12 Mayıs 2021 Çarşamba
Powell'dan faiz açıklaması:"Gerekirse faizleri yükseltmeye hazırız"
DEPREMLER VE YAPAY ETKİLEŞİMLER
SORUNLAR 'GERÇEKLERİ ÇARPITARAK' ÇÖZÜLMEZ SAYIN NUREDDİN NEBATİ!
Teknolojide zam durmuyor; Apple, bir zam daha yapmaya hazırlanıyor!
Nietzsche ve Doktor döven hanım
Dostoyevski, “Budala” isimli yapıtının 471. sayfasında şunları yazmıştır, okurken kendimi görür gibi oldum:
“Kristof Kolomb, şu meşhur Amerika’yı tam keşfettiği sırada değil, keşfetmeye giderken mutluydu..
Evet, Kolomb, Yeni Dünya’ya ayak basmadan üç gün önce, yani umutsuzluğa kapılan tayfaların gerisin geriye Avrupa’ya gitmek için ayaklandıkları sırada mutluluğun son derecesini tadıyordu.
Yerin dibine geçsindi Yeni Dünya, onu gözünün gördüğü yoktu..
Kristof Kolomb, Amerika’yı “Amerika” olarak görmeden, nereyi keşfettiğini bilmeden ölmüştü.
Asıl sorun o değildi. Asıl sorun yaşamada, olayı yaşamanın içinde, yani sürüp giden, sonu gelmeyen keşif eylemindeydi, yoksa keşfin gerçekleşmesinde değil..”
Bu satırlara, “Budala” kitabında rastladık.. Kristof Ko-lomb’un budala filan olduğu yok.. O, bir hırs adamı.. Yeni dünyaları keşfetmeye adamış kendini.. Bir serüvenci.. Bir ütopya izleyicisi.. İspanya’dan kalkıp hiç bilinmiyen uzak ufuklarda bir şey arıyor.. Ne arıyor?.. Yeni topraklar, yeni hayatlar arıyor.. İçinden gelen ve onu itekleyen hırs ve heyecanın peşinde gidiyor. Bulmak önemli mi?.. Belki önemli.. Ama, aramanın içinde var olmak, daha önemli.. Dostoyevski, buna işaret etmekte..
Yazar da, Kristof Kolomb’un ta kendisidir.. Hep arayış içinde, gerçeği keşfetmenin dürtüsü içinde kitabının sayfalarında ilerler.. Yazmak, bir keşfetme heyecanıdır.
Sonsuz bir gayretin sonunda keşfedilecek şey elde edilir.
Bu kitabın bitişidir..
Yani, Amerika’dır..
Yazar ise, Kristof Kolomb’un ta kendisidir..
Kitap bitince heyecan biter..
Önemli olan, yazarken yaşanan destansı hayattır..
Budala, bunu söylemek ister..