Evet, büyük Alman düşünürü Nietzsche öyle diyordu; “Tamam evrim oldu, düşünen, bilim yapan, sanat yaratan insan oluştu, bitti mi yani? Evrim bu kadar mı? Sınır insan olana kadar mı?’
Kendi sorusuna kendi yanıt vererek, ‘ Hayır, evrim burada duramaz, evrimin anlamına aykırı. Evrim devam edecek; bu evrilen insanların bazıları ilerde Tanrıya evrilecek , onların önünü açmalıyız. Onların tanrılaşmasını tökezletmemeliyiz, onların evriminin hızlanmasına insanlık yardım etmeli” diyerek ekliyordu.
Bir örnek veriyordu. “Çoğunluğu kendi haline bırakmalı, gelişen teknolojilerle çoğunluğun ömrünü uzatmaya, misal onlara verem aşısı yapmaya, antibiyotik kullanmaya gerek yok, onlara yardım enerjisi gerçek evrimin gelişmesini uzatır ve yavaşlatır. Yapmayın, etmeyin“ diyordu.
Bu bilgileri öğrendiğim yıllarda bunun şiddetli faşist bir düşünce olduğunu, dünyadaki faşizmin temelinin bu düşünce olduğunu düşünmüştüm.
Şimdi tv izliyor ve bir hanımefendinin ‘Reisi’ nasıl savunduğunu dinliyorum. “Biz eskiden doktorlar tarafından azarlanan birileri iken şimdi doktor döven mertebeye çıktık. Elbette reis, elbette ki reis“ diyor.
Liderini böyle savunması beni düşündürüyor, Aysun Kayacı da ”Benim oyumla dağdaki çobanın oyu aynı mı?” dediğinde de düşünmüştüm… “Nietzsche’nin haklılık payı var mı” diye içimden tartışmıştım.
Sizce var mı? Bence yok.
‘Bu faşist bir düşüncedir, ancak insan aklına gelenden değil, yaptıkların sorumludur vesselam.’
YORUMLAR