Namık Kemal Lisesi’nden, yani çok yıllar önceden tanıdığım, dost insan Mehmet Ali Özeriç, tanıdığın en iyi ‘hiciv’ ustalarından biri…
Sevgili Mehmet Ali Özeriç bunun nedense farkında değil…
Hemen her gün bir dörtlük yazıyordu…
Hatta birkaç kez ‘Şiir kitabı yaz!’ önerisinde bulunmuştum…
Yapacağı tek şey; yazdıklarını bir dosya içinde toplamaktı…
Ama yapmadı, yapamadı…
İki yıldır güncel olayları da yorumluyor…
Nasıl Yunus Emre 700 küsur yıl önce Türkçe’nin şevkine ve şuuruna erdiyse, hâlâ keyifle ve anlayarak okuyorsak, bence Mehmet Ali Özeriç de böyle bir kalemşor…
Güncel olaylarla ilgili söylediği şu:
*- HATIRLATMALAR
HDP ' ye kapatma davası açıldı…
İstanbul sözleşmesi feshedildi…
Gezi parkı bir vakfa devredildi…
Yeniden Merkez bankası başkanı değiştirildi…
Bunlar yapılırken;
İşsizlik için tek söz yok!..
Çiftçiye derman olacak tek söz yok!..
‘Kod 29’ zulmüne uğrayanlar için tek söz yok!..
Eksik aşılama için tek söz yok!..
Tecrübeyi temsil eden 65 yaş üstü ile ilgili tek söz yok!..
Artık parasızlıktan , pazara gidemeyen insanlar için tek söz yok..
Anlaşılmaz eğitim nedeniyle veliler ve öğrencilere için tek söz yok!..
emeklilikte YAŞ' a takılan insanlar için tek söz yok!..
3.5 Suriyeliye hâlâ neden katlandığımız ile ilgili tek söz yok!..
Benim evladım gecesini gündüzüne katarak eczacılık fakültesini kazanmaya çalışırken, bu gereksiz insanlara imtihansız tıp ve eczacılık fakültelerine girme imkanı yaratılması ile ilgili tek söz yok!..
Bırakılsın artık bu ‘Cambaza bak!’ çakallığından…
Kimse yemiyor artık!
Mevlana’nın dediği gibi:
‘Artık yeni şeyler söylemek lazım cancağazım…’
*- ‘YAŞAMAK İSTİYORUZ!’
Özellikle kadınların oluşturduğu ‘Yaşamak İstiyoruz İnisiyatifi’ var.
Bunlar zaman zaman seslerini gür çıkararak kadınlara yapılanları sergiliyor ve insanların dikkatini çekmeye çalışıyorlar..
Birçok kadın kuruluşları gibi onlar da dün gönderdikleri mektupta şöyle diyorlar:
‘Merhaba Yaşar, ülkemizde kadına şiddet vakaları her geçen gün artarken, Türkiye, kadına yönelik şiddetin önlenmesini amaçlayan İstanbul Sözleşmesi’ni terk etti.
Ancak biz kadınlar, bu fesih kararını kabul etmiyoruz.
İstanbul Sözleşmesi’nden asla vazgeçmiyoruz, vazgeçmeyeceğiz.
Bu kararı kabul etmediğimizi daha güçlü haykırmak için lütfen sen de bugün yanımızda ol!’
*- BAZI MADDELER
‘Sokaklarda bizimle birlikte olmasan da sana ve okuyucularına İstanbul Sözleşmesini hatırlatmak istiyoruz’ diyen Yaşamak İstiyoruz İnisiyatifi’ şu maddeleri anımsatıyor:
* Kadına yönelik şiddeti bir insan hakkı ihlali olarak tanımlar, şiddeti ortadan kaldırmayı ve kadınları korumayı amaçlar.
* Kadına yönelik şiddetin ortadan kalkması için devletlerin kapsamlı ve bütüncül politikalar geliştirmesi gerektiğini söyler.
* Devletlerin toplumsal cinsiyet eşitliğini hem yasalarında hem de toplumsal yaşamda hayata geçirmesi gerektiğini belirtir.
YORUMLAR