Değerli okurlar, sevgili dostlar,
Bu olanlar, yani bugünlerde yaşanan dünyadaki kaos, devlet parçalama girişimleri ve bunu etnik, mezhepsel vb. ayrımları kullanarak gerçekleştirme çabaları, daha internet çağına girmeden emperyal güçlerce başlatılmıştı. Hedef, dünyayı birkaç devlete indirmek, ayağa dolaşan çoğulculukları yok etmek ve dünyayı üç-dört devlete, nihai hedefte ise tek bir devlete indirgemekti.
Filozofik altyapısı iki asır önce başlamıştı. Önce “Yeşil Kuşak Projesi”, ardından “Büyük Ortadoğu Projesi” isimleriyle tasarım ve tasfiyeye giriştiler. Zaten dünya üzerinde, orantısız bir şekilde, çoğunluğu az, zeka karışımıyla yaşayan 8 milyar insanın büyük kısmı bu işe teşneydi. Orantısız zekaya sahip bezirgan liderler de dünden razıydılar ve ilkel davranırlardı. Örneğin, Saddam’ın oğlu, canı istediği zaman ilkel egosunu tatmin etmek için insan katlederdi.
Değerli okurlar,
Aydınlık dünya, bence kendiliğinden oluşan bir derin yapı ile bu işleri planladı ve yürürlüğe koydu. Şimdi bu plan, onların açısından tıkır tıkır işlemekte. Bu yaşadığımız dünya kaosu, sadece “Büyük Ortadoğu Projesi” değil, “Nihai Dünya Projesi”nin ta kendisidir. Biz buna başlangıç diyebiliriz.
Batılı aydınlar, acımasız ve çok gerçekçidir. Ancak yine de tarihten gelen alışkanlıkla, karanlık Orta Doğu’nun pusu kurma alışkanlığına karşı düello planları yaparlar. Belki de nihai sonuç için, kulislerde dendiği gibi, 7 Ekim Hamas saldırısını Hamas’ı kandırarak onlar yaptırmıştır. Büyük planlayıcılar iş başındadır.
Her neyse,
Kanaatimce, yaşanan bu olaylar bir “Dünya Projesi”dir. Şahsi fikrimce, bu tasarım sosyal diyalektiğe de uygundur vesselam…
YORUMLAR