DOLAR 32,6336 0.19%
EURO 35,4289 0.29%
ALTIN 2.507,021,62
BITCOIN 1841619-2,81%
İzmir
32°

AÇIK

üst menü altı

DAHA ÇOK YAZARLAR

ABONE OL
13 Ağustos 2021 16:26
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Madeleine Staaf Kura bizim İsveçli gelinimiz…
Kendisini ‘mücadeleci’ yanıyla tanıyorum…
Birçok kişi de Türk olmadığı için, RES’lerle mücadelesinde onunla birlikte olmak istemiyor…
Anladığım kadarıyla Türk eşi ile birlikte biraz varlıklı yani çiftlik çubuk sahibi olduğu için kendisine ‘beklenti’ içinde yaklaşıyorlar…
Kimi de ‘Başımı derde sokmam!’ diyor…
Çünkü karşılarında dev firmalar ve onların sayısız avukatları bulunuyor.
Önceki akşam da bir yandaş gazetenin İngilizce bültenini göndermiş ve Türkçe şu notu geçmiş, ‘İzmir’i bitirecekler!’ diye…

""
Haber özetle şöyle;
‘İzmir: Açık deniz rüzgâr enerjisinde Türkiye'nin potansiyel sermayesi!’
Bu arada görüntüler de var;
Örneğin;Rüzgar türbinleri, İzmir'in batısındaki Seferihisar ilçesinin bir sahil mahallesi olan Sığacık'ta görülüyor, 
Ve. İzmir Kalkınma Ajansı'nın (İZKA) son raporuna göre, Türkiye'nin karada kurulu rüzgar enerjisinin %20'sine ev sahipliği yapan ülkenin batısındaki İzmir, yatırımcılar için önemli açık deniz rüzgar enerjisi fırsatları sunuyor.
Bu işten kim yararlı çıkıyor?
Tabii ki büyük sermaye!
Seferihisar’da, Urla’da, Çeşme’de, Karaburun’da…
Yani kaç yıldır çevreciler arada bir araya gelip seslerini yükseltiyorlar ama duyan yok…

""
Sadece Madeleine Staaf Kura gibi birkaç kişi hukuk mücadelesini sürdürüyor, bunlara karşı…
İddiaları şu:
Bu işten kazançlı çıkan Alman firmaları ve bankaları ile birlikte yol aldıkları bazı Türk işinsanları…
Mahkeme kararları aldırıyorlar…
Ama buna rağmen bazıları işini biliyor…
Bilmem anlatabiliyor muyum?
Bizden bazıları da, ‘Elektriksiz mi kalalım?’ diyor…
Sanki bu dev rüzgar santralları olmazsa halimiz perişan…
Gelecek nesiller, tabiat, çevre şu bu umurlarında değil…
Sanki evinde kullandığı elektrik de bedava olacak?
‘Rüzgar Enerjisi Sektörü ve İzmir Açık Deniz Rüzgar Enerjisi Yol Haritası’ raporu, Türkiye'nin açık deniz rüzgar enerjisi sektörü için bölgesel ölçekte ilk olma özelliği taşıyor ve ili bu sektörde öncü olarak tanıtıyor.
Yine habere göre;
Türkiye, bu sektörde hızla gelişen teknolojiye paralel olarak, dünya çapında son 20 yılda açık deniz rüzgar enerjisine büyük yatırımlar yapan bir trend izlemiştir. Rapor, küresel olarak 35 gigawatt (GW) açık deniz rüzgar kapasitesinin ve 707 GW kara rüzgar kurulumunun kurulduğunu ortaya koydu.
Türkiye için 70 GW açık deniz potansiyeli projeksiyonları ile rapor, halihazırda “Türkiye'nin rüzgar başkenti” ve Türkiye'nin kara rüzgar enerjisi ekipmanı için bir “üretim merkezi” olarak taçlandırılan bölgede açık deniz rüzgarında kalıcı potansiyelin savunuculuğunu yaptı.
İzmir, yaklaşık 1.700 MW ile en yüksek rüzgar enerjisi kapasitesine sahip il olarak yer alırken, onu 1.300 MW ile Balıkesir, yaklaşık 850 MW ile Çanakkale, 750 MW ile Manisa ve 420 MW ile İstanbul izliyor.
Rüzgar enerjisinin ülkenin toplam elektrik kurulu gücü içindeki payı %10'a yaklaşırken, toplam yenilenebilir enerji kurulu gücünün %19,3'ünü oluşturuyor.
Rapor, bölgesel ve ulusal kurumlar arasında farkındalık yaratarak ve bölgesel sahiplenme için ortak bir vizyon oluşturarak geliştirilecek proje ve faaliyetleri belirledi.
Büyük işverenler ne güzel bir rapor düzenleyip, yandaş medyada yayınlatmışlar değil mi?
Sanırsınız her şey güllük gülistanlık…
Tabii ki birkaç kişiye göre…
Bir de gerçek bilirkişilere sorun bakalım ne diyecekler?
Madalyonun arka yüzü değil de ön yüzünü anlatsınlar, o zaman ne düşüneceğiz…
Alkışlayacak mıyız?
Biz de protestoculara katılacak mıyız?
Bakın ne diyorlar?
‘Türkiye'nin rüzgar kapasitesi ve ekipman üretimi, şu anda dünyanın en büyük 10 pazarından biri olacak kadar büyümüştür.’
Bunu söyleyen de RES’çiler…
Belki bir gün bunları rakamları da yazarım…
Hem de kendi ağızlarından…

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP