VAHŞİ İNSANLIK ÇAĞI
Uyandım, saat 9’u 5 geçmekte ve yağmur eşkin eşkin yağıyor; Yürüyüş kararında kısa bir tereddüt geçirdim, ancak yağmurda yürüme isteğim galebe çaldı, çıktım. Yürüyorum. Islanmak mukadder.
İnsan, sonuçtaki bedeli kabul edersen her şeyi yapabilir. Ellerim ceplerimde ben de yağmur gibi eşkin yürüyorum. Yol kenarındaki çimler hiç kullanılmamış halı tüyü gibi dimdik, yer yer sararmış, yer yer minik su birikintisi ile oluşan doğal desen görenlere yaşama sevinci aşılıyor. Yürüyor ve düşünüyorum. Isı, tarih, saat gösteren elektronik tabela 1.1.2021 yazıyor ve insanlara yeni bir sayfa, yeni bir umut için davetiye çıkarır gibi duruyor. Evet, diyorum kendi kendime, Almanlar haklı. Onlar 2020 yılını 4 ay yapmışlar; Ocak, Şubat, Mart ve Covid diye..
Gök bana gözdağı verir gibi gürüldedi, aklınca beni ürkütüp savaş meydanından kovalayacak; yer miyim ben, kaçar mıyım hiç? Vahşi insanlık savaşında alttan alır mıyım? Almam. Komplo teorileri üretmem, üretene de inanmam.
Vahşi İnsanlık Çağı’nın doğuşu yeni ancak bu çağa karşı insanlık güçleri bu sefer daha donanımlı. Ağaç kesiliyor, karşı güçler anında daha çok ağaç dikiyor. Hayvan türlerinin yok edilmesi ancak Ortadoğu gibi cahil, insanlığa yararsız toplumlarda sürmekte. Kadın erkek ayırımı şiddetini yine cahil ülkelerde sürdürüyor, çocuk istismarının şiddeti Arap islamı halklarda zirvede, cezasızlığı ise yine bu ülkelerde maksimum oranda. Ama bunlara karşı 'insan gibi insan' olarak savaşanlar daha hızlı yanıt vermekte. Özetle Vahşi İnsanlık Çağı, vahşi kapitalizm ve vahşi popülizm çağları gibi uzun sürmeden yok edilecek. Nasıl mı? Bilmiyorum. Bir tahminim var ama şimdi açık etmek için daha erken. Çünkü doğru olduğu kadar da vahşice. Güzel şeyler hayal et, et ki her şey güzel olsun diyorum.
Beynimde yeni düşüncelere çiçek açtırıyorum. İşte 2021 hayallerim…
Tüm insanlar barış içindeymiş meğer; herkes birbirini karşılıksız seviyormuş, tüm devletler birbirine zor günde destek olmaktaymış. İnsanlık artık hiçbir yerde kaydı kalmamış savaş kültürünü unutmuş. Küreyi arzın tüm yüksek yerlerinde “Yurtta barış, cihanda barış” yazıyor. Irk ve din şavaşları insanlığa tarih kitaplarındaki 'inanılmaz olaylar' bölümünde anlatılıyormuş. Dünyanın tüm kaynakları tüm insanlığın malı gibi görece adaletli pay ediliyormuş. Dünyada hiç bir kişi yaratılmış bir sanata “ucube” deyip onu yıktırmıyormuş. Vesaire, vesaire…İşin güzel tarafı bu gerçekmiş; iyi mi?
News