Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Yaşar Eyice

SADECE KİTAP OKUMAKLA OLMAZ!

Bazı paylaşımları unutamıyorum:

Biri çıkıyor; ‘Üniversiteye kızını yollayan baba Cehennemliktir!’ diyor…

Bir başkası çıkıyor, ‘Üniversiteler fuhuş yuvası!’ diyebiliyor…

Bu ne bağnazlık, ne düşüncesizlik?

Bunların kızları, evlatları, öğrenci yakınları yok mu?

Dertleri belli!

Üniversitelerimizle, aydın gençlerimizle…

Üniversiteye giden kızlarımız, oğlanlarımız yanı çocuklarımız, iyi üniversitelerimizde, sorgulamayı da öğreniyorlar…

Oy deposu olmuyorlar…

Doğruyu yanlışı, araştırmayı öğreniyor, biliyor, uyguluyorlar…

İşte sıkıntı burada, bunlar için…

8 Mart Dünya Kadınlar Günü…

Balçovalı Kadınlar şimdi harıl harıl, kadın belediye başkanları Fatma Çalkaya ile ‘gece yürüyüşüne hazırlanıyorlar.

Kadının gücünü gösterecekler…

Bu konuyu ileride daha geniş şekilde ele almaya çalışacağım.

Ön bilgi olarak duyurmak istedim.

Madem konuyu kadınlardan açtık, devam edeyim:

Gaziemir’de Hüru Mutlu isminde bir kadın üretici var.

15 yıldır çiçekçilik yapıyor.

Serasında, özellikle ev hanımlarının çok tuttukları ‘kaktüs’ yetiştiriyor bunları pazarlarda ve festivallerde satıyor.

1989 yılında Bulgaristan’dan göç ile İzmir’e gelen Hörü Mutlu, çiçeklikten elde ettiği gelirle 200 dosta bakıyor…

‘Dost’ sözcüğünden çıkarmışsınızdır, ‘sokak hayvanlarını’ kast ettiğimi…

Şimdi yine hayatın bazı gerçeklerinden söz edeceğim:

Yapılan açıklamaya göre, 2021’de yani geçen yıl ekonomimiz yüzde 11 büyüdü.

Büyük bir rakam bu…

Herkes gerilerken biz ilerlemişiz…

Ama güncele bakıyorum, bir iki gün önce bazılarına göre ‘çok mutlu!’ bir haber paylaşıldı…

Luna isimli bir elektrik – su sayacı imal eden fabrikamız İsviçreli oldu…

‘Dev Satış’ olarak açıklandığına göre İsviçreli Landi+Gyr şirketi İzmirli Luna’nın sahibi olunca, ‘mutluyuz ve heyecanlıyız’ diyenleri şaşkınlıkla izliyorum.

Bir milli ve yerli şirketimiz nasıl bir Avrupalıya satılır?

Yani düşünürken hem zorlanıyor hem de üzülüyorum…

Ukranya’da kadınların, çocukların, yaşlıların, bebeklerin halini gözlerimiz nemli olarak izliyoruz…

Aklıma şunu getiriyorum:

Özellikle çocuklar ve bebelerin durumları nedir?

Yiyecek içecek sıkıntısı son safhada…

Ya mama ve bebek bezleri ne âlemde?

Bizden yana sorarsanız, asgari ücretin yarısı buna gidiyor, diyebilirim…

 

*- BİRAZ DAHA ÖZEN GÖSTERELİM

 

Sürekli okuyucularımızdan Aynur Can Hanım,  ‘Dünyadaki misafirliğiniz 2×30’ u aştıysa hâl ve hareketlerimize biraz daha özen göstermeliyiz’ diye bir yazı göndermiş…

Ben de ister şaka ister ironi veya başka bir şey deyin, ‘Sevgili Aynur Hanım, ikimizi de ilgilendirmiyor! Biz daha kaç yaşındayız ki?’ diye teşekkür anlamında bir yanıt verdim.

Aynur Can Hanım altında kalmadı ve belki de bir gerçeği dile getirdi:

‘Ama dikkat etmemiz lazım.

Bu yaşlarda vücutta denge bozukluğu başlıyor. Onun için 65 yaş üstü evde ve sokakta çok düşüyor.

