Bunlar İzmir ile alay ediyorlar.
CHP’yi Ankara’da ‘Babalarının malı sananlar’ için diyorum…
Tabii ki çantacılar için de….
Aslında ‘temizlik’ lazım, hem de esaslı…
Genel Başkan değiştirmekle bu işler olmaz…
Anımsayın;
Deniz Baykal için ‘İstemezükçüler’ nerede idi?
İzmir’de!…
Sonra Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu için ‘İstemezükçüler!’ nerede idi yine İzmir’de….
Bunlar yakın zamanda olduğu için biliniyor…
Çok daha öncelere 50 yıl öncesine gidelim İnönü zamanına…
O zaman da aynı sahneler yaşandı…
Alın işte başımıza gelenleri!
Açık ve net;
İzmirli ve gerçek temiz, iyi niyetli, partiye yürekten gönül vermiş CHP’liler ‘Tunç Soyer ile devam’ diyorlar…
CHP Genel Merkezi gibi herkes biliyor;
İzmir’de CHP’nin göstereceği aday mutlaka, bir oyla da olsa Büyükşehir’i kazanır…
Zaten ekmek derdinde olanlar, Ankara’da çantacılarla birkaç mücadele eden dürüst, hizmeti düşünen arasında mücadele edenleri biliyor.
Birkaç saat önce CHP’ye gönül vermiş bir kadın arkadaşım sordu;
‘Kim olacak?’ diye…
Yanıtım şöyle oldu:
‘Çantacılar, hatta ‘Bana tam yetki verin!’ diyen Genel Başkana rağmen Tunç Soyer tekrar aday gösterilecek! Çünkü halkın dilek ve isteği her zaman öne çıkar…’
Daha düne kadar ‘Tunç Soyer hakkında atıp tutan bir istemezükçü’ bugün şunu yazdı;
‘Tunç Soyer’in ne suçu var?’
Suçu tüm yapacaklarını, yanlış yapmamak için, uzmanlara danışması ve İzmirlinin onayını alması…
Çok iyi anımsıyorum:
Yerel Seçimler gündeme geldiğinde, Muzaffer ismindeki bir arkadaşım, ‘İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığına Tunç Soyer’in yerine Karşıyaka Belediye Başkanı aday gösterilecek, Çünkü Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı Özgür Özel’i destekleyen tek kişi oydu. İzmir’e geldiğinde Özgür Bey de ona bu konuda söz verdi!’ dedi.
‘Yok canım!’ demiştim…
Bu iş bu kadar basit ve kolay mı?
Tunç Soyer sağını solunu, yani İzmir politikasında de belediyelerde de. Belediye iştiraklerinden tutun da sivil toplum kuruluşlarına kadar herkesi iyi tanıyor.
Bence mümkünü yapmalı ve kim ne derse desin, bu dönem çalışma ve hizmet kadar ‘hesaplaşma’ olarak da geçmeli….
Pısırıklar, iki yüzlüler, bankamatikler temizlenmeli…
Tabii ki yağcılar ve menfaatçiler kadar beklentisi olup pusuya yatanlarla da…
Belki Pazartesi yine büyük tartışmalar olacak, İzmir ve İzmirli üzerinden büyük menfaat beklentisi olanlar, söz verenler ve partisini ve insanları sevenler arasında…
Bazıları yüz kızarmadan nasıl İzmirlinin huzuruna çıkabilecek?
Söyleyeyim:
Bunların İzmir ve Ege ile hiçbir ilgileri yok…
Tek bağlantıları, Napolyon…
Yani para, yani ihaleler, yani koltuk sevdası…
Bu kadar açık ve net yazıyorum…
Ama kabahat kimde?
Dedim ya;
İzmirli İstemezükçü, geri zekâlılarda…
İnanın dün akşam da yine İzmir ve Ege’de tanınmış bir sivil toplumcu kadın arkadaşımla görüştüm…
Bana hep ‘Sevgili Yaşar!’ diye hitap eder…
O kadar ilgilidir ki, kendisine Fetöcülerden devrimcilere kadar herkesi sorun anlatsın…
Yani siyasetin içinde bir sosyal demokrat görüşlü…
Makam ile ilgisi yok…
Para ve beklentisi de…
‘Sevgili Yaşar inan CHP’ye bu nedenle oy vermek istemiyorum, bu yerel seçimde!’ dedi…
Nedenlerini de anlattı…
Demek ki, AKP’lilerin ve diğer partilerin nabız yoklamaları doğru gibi…
Ben de şuna inanmaya başladım:
Her zaman söylediğim gibi; ‘Bir oyla da olsa CHP İzmir’de seçimi alır. Ama oy kaybına uğradığı da ortaya çıkacaktır…’
Hatırlayın:
CHP bir ara yüzde 10 barajını açamamış ve yüzde 9’kalmıştı…
İşte o zaman yüzde 9’da kalan CHP’ye oy verenlerin sözleri geçmiyor, bunlar bir kenara atılmış durumdalar.
Sesleri kesilmiş, sözlerine önem verilmez olunmuş…
Diğer partilere, menfaatleri için gidenler, şimdi güçlü gördükleri CHP’nin imkanlarından yararlanmaya çalışıyorlar….
Yarınlarda tekrar yüzde 9’lara düşülürse bunu vebali kimin üzerine olur?
Hiç kimsenin bunlar zaten başka yerlerde kendilerine bir kemik bulacaklardır.
Kürekleri yine sıradan, beklentisi olmayan, yurdunu insanını, partisini sevenlerin, ülkenin kalkınmasını isteyenler çekmeye çalışacaklardır.
Yazdıkların halkın İzmirlinin görüşlerini ve dileklerin yansıtmaktadır.
Yani gerçekleri…
Pazartesi günü, İzmir ve İlçelerinin adaylarının açıklamasının Perşembe’ye kaldığını duyarsanız buna da şaşırmayın…
Bir de İzmir için ulusal televizyon ve basın kuruluşlarında yani medyada sözde yorum yapanlar var ya, ağızlarına acı biber süresim geliyor…
‘Yuh be kardeşim Yuh!…’
*- İZMİR’DE TARİHİ AÇILIŞ
İzmir Büyükşehir Belediyesi temeli üç yıl önce atılan Çiğli Tramvayı’nı on binlerce İzmirlinin katıldığı törenle hizmete açtı.
Sefere çıkan Çiğli Tramvayı’nın ilk yolcusu Başkan Soyer oldu.
İzmir’in gurur gününde konuşan Başkan Tunç Soyer, “Bugün İzmir’den 40 alıp, 1 verenlerin utanç; kırka bire rağmen dev yatırımlar yapmayı başaranlarınsa gurur duyacağı gündür” dedi.
Başkan Soyer, 19 Şubat’a kadar Çiğli Tramvayı seferlerinin ücretsiz olacağını duyurdu.
*- KADINLARIN EMEĞİYLE YAŞAYACAK
İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından yenilenen tarihi Namazgâh Hamamı, bölgenin ihtiyacını karşılamak ve kadın istihdamına katkı sağlamak için Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı tarafından yeniden hizmete açıldı.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in girişimiyle dünyanın ilk Cittaslow Metropol pilot kenti ilan edilen İzmir’in “Sakin Mahalle” projesi kapsamında tarihi Namazgâh Hamamı yeniden doğdu.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, Pazaryeri Mahallesi’nde yer alan tarihi Namazgâh Hamamı’nın restorasyonunun ardından günlük faaliyetine başlayabilmesi için tadilat ve bakım işlemlerini tamamladı.
Yaklaşık 500 yıllık geçmişe sahip hamam kadın istihdamını desteklemek için Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı’na kiralandı.
YORUMLAR