Hadi inşallah, bakarsın olmuş. Kürt- Türk kardeşliği gelişmiş, Anadolu bir huzur yarımadası olmuş.
Bugün, sabah saat 7’ye gelirken şafak söküyor, ben de pencereyi açmakta, düşünmekteyim.
Ilık, hafif bir rüzgar şafağın beyaz atına binmiş esiyor.
Artık bahar düğün dernek gelmekte…
Ahmed Arif’in de dağlarına bahar gelmiştir memleketinin biliyorum. Benim beynimde de laleler, nergisler çimlenmiş, ağaçlar tomurlanmış, benim gibi aceleci bazı erik dalları çiçeğe bile durmuş; halayığı, beyi davul zurna Sultan-Nevruz’a hazırlanmakta iken, benim İflah olmaz romantik beynim de hayaller kurmakta.
Bakmışsın diyorum kendi kendime, ‘Abbas yolcu iken, iyi niyetle, giderayak bir iz bırakayım’ demiş, ‘CIA’den emir falan almamış, has niyetle ‘barış güvercinliğine’ soyunmuştur.’ Bozuk saatin bile günde bir kez doğruyu göstermesi gibi o da hayatında bir kere olsun doğruyu göstermiştir.
Öteki desen, belki o da ikbali bırakmış, bir defalığına çıktığı damda, açıkta barış rüyası görmüş, tökezleye tökezleye, yarı gönüllü ‘barış’ istemiş, Türk-Kürt kardeşliği demiştir. Bence bu ikinci arkadaş ‘barış’ rüyası zor görür ya; neyse ne, benim ki hayal…
Değerli dostlar, sevgili okurlar, olmaz olmaz demeyin, olmaz yoktur, zor vardır. Bence bu barış olacak, olmalı da.
DEM’liler de (Has Kürtler de ) CHP’liler de ( Has Türkler de) korkmamalı! Mırın, kırın etmemeliler…
Bak Nevruz geliyor, biz de doğa gibi barışık yaşayalım, memleketin dağlarına da bahar getirelim, bu çirkin herifi de kodesten çıkaralım demeliler vesselam.
YORUMLAR