Çamaşır asarken sepeti bir sandalye üstüne koymak lazım.

Ayak hizasına eğilmemiz sakıncalı, kalktığımız da hemen başımız dönüp düşebiliriz.

Aslında yaşımızı bir kenara bırakıp, bunlara dikkat etmemiz lazım.

Yazıyı da ‘Yaşlısın!’ diye göndermedim.’ Diyerek son noktayı da şöyle koymuş:

‘Aslına bakarsan benim bu yaşta yaptıklarımı gençler yapmıyor.

Onlar her gün hastalar….’

Tabii ki, bu genetiği bozulmuş, kimyasallarla büyütülmüş yiyecekleri yiyen herkes, bir de zehirli havayı soluyunca Aynur Hanım tamamen haklı oluyor.

Ben çoğunluğun bildiği ya da uzmanların yazılarından okudukları için bildiklerini tekrarlayayım:

 

*- SAKINMAMIZ GEREKENLER

 

60 yıldan sonra, bu 10 eylemden sakınılmalıdır.

1. Basamak çıkmayın. Çıkmak zorundaysanız, korkuluklara sıkıca tutunun.

2. Kafanızı hızlıca çevirmeyin. Gövdenizle dönün.

3. Ayak parmağınıza değmek için gövdenizi bükmeyin.

4. Pantolonunuzu ayakta giymeyin. İç çamaşırınızı oturarak giyin.

5. Sırtüstü uzanırken birden oturmayın. Gövdenizi sol ya da sağ yana çevirerek oturun.

6. Jimnastik yapmadan gövdenizi bükmeyin. Önce, tüm gövdenizi ısıtın.

7. Geriye doğru yürümeyin. Geriye doğru düşmek önemli bir yaralanmaya yol açabilir.

8. Ağır kaldırmak için belinizi bükmeyin. Dizlerinizi bükün ve ağır nesneyi yarı çömelerek kaldırın.

9. Yataktan hızlı kalkmayın. Kalkmadan önce birkaç dakika bekleyin.

10. Tuvalette ıkınmayın. Bırakın kendiliğinden gelsin.

Önemli bir konu da, hep hareketli olmanız ve olumlu düşünmenizdir.

Sıkı çalışmayla geçen tüm yılların ardından, şimdi yaşam başlamıştır.

Şimdi yaşamın tadını almak zamanıdır, rahat olun ve gülleri koklayın.’

 

*- UNUTMAMAMIZ LAZIM

 

Bu yazdıklarımı belirttiğim gibi bilmeyen yok…

Çoğu kişi de bunları tekrar tekrar paylaşır…

Ama unutulmaması gerekiyor..

Şunları da ilave edeyim:

Alim ile dost ol; İlim bilir, irfan bilir, söz bilir, öğrenirsin…

Saygılı ile arkadaş ol; Usul bilir, adap bilir, sınır bilir, üzülmezsin…

Gözütok ile dost ol; İkram bilir, Kural bilir, Doymak bilir,  Ferahlarsın…

Görgülü ile ahbab ol; Yol bilir, Yordam bilir, Kural bilir, Rahatlarsın…

Alçakgönüllü ile yaren ol; Hal bilir, ahval bilir, gönül bilir, mutlu olursun.

Akıllı ile arkadaş ol; Az konuşur, hak konuşur, mert konuşur, rahatlarsın…

Mert ile dost ol; Mertlik bilir, vefa bilir, dost bilir, yüreklenirsin.

Ahlaklı ile yola çık; İhanet etmez, yolda satmaz, arkadan vurmaz, huzur bulursun!… .

Özetle:

‘Dost’ çok ağır bir vasıf, zamanla çok az kişiye yakıştığını bizzat yaşayarak anlarsın.

…Ve kimseyi zan altında bırakacak girişimlerde bulunmayın…

Sağlıklı, huzurlu ve mutlu yaşantınız olmasını dilerim…

Bu arada ekleyeyim:

Sadece kitap okumakla olmaz, insan arada meydan okumayı da bilmelidir; ama hayata, ama kötülere, ama kadere… Artık siz seçin..

Yaşar Eyice

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

four × one =

YAZARLAR
TÜMÜ

SON HABERLER

TÜMÜ