BÖYLE DÜŞÜNEN OLUR MU?

Ben de bugün, birileri gibi modaya uyayım, ‘kim ne demiş?’ bunlardan söz edeyim…

Örneğin Dostoyevski

‘Ah, ne çok şey istiyordum! Ama şimdi hiçbir şey istemiyorum! İstemek de istemiyorum! Böyle bir söz verdim kendime, artık hiçbir şey istemeyeceğim!’

Bence havaya söylenmiş bir laf!

Hiç ama hiç kimse ‘Ben bir şey istemiyorum!’ diyemez…

Herkesin mutlaka ve mutlaka istediği vardır ve bu bitmez!..

Kendinizden biçin, komşunuzdan, arkadaşlarınızdan…

İstekler kesinlikle bitmez…

Bu görüşümde ısrarcıyım…

Dostoyevski, bu lafları neden söylemiş bilemiyorum…

Bakalım içimizden bir kişi bile ‘Ben de hiçbir şey istemiyorum, derviş gibi yaşayacağım!’ falan diyorsa onu kutlamak lazım…

Lazım ama nasıl yaşamını sürdürecek?

Küçük bir örnek vereyim:

AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın danışmanı Yiğit Bulut'un 3 ayrı yerden yaklaşık 200 bin TL maaş aldığını biliyor musunuz?

Bakın böyleleri için ne diyor, foto muhabiri Mehmet Özdoğru;

‘Vay be!.. Ne becerisi var, bu zatın… Bilen var mı?’

En iyisi burada Pablo Neruda’yı analım:

O da şöyle demişti:

‘Anlamayana anlamayı öğretecek lisan henüz icat edilmedi!’

Tabii bu bizi okuyup da anlamayan ya da anlamak istemeyen troller için..

*- UZAK DURACAKLARIMIZ

Mutlaka uzak durmamız gereken insanlar var;

Örnek mi?

Tamam aklıma gelenleri sıralayayım:

‘Nezaket bilmeyenden,

İsteklerini dayatandan,

Peşin hüküm verenden,

Değersiz hissettirenden,

Sürekli şikâyet edenden, mutlaka uzak durun…’

*- SEDECE ÜZÜLÜYORUZ

Bir gözlük yüzünden bir canımızın, 21 yıllık bir polis memurumuzun canına kıydığını  okudunuz.

Ben de belirteyim:

İzmir artık ‘İntihara sürüklenen kent’ olarak dillendiriliyor.

Çünkü; İzmir’de yakın süreçte işsizlik ve geçim sıkıntısı nedeniyle; müzisyenler, kahveciler ve birçok kişi gelecek kaygısı taşıdığından canlarına kıydı.

TÜİK, yani devletin kayıtlarına göre, 2019 yılında, yani daha önceden bile, intihar edenlerin oranı yüzde binde 4,44 ile yüz binde 4.12 olan Türkiye ortalamasının üzerinde bulunuyor.

Uzmanlar, ‘İntihar önlenebilir bir psikolojik sağlık sorunudur. Destek alınarak, hayatın yaşamaya değer olduğu ve bunun değer yanları görülerek, farklı bir bakış açısı kazanılır!’ diyorlar…

Diyorlar da, bu pahalı spor dalı tenis gibi…

Ya da at sporları ya da yelken sporu gibi..

Bir uzmana danışın bakalım size kaç liraya mal olacak?

Hadi ‘can’ için bu bulunur…

Hangi insan ‘intihar’ edeceğine önceden karar verir…

Her şeyini kaybeden, ekmek parası bile bulamayan, çocuğunun, ailesinin geçimini sağlayamayan, psikolog parasını nasıl bulacak?

Çok pahalı olan ilaçlarını nasıl, hangi bütçe ile alabilecek?

Bunları da düşünmek gerekiyor.