GÜLMEYE BAŞLADIM

Sayın Kılıçdaroğlu ve CHP hala kaçak güreşiyor.

Bay Kemal mevcut belediyelere ek olarak başka belediyeler de katıp ayrıca meclisleri de çoğunlukla kazanacağız diyor. Diyor ama nasıl kazanacağını açıklamıyor. Hala HDP ile açık işbirliği yapmaya yanaşmadığı gibi ‘biz bir sosyal demokrat liberal çizgiye gelmeliyiz’ de diyemiyor. Hala Atatürk bezirganlarının mutluluğunu hedefliyor. Yerel seçimleri kazanacakmış, hangi oyla birader; bu halkı hangi özgün fikrinle arkasına katacak açıklamıyor.!

Biz de artık somurtmayı bıraktık, gülüyoruz. Bu laflara başka ne yapılır ki, gülüyoruz işte.

Ayrıca gülmek faydalıdır. Tıp öğretimim sırasında hocalarım ‘bir kahkaha bir kalem pirzoladır’ derdi.

Bay Kemal konuşuyor, Bayan Akşener, ‘kimseye destek yok, biz kazanacağız’ diye yırtınıyor, ben ve benim gibiler gülüyoruz.
Bu beyanlar hatırıma bir fıkra getirdi.

Bari beraber gülelim. Padişahın eşşeği depresyona girmiş, ne gülüyor, ne de anırıyor. Kuytu köşelerde yatmakta ve de bu padişahı çok üzmekte. Diyarı Osmaniye’nin tüm hekimleri şifacıları tetikte, çabada ama sonuç sıfır. Eşşek depresyonda, somurtmakta. Bir gün Lala, ‘haşmetlum, bir Bektaşi tanırım, bir de o baksa’ demiş.

Padişah umutsuz, düştüğü denizde yılana bile sarılacak, ‘olur’ demiş. Olur, o da baksın bari ilave etmiş. Bektaşi gelmiş, eşşeğin yanına girmiş, girip çıkması bir olmuş. ‘Tamam padişahım, eşşek düzeldi’ demiş, gitmiş.

Allah Allah, herkes şaşkın, padişah mutlu mayışık. ‘Ne oldu da bu diyarın bunca hekimlerinin yapamadığını bu Bektaşi bir dakikada çözdü, çağırın bakıyım bu meczubu’ buyurmuş.

Dedeyi geri getirmişler ama dede ‘meslek sırrı’ diye ne yaptığını açıklamayınca, padişahımız efendimiz, ‘başlatma meslek sırrına, yoksa kelleni eşşeğe yalatayım mı istersin’  deyince Baba sırrını açıklamış. ‘Efendim eşşeğin kulağına benim cinsel organım seninkinden büyük’ dedim, demiş.

Değerli okurlar böyle bir metafor olur mu, sosyal diyalektiğin çarkı uygar tarafa döndü mü bilmem ama inşallah CHP’nin oyları çoktur.