DOLAR 32,7490 0.16%
EURO 35,4386 0.02%
ALTIN 2.481,840,16
BITCOIN 18537260,52%
İzmir
37°

AÇIK

üst menü altı

BİNLERCE ÖĞRENCİNİN HAKKINI YİYECEKLERDİ

ABONE OL
5 Ağustos 2022 09:20
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Önceki yazılarımda da Dokuz Eylül Üniversitesi Hastanesinden söz ettim.

Önemli noktalara değinmiş, özellikle hastane içindeki elektrikli araçlarla hastaların taşınması ve de özellikle arka taraftaki, ana otoyoluna paralel yolda hız yapan sürücülerin ‘yaya’ geçitlerini dikkate almamaları gibi…

Ama elektrikli hasta taşıma araç sayılarının arttırılması şart gibi…

Şimdi önemli bir sorunu daha dile getirmek istiyorum…

Bakanlıktan tutun da tüm sağlık kurumları ve belli başlı hekimlerimiz sürekli ‘meme kanserine’ dikkat çekiyorlar…

‘Meme taramalarından’ söz ediyorlar…

Mutlaka belli zamanlarda ‘Mamografi’ cihazına girilmesi, tarama yapılması isteniyor…

Peki nasıl?

Bu konuda İzmir Ticaret Borsası’nın ciddi çalışma yaptığını biliyoruz.

Benzer kurumlarda var…

Ama bir de Devlete, daha doğrusu adı geçtiği için Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nden söz edeyim:

Birincisi cihazların bulunduğu ‘radyoloji’ bölümü, sizi, hastayı önce ‘Genel Cerrahi’ bölümünü gönderiyor…

‘Onlar sizi göndersin!’ diyor…

Hasta yoğunluğundan haftanın belli günü kayıt yapılıyor.

O gün, örneğin Salı günü saat 09’den önce birçok hasta polikliniğe geliyor, kaydını yaptırıyor…

Ama asıl çile bundan sonra başlıyor…

Her yerde gördüğümüz, yaşadığımız gibi araya ‘torpil’ yani personel yakınları giriyor…

Hâlbuki diğer hastalar gibi aynı saatte erken gelip sıra alsalar sorun olmaz…

Beyefendiler, hanımefendiler kahvaltılarını yapıp, uykularını aldıkları saatte gelip kayıtlarını yaptırıp anında işlerini görüyorlar…

Yapılan iş şu;

Matbu kağıdın üzerine bandrolün yapıştırılması ve ‘Mamografi’ yazısının üzerine bir ok çizilmesi…

Sonra Mamografi çekim servisine gidiyorsunuz, sekretarya size gün veriyor, bir ay mı, altı ay mı, bir sene sonrası mı?

Neyse…

Eğer kanser hastası isen acil durumun varsa, yandı keten helva…

Doktorla hastanın işi bir dakika…

Aslında çok yıllar önce Balıkesir Devlet Hastanesi’nde başhekim bu tür durumlarda ‘başhekim yardımcısı’ olarak bir personeli görevlendirmişti.

Kıyamet koptu…

Ama o zaman yasaya göre başhekim yardımcısının illa doktor olacağı veya kim olacağı konusunda bir açıklık yoktu ve yetki başhekimindi…

‘Bir mühür için bir doktoru görevlendiremem’ diyerek kendini savunmuştu o başhekim…

Sonuç;

Birincisi bu işe Başhekim ya da Rektör el koymalı…

Belli bir gün olduğu ve kayıttı da açıkça belli olduğu için ‘Mamografi’ hastaları doktor ya da servis adına bir kişi tarafından, kayıt memuru bile yapabilir, sorun çözülür…

Yoksa öğlene ya da akşama kadar kimse bekletilmez…

Çünkü hasta ayrıca diğer serviste de sıra beklemek zorunda kalıyor, bir dakikalık iş için…

Hastanenin yoğunluğu artıyor, sinirler geriliyor, işler yürümüyor, kalabalık büyüyor…

Bu arada ‘Nedir bu durum?’ diye servis sorumlusu ile görüşmek istedim…

Yerinde yoktu…

‘Toplantıda’ dediler…

Her zaman nedense bu tek sözcüklü cümle ile karşılaşıyoruz…

Haklı da olabilir, haksız da…

Torpilin önüne geçilemez…

Çünkü herkes mutlaka bir ahbap bulmaya çalışıyor ve buluyor…

Olan ‘Ben sırama razıyım’ diyene oluyor…

Onlar da hoşgörülü…

İkinci önerim:

Bildim bileli aynı cihazlar…

Mutlaka ve mutlaka her yıl en azından iki ya da imkan dahilinde daha fazla cihaz servislere alınmalıdır. Tabii ki mekân ve personel sorunu çıkıyor. O da çözülür servis yetkilileri ve yönetim isterse…

Bir zamanlar hastaneler ‘Ameliyathane sayısı’ ile övünürdü…

Ama ne zaman işe siyaset girdi, ne zaman çekememezlik girdi, ne zaman ‘boş vermişlik’ girdi, ne zaman ‘Bundan yararlanma’ girdi, sonuç can sıkıcı oldu…

Yapmayın etmeyin…

Yapın…

Yapmak isteyin…

Tabii ki herkes geçimini, kazancını, ekmeğini düşünecek…

Ama bu yanlış hesaplarla olmamalı…

Çalışan kazanır…

İnsanımız kazanır, ülke kazanır…

Bu arada yazılım, yani program günün şartlarına göre yenilenmelidir. Hasta takip ışıklı levhalarında saatte saniyesine kadar belli olmalıdır. Hasta da sırasını bilir…

Yani araya girenler ortaya çıkar…

Ama tanık oldum…

Bir hekimin yakını geldi, ortalığı ayağa kaldırdı!

Halbuki görevli doktorun ‘Şu saatten sonra kayıt almayacaksın’ talimatını yerine getiriyordu. Başlı başına bir üzüntü, dram…

Belki bir gün bunu da anlatırım…

Ben saat 08’den 12.10’a kadar beklemeseydim, gelişmeleri takip etmeseydim, aynı gün saat 10’da yenilenen önemli bir biriminin açış törenine katılacak ve anlatacaktım…

Olmadı işte…

 

*-KPSS İPTAL EDİLDİ

 

Türkiye'nin günlerdir gündeminden düşmeyen KPSS sınavıyla ilgili kritik bir gelişme yaşandı.

Sınavdaki soruların daha önce Yediiklim Yayınevi tarafından yayımlandığı iddialarının ardından görevden alınan Halis Aygün'ün yerine atanan ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Bayram Ali Ersoy, 31 Temmuz'daki oturumların iptal edildiğini, 6-7 Ağustos ve 14 Ağustos'taki oturumların ise ertelendiğini duyurdu.

 

*-: 32 YIL SONRA BİR İLK

 

Yüksek Askeri Şura (YAŞ), Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında 12.25'te toplandı.

Yaklaşık 1 saat süren toplantının ardından basın toplantısı düzenleyen Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, toplantıda alınan kararları açıkladı.

Orgeneral Yaşar Güler’in görev süresi Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın onayıyla bir yıl daha uzatıldı. Böylelikle Orgeneral Yaşar Güler, 1990'dan sonra 4 yıldan fazla Genelkurmay Başkanlığı görevini yerine getiren ilk isim oldu.

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP