DOLAR 32,3773 0.08%
EURO 34,9056 0.17%
ALTIN 2.402,730,41
BITCOIN 20771051,46%
İzmir
19°

AÇIK

üst menü altı

KENAN EVREN’DEN AK PARTİ İKTİDARI’NA DEĞİŞEN BİR ŞEY YOK: YİNE GÖZE BATAN HEKİMLERİN MAAŞLARI…

ABONE OL
13 Haziran 2022 12:18
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Siz bakmayın hekimleri, sağlık çalışanlarını alkışlatıp, hakları ödenmez diyen söylemlerine…

Meclis tutanaklarına göre hekimlerin mali hakları için yapılan düzenlemeler…

12 Eylül dönemi ile AKP döneminin hekimlerin mali hakları konusundaki görüşleri ne kadar da birbirine benziyor; 12 Eylül sonrası dönemde cuntanın lideri Kenan Evren “Bir hekim albaydan nasıl daha fazla maaş alır?” diyordu. Şimdi de hekimlerin mali haklarını iyileştirmesi beklenen kanun teklifinin komisyon görüşmelerinde bir AKP Milletvekili bu görüşü “Emekli hekimlerin maaşı bir valinin, bir genel müdürün aldığı emekli maaşı kadar olursa hiyerarşik düzen bozulur” diyerek sürdürüyor.

Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi 10 Haziran 2022 Cuma günü Plan ve Bütçe Komisyonunda görüşüldü.

Komisyon görüşmelerinde Batman Milletvekili Necdet İpekyüz, ‘döner sermaye’den yapılacak ek ödeme artışının maaş artışı gibi sunulmaması gerektiğini, çünkü bunun emekliliğe yansımadığını söylemiş, neden döner sermaye ek ödemelerini bordroya, emekliliğe yansıtmıyorsunuz” sorusuna kanun teklifinde imzası olan Uşak Milletvekili İsmail Güneş’in verdiği cevap: “Bizim ülkemizde bir valinin aldığı emeklilik maaşı 16.600 lira, genel müdürün 14.200 yüz lira, profesörün 13.400 lira. Şimdi biz hekimleri seviyoruz, onların çalışmasına önem veriyoruz fakat burada emeklilik maaşını çok yükselttiğimiz zaman buradaki hiyerarşik düzeni de bozuyoruz.’’ (TBMM Tutanak s.58)

Kanun teklifini hazırlayan ve imzası olan AKP Uşak Milletvekili İsmail Güneş’in bu sözleri Kenan Evren’in “Hekimler albaydan nasıl fazla maaş alır?” sözünü hatırlatmıştır. Belli ki hekimlerin artık yoksulluk sınırının altına inmiş olan ücretleri ve açlık sınırının altındaki emekli maaşları iktidarların gözüne batmaktadır.

Emekli hekim maaşları hiyerarşik düzeni bozuyormuş!

Komisyonda diş hekimlerinin görüşlerini bildirmesi için söz verilen Türk Dişhekimleri Birliği Genel Başkan Vekili Hasan Yaman konuşmasında; “Ben utanarak söylüyorum Sayın Bakanım, 3.200 lira emekli maaşı alıyorum, gerçekten utanıyorum, çalışmasam bu emekli maaşıyla geçinme imkanım yok. Hiç olmazsa emekli maaşına ilave ek ödemeyi BAĞ-KUR’lu diş hekimlerine de verilmesinin doğru olacağını düşünüyorum.”

Sayın meslektaşımız siz değil; sizi ve sizin durumunuzda olan binlerce emekli hekim ve diş hekimini bu duruma düşürenler utansın.

Kanun teklifi TBMM’de kabul edilip yasalaştığında ise sadece 27.946 emekli uzman hekim, hekim, diş hekimi bu yetersiz artıştan faydalanabilecek.

Kanun teklifinin en çok üzerinde durulan ve tartışılan maddesi emekli maaşlarına ilave ücret artışından emekli kamu çalışanı/ memurlar 4-C dışında kalanların yani işçi statüsünde 4-a ve BAĞ-KUR statüsünde 4-b olan emekli hekimler ve diş hekimlerinin yararlanamayacak olmasıdır.

“HAKKINIZ ÖDENMEZ” DEDİLER, HAKKIMIZ OLANI ÖDEMEDİLER!

Kanun teklifinin komisyonlarda görüşülmesi üzerine kısa bir değerlendirme…

Aralık 2021 tarihinde TBMM’de tüm partilerin üzerinde uzlaşarak kabul ettikleri, kamudan emekli hekimlerin aylıklarının ilave ek gösterge artışı ile artırılması ve yine kamuda çalışan hekimlerin sabit ek ödeme oranlarının artırılmasını sağlayan yasal düzenleme genel kurulda kabul edildikten sonra TBMM’nin saygınlığı çiğnenerek yok hükmünde sayılmıştı. AKP iktidarının adeta alay edercesine yasayı geri çekmesi hekimlerin tepkisine yol açmıştı. Ayrıca “mış” gibi yapılan bu düzenlemelerin bir bütün olarak 39 kategoride tüm sağlık çalışanlarını kapsamaması da hem çalışanların tepkisine neden olmuş hem de sağlık çalışanları arasında gerginliğe yol açmıştı. Çalışanların ücretleri her geçen ay enflasyon karşısında erirken ve çalışma şartları daha da zorlaşırken geçinemeyen hekimlerin ve sağlık çalışanlarının gözü ekonomik koşullarını iyileştirecek yasal düzenlemelerde idi.

