Enstitüsü’nden araştırmacılar, laboratuvar analizlerinin yüzde 44’lük doğruluk oranına kıyasla, yapay zekanın yüzde 82 oranında doğru sonuç verdiğini ortaya koydu. Bu önemli gelişmenin, kanser tedavisinde büyük bir potansiyel taşıdığı ve her yıl binlerce insanın hayatını olumlu yönde etkileyebileceği vurgulandı.
Araştırmacılar, yapay zekanın bu başarısının sadece sarkom türü kanserlerle sınırlı kalmayabileceğini belirtiyor. Bilgisayarlar, büyük veri setleriyle beslenerek, çeşitli alanlarda tahminlerde bulunma, sorunları çözme ve hatta kendi hatalarından ders çıkarma yeteneğine sahip olabilirler. Lancet Oncology adlı bilimsel dergide yayımlanan araştırmacılar, retroperitoneal sarkom gibi gözle görülemeyen kanser belirtilerini tespit etmek için “radyomiks” adı verilen bir teknik kullandı. Yapay zeka algoritması, bu verilere dayanarak Avrupa ve ABD’deki diğer 89 hastanın tümörlerinin agresifliğini değerlendirmede, kanserli dokunun mikroskop altında incelendiği geleneksel biyopsilere göre çok daha doğru sonuçlar verdi.
Araştırmacılar, bu teknolojinin ilerleyen dönemlerde dünya genelinde kullanılabilir hale gelebileceğini ve yüksek riskli hastalara özel tedavi uygulanırken düşük riskli hastaların gereksiz tedavilerden ve takip taramalarından kurtulabileceğini belirtti. Bu gelişme, kanser teşhisi ve tedavisinde önemli bir dönüm noktası olabilir.
News
