ARKASI YARIN

Hatırladığım kadarıyla bizim eve televizyon ben ilkokul 4. Sınıf öğrencisiyken alınmıştı. O günden önce evimizin tüm eğlencesi, bilgi, haber kaynağı radyomuzdu. Çok sesli müziği, Radyo Tiyatrosunu, Arkası Yarın’ları hep radyomuzdan dinlemiştim. Radyo Tiyatrosu, hafta sonu tek bölüm olurdu. Arkası Yarın’lar hafta içi aynı saatte. Dinlerken kaç bölüm süreceğini bilmez, kendimi olaya kaptırırdım. Görmesem de olayları oyundaki seslerden esinlenerek kafamda canlandırırdım. Müthiş bir keyifti Arkası Yarın dinlemek.

Haydi günümüzde yaşananları bir de  Arkası Yarın tadında inceleyelim, var mısınız?

Cumhurbaşkanı bir gün cami avlusunda Sezen Aksu’nun, 5 yıl kadar önce çıkardığı bir şarkının sözleri nedeniyle “Hz Adem efendimize kimsenin dilleri uzanamaz. O uzanan dilleri yeri geldiğinde koparmak bizim görevimizdir.” dedi. ‘Yetmez ama evet’ günlerinden sonra Sezen Aksu’yu gönlünden uzaklaştıranlar bile cami avlusunda söylenen bu söze kayıtsız kalmadı. Tepkiler, tepkiler. Bu konuyu unutturmak, gündemi değiştirmek için Sedef Kabaş, televizyon programında kullandığı bir Çerkes atasözü nedeniyle, sabaha karşı 2’de gözaltına alındı. Oysa daha Adli Yılın açılışında Erdoğan; “gece yarısı gözaltına alma, otelde, havalimanında yakalama gibi işlemlere son verdik.” demişti. Oyları düşüren Minik Kuş gündemini değiştirmek için böylece yeni bir gündem oluşturuldu. Birkaç gün önce Trabzon’da mitingde 10 yaşlarındaki bir çocuğa mikrofon verildi. Çocuk da CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na hakaret etti. Herhangi biri bir anda miting kürsüsüne çıkabilir mi, hele söz konusu Erdoğan’ın mitingiyse? Bu evlat daha anne karnındayken babası hapse düşmüş, halen hapiste. Babası bir kerecik başını okşamamış, gece üstünü örtmemiş; çok büyük özlem ve hasret içinde. Bu gündem belirleme çabası toplumdan Sezen Aksu olayından daha büyük tepki aldı. İlk tepki çocuğun dayısından geldi. Çocuğun yarınları düşünülmeden böylesine bir olay neden, neden yaşanır? Artık onu herkes tanıyor, yıllar sonra bile adını arama motorunda aratsa mitingde söylediği sözler karşısına çıkacak. Bizler çoluğuna çocuğuna düşkün milletiz. Şimdi gündemi belirlemek için daha güçlü bir şey gerekiyor, “ne mi?” dediniz; Arkası Yarın….

Geçen hafta bir gece yarısı yayınlanan kararnameyle ;TÜİK Başkanı görevden alındı, Adalet Bakanı affedildi. Demokrasilerde, gündüz gözüyle istifa edilir. Siyasi kulislerde Dışişleri Bakanı, Kültür ve Turizm Bakanı, Sağlık Bakanı, Tarım ve Orman Bakanının da görevlerinden affedilecekleri konuşuluyor. Sabaha karşı yayınlanacak yeni kararnameleri beklemekten milletçe uykusuzuz.  Ne demiştik; Arkası Yarın….

26 Ocak akşamı saat 9’da Kemal Kılıçdaroğlu 3 Nisan 2018’de yapılan bir açık ihaleyi anlattı. İhaleyi 3 milyar 198 milyon, 743 bin 127 liraya bir şirket kazanmış. İhale bu şirkete verilmemiş, iptal edilmiş. 21 Ağustos 2020’de bu iş için, 21(b) maddesi ile yeniden ihaleye çıkılmış ve iş 9 milyar, 449 milyon, 995 bin 834 liraya Kılıçdaroğlu’nun ‘beşli çete’ olarak tanımladığı şirketlerden birine verilmiş. 21(b) yangın, deprem, ülkenin savunması gibi gecikme kabul etmeyen zorunlu durumlar için devletin bir şirketi davet edip işi vermesidir. İki ihale rakamları arasındaki fark sizin de dikkatinizi çekti mi? 30 Ocak’ta Kemal Kılıçdaroğlu yeniden yayın yaptı. Twitter kullanan hemen herkese musallat olan trollere dair bilgileri verdi. Onları isim isim bildiklerini söyledi, birkaçının da adını açıklayıverdi. Haklısınız, size katılıyorum, sayın Kılıçdaroğlu’nun bu açıklamaları sürecektir. Arkası Yarın….

Gündemdeki konuları farklı bir pencereden değerlendirdik. Ha senin gündemin ne derseniz; elektrik, doğalgaz faturası, doğalgaz kesintileri nedeniyle duran sanayi, benzin zamları, zamlar, zamlar, zamlar. Korkarım ekonomi konusunda da Arkası Yarın….