Nihayet Sağlıkla İlgili Bazı Kanunlarda ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi 8 Haziran 2022 Çarşamba günü TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu’nda, 10 Haziran 2022 Cuma günü de Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşüldü.

Konu, ancak 7 ay sonra komisyon üyelerine “aciliyeti ve önemine istinaden” diye mesaj atılarak yeniden meclisin gündemine getirildi. Kanun teklifinin her iki komisyondaki görüşmelerinde mali konular üzerine neler söylendiğini öğrenmek için toplam 732 sayfadan oluşan TBMM tutanaklarını okumak gerekiyor.

Bu tutanaklardaki bilgilere göre;

1-     Aralık 2021 tarihinde TBMM’de tüm partilerin üzerinde ortaklaşarak kabul ettikleri yasal düzenlemenin neden geri çekildiğine ilişkin hiçbir soru muhataplarınca yanıtlanmamıştır.

2-     O dönem AKP Milletvekillerinin TBMM tutanaklarında “Daha iyisini getireceğiz, onun için geri çekiyoruz, daha fazlasını sağlayacağız, daha kapsamlı bir şekilde kanun metnini hazırlayacağız” ifadeleri vardı. Oysa geri çekilen düzenlemede emekli maaşına pratisyen hekimlerde 4710 TL ek ödeme yapılacakken şimdi sadece 1648 TL öneriliyor; miktar 3061 TL düşürülmüş. Uzman tabiplerde 5415 TL verilecekken şimdiki teklif 2119 TL. Miktar 3296 TL düşürülmüş. AKP milletvekilleri, ‘Söylediğiniz iyileştirme bu mu?’ sorularını cevapsız bıraktılar.

3-     Emekli aylıklarında ilave ek gösterge artışlarından yararlanacak emekli uzman tabip, tabip, diş tabibi, dul ve yetim sayısı toplam 27.946’dır.

4-     Kanun teklifinde en çok üzerinde durulan ve tartışılan maddesi emekli maaşlarına ilave ek gösterge artışından emekli kamu çalışanı/memurlar (4-c) dışında kalanlar yani işçi statüsünde (4-a) ve BAĞ-KUR statüsünde (4-b) olan emekli hekimler, diş hekimleri yararlanamayacaktır. Böylelikle emekli hekimler/diş hekimleri arasında, sosyal güvenlik kurumu kaynaklı ayrıcalık daha da arttı.

5-     Bu uygulama başta eczacılar olmak üzere 39 kategorideki tüm sağlık çalışanlarını dışarıda bırakmıştır. Sağlık çalışanları arasında ayrımcılık yapılmıştır.

6-     Emekli olup çalışanların (sosyal güvenlik destek primi ödeyenlerin) emekli maaşlarındaki kesintiler devam edecektir.  Ancak emekli hekimin herhangi bir işletmesi ve muayenehanesi varsa emekli maaşında kesinti olmamaktadır.

7-     Yıllık izinlerde ek ödeme kesintileri devam edecek.

8-      Döner sermaye ek ödeme oranlarının artırılması: buna bağlı olarak hekimlerin aylık gelirlerinde 783 TL ile 2400 TL artış olacağı komisyonda ifade edilmektedir.

9-     Sabit ek ödemeler merkezi yönetim bütçesinden karşılanacak. Bu durum döner sermaye ile döndürülmeye çalışılan kamu ve üniversite hastanelerinde artık döndürülemediğini de göstermektedir.

10- Temel sabit maaşlarda herhangi bir artış olmayıp, gelir getirici performans uygulamaları devam edecek. Ödemelerin güvencesiz olan performans ve sözleşmeli çalışma üzerinden artması hedeflenmektedir.

11- Bakanlık taşra teşkilatının desteklenmesi amacıyla yapılacak giderlere iştirak etmek için aylık gayrisafi hasılattan aylık tahsil edilen tutarın yüzde 6'sını geçmemek üzere bakanlıkça belirlenecek oran, Bakanlık Döner Sermaye Merkez Saymanlığı hesabına aktarılır.

12- Ek ödemenin oranı, usul ve esasları ile inceleme heyetlerinin yapısı, çalışma usul ve esasları Hazine ve Maliye Bakanlığının uygun görüşü üzerine Sağlık Bakanlığınca çıkarılacak yönetmelikle belirlenir.

13- Sabit ek ödemenin genel bütçeden karşılanmasıyla birlikte mahsuplaşmanın olacağı ibaresinin “sehven” yazıldığı ortaya çıktı.

SONUÇ OLARAK

Aylardır oyalama ve algı yöntemi ile sağlık çalışanlarını bekleten AKP iktidarının şu anda meclis gündemine getirdiği kanun teklifi ile sağlık çalışanlarına mali açıdan sınırlı düzeyde ve kapsayıcı olmayan bir artış sağlanmıştır. Dağ, fare doğurmuştur. Yaşanılan ekonomik kriz nedeniyle geçinemeyen hekimlerin ve sağlık çalışanlarının emekliliğe yansıyan ücret artışı ve sağlıklı çalışma şartları talepleri yine sonuçsuz kalmıştır.

Sabit ek ödemenin merkezi yönetim bütçesinden karşılanacak olması olumlu bir adım olarak değerlendirilse de aslında sağlıkta dönüşüm programının iflasıdır.  Gelinen noktada işletmeye dönüştürülmesi hedeflenmiş kamu ve üniversite hastanelerinin finansal olarak sürdürülebilirliklerinin olmadığı ve döner sermaye ile döndürülemediği ortaya çıkmıştır.  

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP